Tutuklu 34 gazetecinin açlık grevinde olduðu özgür basın davası, Mahkemenin tutumu nedeniyle sanıksız, avukatsız izleyicisiz görülüyor. Ýddianame boş salona okunurken, Mahkemenin açlık grevindeki tutsaklara su verilmesini engellediði öðrenildi.
Silivri 15. Aðır Ceza Mahkemesinde görülen özgür basın davasında DÝHA Ankara Temsilcisi Kenan Kırkaya'nın zorla dışarı çıkarılması üzerine gazetecilerin alkışlarla mahkeme salonunu terk etmesi ardından duruşma yeniden başladı. Ancak Mahkeme Başkanı izleyicilerin duruşma salonuna alınmasına izin vermezken, tutuklu gazeteciler mahkemeyi protesto ettikleri için salona girmedi. Savunma avukatları taleplerini iletmek istediklerini mahkeme heyetine aktardı. Mahkeme heyetine gazetecilerin açlık grevinde olduðunu söyleyen avukatlar, söz haklarının ellerinden alınamayacaðını belirtti. Mahkeme Başkanı Ali Alçık avukatlara, "Çaðlayan'da 3 gün talep ilettiniz. Daha ne talebiniz var" dedi ve TRT spikerinin iddianameyi okumasını istedi. Avukatların müvekkilleriyle görüşme talebine Mahkeme Başkanı, "Cezaevi idaresine başvurur görürsünüz" diye yanıt verdi.
Spiker iddianameyi okurken Mahkeme Başkanı Alçık, avukatlara "Duruşmayı takip etmek istemiyorsanız siz bilirsiniz ama iddianame okunacak. Kimseye söz hakkı vermiyoruz" dedi.
AVUKATLAR: ZATEN ŞEKLEN VARDIK ARTIK HÝÇ YOKUZ!
Bunun üzerine Avukat Gülizar Tuncer, "Komutan mısınız siz. Kışla mı burası. Nasıl konuşmamıza izin vermezsiniz. Ýzleyici yok, tutuklu yok, avukat yok kime okuyacaksınız iddianameyi. Bu insanlar açlık grevinde, bunu yapmaya hakkınız yok" diye tepki gösterdi. Ýddianame avukatların itirazları arasında okunmaya başladı. Avukat Ruşen Mahmutoðlu, Mahkeme Başkanı Alçık'a "Yürütemiyorsanız çekilin davadan" diye tepki gösterdi. Avukatlar, "Askeri çaðırın askeri!", "Kendi kendinize yargılama yapın" diye tepkilerini sürdürünce mahkeme heyeti duruşmaya 15 dakika ara verdi. Avukatlar salondan çıkmayarak, "Oyun mu oynuyoruz. Bir içeri bir dışarı. Zaten şeklen vardık artık hiç yokuz" dedi.
Uzun süre avukatlar ile jandarmaların tartışması ardından jandarmalar gazetecileri salondan çıkarmaya çalıştı. Avukatlardan Özcan Kılıç duruşma katibine "Git başkana söyle avukatlar çıkmıyor ne yapacaðız" demesi üzerine içeri giden katip, mahkeme heyetinin duruşmayı birazdan başlatacaðı bilgisi vermesi üzerine gerginlik sona erdi. Avukatlar ve gazeteciler uzun süre duruşmanın başlamasını bekledi.
KANAR: 12 EYLÜL CUNTASI BÝZÝ KORKUTAMADI SÝZDEN MÝ KORKACAÐIZ?
Duruşmanın başlaması üzerine söz alan Avukat Ercan Kanar, yargı otoritesinin inzibat tedbirleriyle yönetilemeyeceðini söyleyerek, "Silahların gölgesinde yargılama yapılamaz" dedi. Yargı otoritesinin hukuk ve yasalarla saðlanması gerektiðini belirten Kanar, "Tutuklu sanıklar açlık grevinde ve evrensel haklar için açlık grevine girdiler. Siz onları dinlemeye bile tahammül edemiyorsunuz. Açlık grevleri karşısında yürütme ve yargı duvar olarak duruyor. Açlık grevlerinde ölüm sınırına gelindi. Ama hala gerekli adımlar atılmadı" diye konuştu. 12 Eylül darbe döneminde bile açlık grevlerine giren tutukluların mahkemelerde taleplerini dile getirebildiklerini söyleyen Kanar, "Sürekli asker baskısı kurmaya çalışıyorsunuz. Bu askeri darbe döneminde bile olmadı. Heyetiniz çelişkilerle, baskılarla dolu. Avukatsız sanıksız yargılama yapamazsınız. Biz savunma makamı olarak, sanıkların haklarını size asla çiðnetmeyeceðiz. 12 Eylül cuntası bile bizi korkutmamıştı, siz de korkutamazsınız. Savunma makamı olarak mahkemenizi proteto ediyoruz ve duruşmadan çekiliyoruz" diye konuştu.
Son olarak açlık grevlerine olan duyarsızlıðı protesto ettiklerini ifade eden Kanar, "Sizin açlık grevlerine olan tahammülsüzlüðünüzü ve açlık grevlerine olan duyarsızlıðınızı protesto etmek için bugün duruşmaya savunma makamı olarak girmeyeceðiz" dedi. Kanar'ın açıklaması ardından avukatlar salonu terk ederken, haber takibi yapan gazetecilerin de salonu terk etmesi dikkat çekti.
DURUŞMA BOŞ SALONA OKUNDU
Duruşma salonunun boşalmasına raðmen iddianame okunmaya başlandı. Ýddianame bir önceki duruşmada tahliye olan Vatan Gazetesi muhabiri Çaðdaş Ulus ve onun avukatlarına okunuyor.
Duruşma salonundan çıktıktan sonra bir açıklama yapan Avukat Ercan Kanar, davanın, muhalif basına yönelik en büyük saldırı olduðunu ve böyle büyük bir duruşmada sanık haklarının çiðnendiðini söyledi. Ölüm sınırına yaklaşmış olan gazetecilerin açlık grevi nedenlerini anlatmak istemesinin engellendiðini hatırlatan Kanar, mahkeme heyetinin avukatlara da konuşma hakkı vermediðini kaydetti.
Duruşma salonundan anlattıklarını aktaran Kanar, duruşmayı protesto ederek çekildiklerini hatırlattı. Av. Kanar, "Bu trajik komik bir durum. Sanıklar yok, avukatlar yok, halk yok ve sıralara iddianame okunuyor. Faşist yönetim dönemlerinde dahi rastlanmamıştır. En sıradan, en temel haklar mahkeme eliyle ihlal edilmekte. Biz Terörle Mücadele Şubesi'nde miyiz, bir yargıç salounda mı, artık uygulama bu noktaya gelmiş durumda" diye konuştu.
Kanar, bugünkü duruşmadan çekildiklerini, ancak sonraki duruşmalara girerek görevlerini yapmaya devam edeceklerini söyledi.
AÇLIK GREVÝNDEKÝ GAZETECÝLERE SU VERÝLMESÝ ENGELLENDÝ
Bu arada, duruşmaya ara verildiðinde avukatların, açlık grevinde olan ve oldukça halsiz görülen tutuklu gazetecilere meyvu suyu ve su vermesinin, mahkeme heyetinin talimatı ile engellendiði öðrenildi.