Ýngiltere’nin başkenti Londra’da cezaevlerinde 62. gündür devam eden süresiz-dönüşümsüz açlık grevine dikkat çekmek ve seslerini duyurmak amacıyla Britanya Halk Meclisi’nin düzenlediði yürüşüye 4 bin kişi katıldı. Dün saat 13:00’da Edmonton’da 4 bin kişinin katılımıyla başlayan yürüyüş “Sessizliðiniz ölüm getiriyor” pankartı altında yapıldı.

Yürüyüşte sık sık, "Terörist Türkiye "," Katil Erdoðan ", “Zindanlardaki talepler taleplerimizdir", “Direne direne kazanacaðız", "PKK halktır halk burada", " Çözüm hemen çözüm" sloganları atıldı. Yürüyüş boyunca açlık grevi eylemcilerinin taleplerinin içerdiði bildiriler daðıtıldı. Aynı zamanda tutsakların özgürlüðü ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'in özgürlüðü için devam eden imza kampanyası için de imzalar toplandı. Birkaç kez de oturma eylemi yapıldı.

Gik-Der, Partizan, Day-Mer’in de flamalarıyla katıldıðı yürüyüş Kürt Toplum Merkezi’nin olduðu Haringay’a kadar sürdü. Haringay’da ise miting düzenlendi. 1996’daki ölüm orucu direnişinde 67 gün kalan Ýlhan Karatepe bir cezaevlerindeki direnişi selamlayarak konuşmasına başladı. Karatepe, "Her yerde olduðu gibi devlet direnenlere saldırıp cezaevilerine atıyor. Bu şekilde zihinleri de esir alacaðını düşünüyor. Ama devrimciler, tutsaklar direndi. Biz nerede olursak olalım direneceðiz. Ne Avrupa bizi direnişimizden döndürür ne de cezaevileri. Ve şu an bu direnişi cezaevinde gösteriyorlar. Bu kavganın içinde onlar duygu ve düşünceleri ile dışardalar. Sizler ile beraberler. Her dakika bu direnişin içindeler. Açıkça hiçkimse kendi adına ölümü düşünmeyecek kadar kavganın içinde" şeklinde konuştu.

“Onların kavgası bize daha çok sorumluluk yüklüyor” diyen Karatepe, bu kavgada kimse ölmesin diye daha çok çalışılması gerektiðini de söyledi. Ve şöyle devam etti: “Buna şantaj deniliyor, ne şantajı bu bir direniş. Suriye'deki direniş oluyorda bu direniş olmuyor mu?”

Kürt halkının anadilinde eðitim istemesinin de direniş olduðunu söyleyen Karatepe, bu direnişin sadece Kürt halkının direnişi deðil, kendine sosyalist, devrimci, demokrat diyen bütün ezilenlerin direnişi ve kavgası olduðunu da söyledi. Devlete geri adım attırmak için kavganın büyütülmesi gerektiðini de söyleyen Karatepe, “Bizim için bu kavgada olmak büyük bir gururdur “ dedi.

Karatepe’nin ardından Roj Kadın Meclisi sözcüsü Selda Aksoy ise şunları belirtti: “Bugün açlık grevdekiler daha çok gerilla ölmesin diye , anneler aðlamasın diye, bu kirli savaş son bulsun diye kavgayı veriyor. 61gündür bedenini açlık grevlerine yatırmışlar. Bugün dünyanın her yerinde ayaða kalkmak zorundayız. Tek vücut olmak zorundayız. Biz de herkes gibi özgürce anadilimizi kullanmak istiyoruz." Batı Kürdistan’da dönüm noktasına gelindiðini belirten Aksoy, “Bugün herkes bu mücadele her yerde yürütmeliyiz ve daha çok çalışmalıyız "dedi.