Almanya'da yaşayan Kürtlerin ülkedeki 16 eyalet yönetiminden "Anadilimizde eðitim, meslek seçimi, aile içi şiddet ve kötü baðımlılıklar konusunda devlet destekli seminerler almak istiyoruz" talebine 6 eyalet yazılı yanıt verdi. Bazı eyaletler "Kürtler Türkçe ve Arapça biliyor, buna gerek yok ve Türkçe eðitim veren okullar zaten var" şeklinde talebi incelemeden reddetti. Kürtçe Almanya'da sadece AIDS'ten korunma broşürleri, iltica ve gözaltı hakları belgelerinde yer alıyor.
Alman Federal Meclis'inde 15 Ekim'de yapılacak "Kürt kimliði tanınsın" kampanyasına ilişkin özel oturum öncesi, Erdoðan'ın Berlin hükümetini hedef alan çıkışı dikkat çekerken, bu ülkede sayısı 1 milyonu geçen Kürt nüfusa raðmen Kürtler, diðer göçmen gruplarına tanınan haklardan yararlanamıyor.
1961 yılında Türkiye ile imzalanan "misafir işçiler" anlaşması çerçevesinde binlerce Kürt emekçisinin yolu da Almanya'ya düştü. Fakat Almanya gerçek anlamda Kürtler ve Kürt sorunuyla Körfez savaşı ve Kürdistan'da savaşın başladıðı 1990'lı yılların başında tanıştı. Bir yandan Alman yapımı silahların Kürdistan'daki savaşta kullanılması, diðer yandan da savaş maðduru Kürt mültecilerin bu ülkeye sıðınması, Kürt dünyasında gözlerin hep Almanya üzerinde olmasına neden oldu.
KÜRTLER, HÜKÜMETÝN UYUM PROGRAMINDA YOK!
Almanya'da 1-15 Eylül 2011 tarihleri arasında "Kürt kimliði tanınsın" adlı dilekçe formlarında toplanan 50 binden fazla imza ise bu ülkede yaşayan Kürtler için bir dönem noktası olmaya aday. Federal Meclis, Kürtlerin talebi için 15 Ekim'de özel oturum yapacaðına karar verirken, kampanyayı başlatan Almanya Kürt Dernekleri Federasyonu (YEK-KOM)göçmenlere tanınan haklardan Kürtlerin yararlanması için girişimlerine aðırlık verdi.
Zira Almanya'nın son yıllarda en fazla tartıştıðı konuların başında gelen göçmenlerin uyumuna yılda ortalama 200 milyon Euro'luk bütçe ayrılıyor. YEK-KOM ise geçtiðimiz Aðustos ayında Kürtlerin de hükümetin entegrasyon programlarından yararlanması için ülkedeki 16 eyaletin meclislerine başvuruda bulundu. Resmi rakamlara göre Almanya'daki Kürt nüfusunun 800 bin olduðuna dikkat çeken YEK-KOM, özellikle Kürt ailelerinin çocuklarını meslek eðitimlerine yönlendirme konusunda sıkıntılar yaşadıðını hatırlattı.
17 Aðustos tarihli başvuruda; başta meslek seçimine ilişkin seminerler olmak üzere Almanya'daki Kürtlerin uyumunu güçlendirecek temelde hükümetten Kürtçe bilgilendirme etkinliklerinin şu 4 başlıkta organize edilmesini talep edildi: "1-Veli-öðrenci-okul-öðretmen ilişkisi çerçevesinde eðitim sistemi. 2- Meslek eðitim perspektifi. 3- Kadın-Erkek eşitliði, aile içi şiddet ve bunun önlenmesi. 4- Kötü baðımlılıklar."
HER EYALETTEN FARKLI YANITLAR!
Devlet destekli Kürtçe bilen uzmanların katılması öngörülen söz seminerler talebine şimdiye kadar sadece 6 eyaletten yanıt geldi. ANF'ye ulaşan yazılı yanıtlarda eyaletlerin tutumunun birbirinden çok farklı olması dikkat çekiyor. Baden-Würtemberg Eyaleti Meclisi 18 Eylül 2012 tarihli yanıtta talebin eyaletin uyuma bakınana gönderildiði ve inceleneceðini belirtirken, Saksonya Eyaleti Meclisi ise 13 Eylül 20120 tarihli yazışmasında söz konusu talebin eyaletin içişleri bakanlıðına gönderildiðini bildirdi.
Benzer şekilde Saarland Eyaleti Meclisi, 6 Eylül 20120 tarihli cevabında Kürtlerin uyum taleplerinin gündemlerine alacaklarını duyuruyor. Aynı tarihli Bremen Eyaleti Meclisi'nin yanıtında talebin yerine getirilmesi için yasal araştırmanın yapılacaðı ve her hangi bir sonuç çıktıðında YEK-KOM'un muhakkak bilgilendirileceðini ifade ediliyor.
'ZATEN TÜRKÇE VAR, KÜRTÇEYE GEREK YOK'
Ülkenin doðusunda yer alan Saksonya-Anhalt Eyaleti Meclisi'nin 12 Eyül 2012 tarihli mektupta ise Kürtçe uyum çalışma talebini red edilerek şu yanıt verildi: "Eyaletteki göçmen dairesinden aldıðımız bilgilere göre buradaki Kürtlerin çoðu Kürtçe bilmiyor, sadece Türkçe ile Arapça biliyor." Alman yetkilileri aslında bu yanıtla farkında olmadan Kürdistan'daki asimilasyonun ülkelerine de ulaştıðını itiraf ederken, Berlin Eyaleti'nin cevabı ise Türkiye'deki inkarcı politikanın bir devamı niteliðinde.
Kürdistan'ın dört parçasından 100 binden fazla Kürt göçmenin yaşadıðı Berlin'de Kürtçe uyum talebini red eden eyalet yönetimi, Kürtlere adres olarak kentteki Türkçe okulları gösteriyor. 13 Eylül 2012 tarihli mektupta Berlin Eyalet Meclisi, hiç baðlantısı olmamasına raðmen YEK-KOM'un "Kürt kimliði tanınsın" kampanyasına 26 Nisan 2012 günü verilen yanıtları gerekçe göstererek ret ettiðini belirtiyor. Söz konusu yanıtta ise şu ibareler yer alıyor:
"Eyaletimizde Almancanın dışında gereken durumlarda Türkçe, Arapça ve Rusça dillerinde bilgiler yayınlanıyor. Kürtçe, Berlin'deki okullarda ders programında yer almıyor. Türkçe anadili öðretme çerçevesinde 32 okulda öðretiliyor. Ayrıca Türk konsolosluðu 130 ilkokulda Türkçe ders görülmesini saðlıyor. Eðitim bakanlıðımız, Kürtçe ana dil öðretilmesini gerekli görmüyor."
1991'DEKÝ 'KÜRTLERÝ KORUYACAÐIZ' KARARI UNUTULDU
1990'lı yılların başında Almanya'da Kürt nüfusunun yarım milyona dayanması üzerine Yeşiller Partisi, Kürt sorununu ve Kürtlerin statüsünü Federal Meclis'in gündemine taşımıştı. Yeşiller'in Saddam'ın kimyasal silahlarından ve Türk devletinin zulmünden kaçan Kürtlerin korunması gerektiði yönündeki talebi üzerine Federal Meclis, 9 Ekim 1991'de 8 maddelik karar metnini onaylamıştı. O gün alınan kararlar özetle şöyleydi:
"Türkiye, Suriye, Irak, Ýran ve Sovyet ülkelerinde yaşayan Kürtlerin bütün kültürel ve siyasi hakları verilmedir. Alman hükümeti, muhatap yönetimlerin bu hakları vermesi için BM ile Avrupa Konseyi'nde sorumluluk almalı ve Kürt sorununun çözülmesi için bir barış konferansına öncülük etmeli. Savaş maðduru Kürtlerin de sıðınma talepleri kabul edilmeli. Türkiye'nin Kürtçe yasaðını kaldırması önemli bir adım, fakat Kürtçe okullarda öðretilmeli. Ayrıca Federal Almanya'da da büyük bir Kürt nüfusu var ve bunların da kültürel kimlikleri tanınmalı."
Ýki Almanya'nın birleşmesinin hemen ertesinde alınan bu kararlar, geçen yıllar içinde unutulurken, 26 Kasım 1993 günü ise dönemin Helmut Kohl hükümeti PKK ve çok sayıda Kürt kuruluşunu yasakladı. Almanya'nın Kürt ibresi bu yasakla kayarken, 2000'lere gelindiðinde ülkedeki Kürt nüfusu 1 milyonu geçti. Ancak bu yüksek nüfusa raðmen Alman hükümeti, 28 Şubat 2011'de Sol Parti milletvekili Ulla Jelpke'nin soru önergesine verdiði yanıtta Kürtlerin bir göçmen grubu olarak tanınmayacaðını resmen bildirdi.
Yasal şartlardan dolayı Kürtlerin sadece ülkenin vatandaşı olarak kayıtlara geçtiði belirten Alman hükümeti, Kürtçenin sadece devletin tarafından resmi basılan AIDS'e karşı önlemleri anlatan broşürler, iltica başvuru formları ile gözaltı haklarını anlatan belgelerde yer aldıðını duyurmuştu.