'Kürt sorunundaki çözüm işçi sınıfını güçlendirecek'

'Kürt sorunundaki çözüm işçi sınıfını güçlendirecek'

Emekçilerin Birlik, Dayanışma Ve Mücadele Günü Olan 1 Mayıs'a günler kaldı. AKP'nin yoğun ekonomik ve sosyal saldırılarına uğrayan emekçiler, önemli kazanımlar da elde ediyor. Bu sene 1 Mayıs'ın gündeminde Kürt sorununa dair çözüm süreci de var. ÖDP Eş Genel Başkanı Taş, "1 Mayıs Kürt sorununun demokrasi ve özgürlüklerin geliştirilmesi doğrultusundaki çözümünün güvencesi olduğunu ortaya koyacaktır" derken; EMEP Genel Başkanı Gürkan da, "Süreç Kürt halkı açısından değerli olduğu kadar işçi sınıfı açısından da değerlidir" yorumunda bulundu.

Emek alanında son bir yılda görülen hak gasplarını ve kazanımları; Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Eş Genel Başkanı Alper Taş ve Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Selma Gürkan ile konuştuk...

ÖDP EŞ GENEL BAŞKANI TAŞ: EMEKÇİNİN GÜVENCELİ ÇALIŞMA HAKKI DA, YAŞAM ALANI DA YOK EDİLİYOR

ÖDP Eş Genel Başkanı Alper Taş, emekçilerin son bir yıl içinde, hükümetin sermayeci politikalarına yeniden tanıklık ettiğine değindi. "ABD merkezli krizin halen aşılamadığı bir sürecin içerisindeyiz" diyen Taş, AKP'nin de sermaye sınıfının kârını sürdürebilir kılmak ve krizden etkilenen uluslar arası sermaye çevrelerinin talebini karşılamak için yeni sömürü politikalarını gündeme getirdiğini belirtti. Taş, şöyle konuştu: "İktidarın emek alanına yönelik saldırılarının merkezini taşeron çalışmanın yaygınlaşması ve güvencesizleştirme oluşturuyor. Buna dönük parça parça pek çok yasal düzenlemeler yapıldı, ki halen yeterli görülmediğinden daha kapsamlı bir çalışma da gündemde tutuluyor. Emekçilerin güvenceli çalışma hakkı tamamıyla ortadan kaldırılıyor; kazanılmış hakları geri alınmak isteniyor."

Yoksul halkın yaşam alanlarına yönelen saldırılara da dikkat çeken Taş, "Kentsel yıkımlarla emekçiler yaşadıkları yerlerden sürülüyor. Aynı şekilde doğaya dönük saldırılar ve tarımın tasfiyesi ile birlikte köyler de artık şirketlerin eline geçiyor. Toptan bir mülksüzleştirme ve güvencesizleştirme sürecinden söz ediyoruz" dedi.

'YENİ DİRENİŞ HAREKETLERİ ORTAYA ÇIKTI'

Taş, sadece mağduriyetlerin değil, geçtiğimiz 1 Mayıs'tan beri bazı kazanımların da oluştuğunu, şu örneklerle açıkladı: "Aslında son yılların en önemli umut veren gelişmesi pek çok yerde yeni direniş hareketlerinin gelişmeye başlamasıdır. TEKEL direnişi ile başlayan yeni bir sürecin devamı olarak görülebilecek şekilde DEBA işçilerinin 1 yılı aşkın zamandır süren eylemleri; Şişecam'da fabrikalarına sahip çıkan işçilerin haklarını mücadele ile alma deneyimleri; Diyang işçileri ve son olarak Koç Üniversitesi'ndeki işçilerle birlikte öğrenci ve öğretim görevlilerinin de destek verdiği birleşik mücadele emekçi sınıflar hanesine gelecek için de bir kazanım olarak kaydediliyor. Yine sağlık emekçilerinin taşeronlaşmaya karşı birlikte mücadelesi; Eğitim-Sen'in ve kamu emekçilerinin 4+4+4 ve diğer saldırılara karşı direnişi; Enerji-Sen, Birleşik Metal-İş gibi sendikaların öne çıkan mücadeleri önemli bir deneyim biriktiriyor. Emekçilerin, işçilerin emeğine ve yaşamına kendi gücüyle sahip çıkma iradesinin güçlenmesi bir tarihsel kırılma noktasını da ifade ediyor."

1 Mayıs kutlamaları her sene 'Taksim' tartışmasına da yol açıyor. Bazı sosyalist çevreler yerellerde kutlanmasını savunurken, bazıları ise Taksim'i işaret ediyor. Taş, konu hakkında şöyle dedi: "Taksim ile yerellerdeki eylemleri karşı karşıya koymak doğru olmaz. Taksim'e yönelik iktidarın baskıcı tutumu nedeniyle ilk yıllarda ülke çapında Taksim'i merkeze alan eylemler gerçekleştirilmişti. Biz o zaman da Taksim'e katılımı bölgesel planda tutararak 1 Mayıs'ı ülke çapında örgütlemiştik. Bu yıl da 1 Mayıs'ı her yerde kutlayacağız. İstanbul'da emekçilerin meydanı, 1 Mayıs alanı Taksim'dir. Bunun dışında ne kadar çok merkezde alana çıkılırsa o kadar anlamlı olacaktır."

ÖDP Eş Genel Başkanı Alper Taş, 1 Mayıs gündeminin bu sene Kürt sorunundaki gelişmeleri de kapsayacağını dile getirdi. "1 Mayıs meydanları her zaman barışın ve kardeşliğin çağrısının yapıldığı alan oldu" diyen Taş, ekledi: "Bu yıl geçen yıllardan daha farklı bir ortamdayız; ateşkes ile başlayan süreç barış imkanlarını çoğaltıyor. 1 Mayıs, halkların barış ve kardeşlik iradesinin ortaya konulduğu alanlardan birisi olacaktır. Bu anlamda 1 Mayıs bu mücadelede Kürt sorununun demokrasi ve özgürlüklerin geliştirilmesi doğrultusundaki çözümünün güvencesi olduğunu ortaya koyacaktır. Gerçek barış 1 Mayıs'ın tarihsel çizgisi üzerinden şekillenecektir."

EMEP GENEL BAŞKANI GÜRKAN: HÜKÜMET AÇLIK SINIRININ ALTINA MAHKUM ETTİ

Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Selma Gürkan ise mücadelenin yükseltilmesini gerektiren, AKP'nin şu politikalarından bahsetti: "Sendikalar Yasası başlı başına sermayenin tam da istediği biçimde çıkarılmış ve birçok sendika TİS haklarından mahrum edilmiş; binlerce, on binlerce işçi toplu iş sözleşmesiz bırakılmıştır. Sendikalaşan her işçi işten atılma tehdidiyle karşı karşıyadır. Adıyaman Güçlü Tekstil, Yurtiçi Kargo, DHL, Pakmaya, HEY Tekstil, Mersin Liman işçileri ve onlarca iş yerinde direnişte olan ve sendikalaşmak isteyen işçilerin sendikalaşma hakları baskı altına alınmıştır."

Türk Hava Yolları'nda (THY) işten çıkarılan 305 işçinin de halen işe iadeyi beklediğine dikkat çeken Gürkan, son bir yılda, iş cinayetlerinde de önemli artışlar meydana geldiğini belirtti. "Güvencesiz, esnek çalışma sermayenin en büyük arzusudur ve hükümet bu sistemi yasalarla güvenceye almak istiyor" diyen Gürkan, AKP'nin asgari ücrete sadece 34 lira artış yaparak, milyonlarca işçiyi açlık sınırının altında yaşamaya mahkum ettiğini söyledi.

'GELİŞMELER MÜCADELENİN GENİŞLEYECEĞİNİ GÖSTERİYOR'

AKP'nin emek karşıtı politikalarına örgütlü mücadeleyle yanıt verilmeye çalışıldığına vurgu yapan Gürkan, THY sürecinin grev aşamasına gelmesini ve MESS karşısında mücadele eden işçilerin hem sendikal bürokrasiye karşı, hem de MESS patronlarına karşı sokaklara çıkarak sürece müdahale etmelerini örnek gösterdi. 'On binlerce büro emekçisinin grev yapmasının da hükümete geri adım attırdığını' ifade eden Gürkan, "PTT ve Demir Yolları yine fiili grevle hükümetin sermaye yanlısı yasalarına karşı ses vermiştir. Mersin Liman işçileri iş bırakarak hem sözleşme haklarını kazanmış hem de taşeronun dışarı atılmasını sağlamıştır. Düzce ve Adana Saya işçileri ve Antep Başpınar Organize Sanayi'de binlerce işçi fiili grevlerle ücret ve çalışma koşullarını düzeltmişlerdir. Gelişmeler mücadelenin gelişeceğinin ve genişleyeceğinin habercisidir" açıklamasında bulundu.

'KÜRT SORUNUNDAKİ ÇÖZÜM İŞÇİ SINIFINI GÜÇLENDİRECEK'

EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, "2013 1 Mayısı silahların sustuğu, çatışma ve ölüm haberlerinin gelmediği bir süreçte olacaktır" diyerek, 1 Mayıs gündeminin Kürt sorunundaki gelişmelerle ilişkisini tarif etti: "Süreç Kürt halkı açısından değerli olduğu kadar işçi sınıfı açısından da değerlidir. Her yıl verilen barış mesajları bu yıl çözüm mesajlarıyla birlikte daha güçlü verilmeli. Türkiye işçi sınıfı ve onların örgütleri, sendikalar Kürt halkının eşitlik ve barış talebini daha fazla sahiplenmeli ve gerçek anlamda bir eşitliğin ve kardeşliğin sağlanması için çaba göstermelidirler. Kürt sorununun çözümü işçi sınıfının sermaye karşısında daha güçlü olarak birliğini sağlayacağı bir süreçtir. Bu nedenle bu yılki 1 Mayıs'ın ayrıcalığı vardır. Kürt halkının haklı ve meşru mücadelesi hak ve özgürlüklerini alma noktasında önemli bir kazanım sağlamıştır. Bunu sahiplenmek, geliştirmek ve güçlendirmek işçilerin temel görevlerinden birisi olacaktır. 8 Mart'ta kitlesel kadın mücadelesiyle birleşen Newroz'un ortaya çıkardığı barış coşkusu 1 Mayıs'ta da emek ve barış coşkusuyla devam edecektir."