Kürt Kütüphanesi yaşam savaşı veriyor
1997 yılında Stockholm’de açılışı yapılan dünyanın ilk Kürt Kütüphanesi, ekonomik güçlüklerle karşı karşıya.
1997 yılında Stockholm’de açılışı yapılan dünyanın ilk Kürt Kütüphanesi, ekonomik güçlüklerle karşı karşıya.
1997 yılında Stockholm’de açılışı yapılan dünyanın ilk Kürt Kütüphanesi, ekonomik güçlüklerle karşı karşıya. İsveç devletinin kütüphaneye verdiği yardımları yılda 1 milyon krondan 400 bin krona düşürmesi kütüphaneyi dar boğaza soktu.
Daha önce üç çalışanı olan kütüphanenin şimdi tek çalışanı bulunuyor. Kütüphane Şefi Newzat Hirori, temizlikten kütüphanenin kurumlar nezdinde temsil edilmesine kadar tüm işleri tek başına yapmak zorunda.
LİBERAL POLİTİKALARIN MAĞDURU
Dört sağ partinin koalisyon kurarak İsveç’i yönettiği 2006-2014 yıllarında hükümetin uygulamaya koyduğu yeni liberal politikalardan edebiyat, kültür ve sanat da olumsuz etkilendi.
Dergilere, kütüphanelere ve sanatçıların projelerine yapılan yardımlar azaltıldı. Geçinebilecek düzeyde gelirleri olmayan sanatçılara, daha önce tanınan gelir garantisi alma hakkı önemli ölçüde ortadan kaldırıldı. Yeni liberal politikaların sonuçlarından en olumsuz etkilenen kurumlardan biri de Stockholm’ün Alvik semtindeki Kürt Kütüphanesi oldu.
Kürt Kütüphanesi’nin kuruluş amacı Irak, Suriye, Türkiye ve İran’da baskı altında tutulan Kürtlerin edebiyat ve sanat eserlerini muhafaza etmek, Kürt kültür mirasının yok edilmesini engellemeye çalışmak olarak özetlenebilir.
Kütüphanede çoğunluğu Kürtçe olmak üzere 30 dilden 130 bin civarında kitabın yanı sıra Kürtleri ilgilendiren pek çok dergi, belge ve anlaşma bulunuyor. Sadece Kürt sanatçı ve yazarlar değil, İsveçli ve diğer ülkelerden araştırmacılar da bazı bilgi ve belgelere ulaşmak için Kürt Kütüphanesine başvuruyorlar.
Kürt kütüphanesi İsveç’teki tüm diğer kütüphanelerle aynı statüye sahip ve aynı yöntemlerle çalışmasını yürütüyor. Bu nedenle de daha önceki sağcı hükümetin kültür ve sanata yönelik kemer sıkma politikalarından tıpkı diğer kültür kurumları gibi olumsuz etkileniyor.
Kürt kültür ve sanatının koruma altına alınması gerektiğini söyleyen Halk Parti Millletvekili Fredrik Malm, Sosyal Demokrat İşçi Partisi Milletvekili Anna-Lena Sörenson, konuyu parlamentonun gündemine getirmiş ve Kürt Kütüphanesi’ne yapılan yardımların azaltılmasına karşı çıkmışlardı.
KÜLTÜR GECELERİ DE DÜZENLENİYOR
Hirori, kütüphanenin ayakta kalması için bir dizi önlem almak zorunda kaldıklarını söylüyor. Kitap ve dergi alımını durdurduklarını, ücretsiz bir internet adresi ve sayfası temin ettiklerini, kütüphanede düzenlenen konferans ve panellere katılan yazar ve araştırmacılara ödeme yapma uygulamasına son verdiklerini söylüyor.
Kütüphaneye 5 bin kron ya da daha üzerinde ödeme yapanların adları kütüphanede bulunan bir panoya asılıyor ve kendilerine “Kültür peşmergesi” unvanı veriliyor.
Bu unvanı alanlar arasında Kürt aydınlarının yanı sıra İsveçli tanınmış yazar ve aydınlar da yer alıyor. Kütüphaneyle dayanışmak amacıyla kültür geceleri de düzenleniyor. Kürtçe yemeklerin servis edildiği gecelerde, Kürt ve İsveçli sanatçıların katıldığı müzik dinletileri ve tiyatro gösterimlerinin yanı sıra sergiler düzenleniyor.
Önceki akşam İsveçli ve Kürdistanlı aydın ve yazarlar, “Göç” temasıyla bir kültür gecesi düzenlediler. Ingela Karlsson’un kendi yazdığı özgürlük şiirlerini okuduğu gecede, Vladimir Dikanski’nin flütü eşliğinde okunan şiir ve söylenen şarkılardan sonra Doğu Kürdistanlı Fotoğraf Sanatçısı Sherko Jahani’nin Mahabat’taki günlük yaşamı anlatan resimleri sergilendi.
Etkinlikte bir konuşma yapan Kürt Kütüphanesi Şefi Newzat Hirori, kütüphanenin İsveç’te yaşayan Kürtler için bir simge olmasının yanı sıra Kürt aydın ve yazarları bir araya getiren bir platform olduğunu ve sadece bu yıl içinde 23 panel, seminer ve konferans yaptıklarını söyledi.
Kürtçe şarkılar okuduktan sonra kendi yazdığı masalları anlatan Tiyatro Sanatçısı Kemal Görgü de, konuşmasında 50 milyonluk Kürt Halkının terörist olarak damgalanmasına karşı çıkmak gerektiğini söyledi ve bu damganın kaldırılması için Kürt ve İsveçli aydınlara büyük sorumluluklar düştüğüne vurgu yaptı.