Kürt gazetecilerin yargılandığı davada ara karar bekleniyor

Kürt gazetecilerin yargılandığı davada ara karar bekleniyor

İstanbul'da 20'si tutuklu 46 Kürt gazetecinin yargılandığı "KCK basın davası"nın bugün görülen duruşmasında ara karar bekleniyor. Duruşmada  savcı İsmail Işık, gazetecilerin tutukluluk halinin devamını isterken, Özgür Gündem Gazetesi İmtiyaz Sahibi Ziya Çiçekçi hakkında ise savunma sınırlarını aştığı iddiasıyla suç duyurusunda bulunulmasını talep etti.

Türk Cumhuriyeti tarihinde gazetecilere yönelik en büyük operasyon sonucunda tutuklanan gazetecilerin yargılaması devam ediyor.  20'si tutuklu 46 Kürt gazetecinin yargılandığı "KCK basın davası"nın 7'nci duruşmasının 4'üncü oturumu İstanbul 15'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde  görüldü. Avukatlar, daha önceki duruşmalarda olduğu gibi tutuklu müvekkilleri hakkında tahliye taleplerini yinelerken, duruşma mahkemenin ara kararını açıklaması için verdiği ara ile son buldu.

BDP Eş Genel Başkan yardımcısı Filiz Koçali ve İstanbul BDP İl Eş Başkanı Emrullah Bingöl'de katıldığı duruşmanın öğleden sonraki oturumunda avukatların tutuklu gazeteciler hakkındaki tahliye talepleri alındı. Tahliye talepleri alınmaya başlamadan önce söz alan avukat Fırat Epözdemir, daha önceki duruşmada da avukatların savunmaların da kullandıkları ifadeler hakkında mahkeme tarafından 'savunma sınırlarını aştığı" gerekçesi ile soruşturma açıldığını belirtti. Epözdemir, "Meslektaşlarımız hakkında suç duyurusunda bulunulmasına anlam veremiyoruz. Bizler tutuklanmaktan korkmuyoruz. Ancak arkadaşlarımızın savunmalarında herhangi bir suç yokken, suç duyurusunda bulunulması savunma hakkının kısıtlanmasıdır. Şayet bu mahkeme sonunda yine dava açılacaksa bana da açılmasını talep ediyorum. Çünkü arkadaşlarımın yapacağa savunmaya aynen katılıyorum" dedi. 

Avukat Şahin Cemil Özen ise, yapılan yargılamanın tamamen gazetecilik mesleği olduğunu belirterek, dosyaya konulan delillerin ise gazetecilik mesleği ile ilgili faaliyetler olduğunu söyledi.

Gazetecilik mesleğinde düşünce farklılığının doğal olduğunu ifade eden Özen, "Burada bulunan gazeteciler inkar edilen Kürt halkının bir ulus olduğu gerçekliğini yazdıkları için buradalar. Gazetecilikte gerçekleri yazmak ne zamandan beri suç olmuş" dedi. İddianame de bulunan gizli tanık ifadelerine de değinen Özen, "Tanık'ın kelime anlamı, bildiğini ve gördüğünü söyleyendir. Hukuktaki anlamı ise olayın tarafı olmayan kimselerdir. Yalnız biz bu iddianamedeki gizli tanıklara baktığımızda olayın tarafı olmuşlardır. Dolayısı ile bu tanıklar hukuk lügatinde bir tanık değildir" diye belirtti.

Özen son olarak gizli tanık beyanlarının dosyadan çıkarılmasını talep ederek tüm müvekkillerin tahliyesini talep etti. Avukat Hasan Erdoğan da, dava kapsamında yargılananın düşünce ve ifade özgürlüğü olduğunu söyledi. İddianamenin tekrarlardan ibaret olduğunu, dolayısı ile yapacakları savunmanın ise tekrar olacağını ifade eden Erdoğan, iddianamenin demokratik ilkelere aykırı ve siyasi yorumlar ile dolu olduğunu söyledi. Erdoğan, "İddianameye göre müvekkillerimiz üyelik ve yöneticilik ile suçlanıyorlar. Oysa buna ilişkin somut bir delil bulamamaktayız" ifadelerini kullandı.

Duruşmada taleplere ilişkin mütalaasını veren Savcı İsmail Işık, Özgür Gündem Gazetesi İmtiyaz Sahibi Ziya Çiçekçi hakkında savunmasında "savunma sınırlarını aşan ifadeler kullandığı" gerekçesiyle suç duyurusunda bulunulmasını isterken, tutuklu tüm sanıkların da "kuvvetli suç şüphesi ve "kaçma şüphesi" gerekçesiyle tutukluluk hallerinin devamını talep etti. Işık ayrıca, avukatların gizli tanıkların mahkeme huzurunda dinletilmesi talebini ise, sanık savunmaları tamamlanmadığı gerekçesiyle reddedilmesini istedi. 

Savcının mütalaası ardından mahkeme heyeti, ara kararını açıklamak üzere duruşmaya ara verdi.