KONGRA-GEL: Önder Apo’nun özgürlüğü için Strasbourg’a akalım

KONGRA-GEL Eş Başkanlığı, 15 Şubat Komplosu'na ilişkin açıklamasında, "Devlet şiddetinin doğrudan Önder Apo’ya yönelmesi de Erdoğan ve Bahçeli ittifakının gündemindedir" uyarısında bulundu.

Faşizmi yenmenin koşulları olduğuna dikkati çeken Eş Başkanlık, 11 Şubat günü Strasbourg kentinde yapılacak protesto yürüyüşü ve mitingine güçlü katılım çağrısında da bulundu. 

KONGRA-GEL Eş Başkanlığı, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a dönük Uluslararası 15 Şubat Komplosu'nun 18. yıl dönümü vesilesiyle bugün yazılı açıklama yaptı.

"Önder Apo’nun şahsında Kürdistan halklarının özgür yaşam umutlarını yok etmeyi hedefleyen tüm komplocu güçleri bir kez daha nefretle kınıyoruz. Kürdistan halkları, Özgürlük Hareketi ve ilerici insanlık, Önderliğimize ve halklarımıza yapılan bu haksızlığı ve hakareti asla unutmayacak; komplocuları tarihin kirli karanlık sayfalarına mahkûm edecektir" diye başlayan açıklamada, şunlar kaydedildi:

'HESAPLAŞMA YILI!'

"Güneşimizi karartamazsınız' şiarıyla bedenlerini ateşe vererek Önderliğin etrafında kenetlenen ve bu temelde uluslararası komploya karşı öfkelerini en üst düzeyde ortaya koyarak Önder Apo’yu koruyan şehitlerimizi bu vesilesiyle saygı ve minnetle anıyoruz. 

Ortadoğu'yu yeniden kendilerine göre dizayn etmek isteyen uluslararası güçler, ilk adım olarak Önderliği ve PKK’yi devre dışı bırakmak istediler. Daha sonra ortaya çıkacak Kürt-Türk kanlı çatışmaları zemininde de kendi politikalarını dizayn etmeyi hedeflediler. Daha komplonun başında bu uluslararası planları gören Önder Apo tarihsel duruşu ile uluslararası komplonun bu planlarını boşa çıkardı.

Yaptığı paradigmasal değişimler ile Kürdistan halkları ve Özgürlük Hareketinde büyük değişimler yarattı. Sadece Kürt sorununa değil, başta bölge halkları olmak üzere tüm insanlığın yaşadığı temel toplumsal sorunlara alternatif çözümler sundu. Bunun sonucudur ki bugün Rojava ve Suriye’de sürdürülen devrim, 21. yüzyılın devrimi olarak ilerici insanlığın tarihinde şimdiden yerini almış bulunuyor.

Bu gelişmelerden panikleyen ve ulus-devlete dayalı sistemin yıkılacağından korkan Erdoğan, halkımızın yarattığı kazanımları ve demokratik gelişim sürecini ortadan kaldırmak amacıyla MHP ile faşist ittifak kurarak, halkımıza ve demokrasi güçlerine karşı topyekün bir savaş yürütmektedir.

Erdoğan fiili olarak kurduğu tekçi faşizan sistemini zaten yürütmektedir. Meclis'ten geçirdikleri anayasa değişimleri şayet referandumda halk desteğini de alırsa, bu aynı zamanda yürüttükleri tüm katliamların, yolsuzlukların, hırsızlık ve talanların da aklanması anlamına gelecektir.

Bundan dolayı da halklarımıza karşı daha da ağırlaşacak olan devlet şiddetinin doğrudan Önder Apo’ya yönelmesi de Erdoğan ve Bahçeli ittifakının gündemindedir.

Gelinen aşamada halklarımızın özgürlük ve demokrasi mücadelesini yürüten cephe ile Erdoğan, Bahçeli ve Ergenekon’un oluşturduğu faşist cephe arasındaki mücadelenin geleceği açısından önümüzdeki mücadele yılı aynı zamanda nihai bir hesaplaşma yılıdır. Bu faşist cephenin yenilgisi sadece Erdoğan iktidarının yıkılması ile sınırlı kalmayacak, aynı zamanda devletin 100 yıllık inkâr ve imha sisteminin yıkılmasının önünü de açacaktır. Önder Apo’ya özgürlük, Kürdistan’a statü, Türkiye’ye demokrasi getirmenin koşullarını oluşturacaktır."

'FAŞİZMİ YENMENİN KOŞULLARI VAR'

KONGRA-GEL, Özgürlük Hareketinin öncülüğünde halklar ve dostlarıyla Öcalan'ı özgürleştirme temelinde mücadelesini en üst düzeye yükselteceğini belirtirken, şunları da ifade etti:

"Yaklaşık yüz yıllık tekçi faşist devlet sistemi oldukça zordadır. Erdoğan ve Bahçeli faşizmini yenmenin iç ve dış koşulları vardır. 

Bütün bunlardan dolayı bu yıl uluslararası komployu protesto eylemlerine yoğun kitlesel katılımlar oldukça önemlidir. Bütün ülkelerde ve alanlarda yapılacak olan eylem ve etkinlikler, güçlü bir şekilde kamuoyunu etkilemeyi başarabilmelidir. 

STRASBOURG MİTİNGİNE ÇAĞRI

Özellikle 11 Şubat günü Strasbourg’ta yapılacak olan uluslararası komployu protesto yürüyüşü ve mitingine halkımızın güçlü katılması oldukça önemlidir. Bunun için Kürdistan halklarına ve Türkiye demokrasi güçlerine çağrı yapıyoruz; Strasbourg’a seller gibi akalım, demokrasi ve özgürlüğün anahtarının Önder Apo olduğunu tüm dünyaya güçlü bir şekilde haykıralım."