Komutan Erdal görkemli törenle anıldı

Komutan Erdal görkemli törenle anıldı

PKK Merkez Komite üyesi ve ARGK komutanlarından Engin Sincer (Erdal) ölümünün 10. Yıldönümünde binlerce kişi tarafından törenle anıldı. Töreninde konuşan BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, "Sevgili Erdal arkadaşın mezar taşında çok önemli biz yazı var: 'Hakkı verilmiş yaşam' diye. Evet, bu yoldaşlarımız yaşamın hakkını layıkıyla verdiler” dedi.

Kandil’de 17 Ağustos 2003’te yaşamını yitiren PKK Merkez Komite üyesi ve ARGK komutanlarından Engin Sincer (Erdal), doğduğu köy olan Pazarcık'ın Seyrantepe (Topalan) köyünde bulunan mezarı başında binlerce kişinin katıldığı törenle anıldı. Anmanın ardından binlerce kişi Sincer'in anması kapsamında düzenlenen konser alanına geçti. "Hakkı verilmiş yaşam" ve "10'uncu yılında Engin Sincer'i Seyrantepe'de anıyoruz" sloganıyla düzenlenen anma konserinde binler hep bir ağızdan "Şehit namirin", "Bijî serok Apo", "PKK halktır halk burada" ve "Ey şehît xwina te li erdé na mîne" sloganları attı. Seyrantepe Köyü Cemevi önünde düzenlenen konserde kurulan platforma; çeşitli tarihlerde yaşamını yitirmiş olan PKK öncü kadroları ile gerillaların posterleri ve Sincer'in fotoğrafları konulurken, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın posterleri ile PKK ve KCK bayrakları platforma asıldı.

Konser, Garip Bozkurt Dede'nin açılış konuşması ve seslendirdiği değişlerle başladı. Seslendirilen değişler eşliğinde Demokratik Alevi Federasyon'una (FEDA) bağlı semah ekibi semaha durdu. Garip Bozkurt Dede'nin ardından Koma Zelal sahne aldı. Koma Zelal birbirinden hareketli Kürtçe ezgiler seslendirirken, kitle hep birlikte "Bijî serok Apo" sloganları atarak halaylar çekti.

HAKKI VERİLMİŞ BİR YAŞAM..

Koma Zelal'in ardından BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak konuştu. Komutan Erdal  şahsında "Kürt özgürlük mücadelesinde" yaşamlarını yitirenleri anan Kışanak, "Sevgili Erdal arkadaşın mezar taşında çok önemli biz yazı var 'Hakkı verilmiş yaşam' diye. Evet, bu yoldaşlarımız yaşamın hakkını layıkıyla verdiler. Kendi halkı için, halkının özgürlüğü için kendi yaşamlarını verdiler. Kendi yaşamlarını halkının dili, kültürü, inancı, mücadelesi ve değerleri için ortaya koydular. Bu arkadaşlarımızın tümünü buradan minnetle anıyoruz" dedi.

Kürt halkının yapması gerekenin onurlu bir şekilde bu yolda ilerleyerek kazanmak olduğunu ifade eden Kışanak, "Annelerimiz bize, halkımıza kendi çocuklarınızı verdiniz. Çocuklarınız bizler için şehit düştüler. Bizler de sizlere söz veriyoruz. Bizler de sizlere onurlu bir barışı vereceğiz. Burada herkesi birer Erdal, Egit, Berivan olarak gördük. Bu da şehitlerimizin verdiği bedeller sayesindedir. Bizlerin de bundan sonra yapması gereken bu onurlu yolda sonuna kadar yürümek ve kazanmaktır. Elbistan'da, Pazarcık'ta, Dersim'de Kürdistan'da, Rojava'da ve dört parça Kürdistan'da özgür yaşayacağız" diye konuştu. 

‘21’İNCİ YÜZYIL KADINLARIN, KÜRTLERİN, ALEVİLERİN YÜZYILI OLACAK’

Kürt özgürlük mücadelesinin sadece Kürtlerin mücadelesi olmadığını ifade eden Kışanak, şunları söyledi: "Bu mücadele sadece bir halkın mücadelesi değildir. Bu mücadele ezilenlerin, sömürülenlerin, yok sayılmak istenilenlerin mücadelesidir. Bu mücadelenin temelinde Alevilikte olduğu gibi insanlık yatar. Bu hareket Alevilikte olduğu gibi bir insanlık yürüyüşüdür, bir özgürlük yürüyüşüdür, bir hak arama yürüyüşüdür. Alevilik kendini Kürt özgürlük hareketi içinde bulmaktadır. Bu özgürlük hareketi içerisinde Alevilik her geçen gün daha da yükselterek, kendini görmektedir. Bu gün Aleviler bu özgürlük hareketine herkesten daha çok sahip çıkmalıdır. Bu güne kadar CHP Alevilere hiçbir şey vermiş değildir. Bugün cemevleri ibadethane olarak görülmüyorsa bunu vebali CHP'nin boynunadır. Bu ülkedeki tekçi zihniyetin mimarı CHP zihniyetidir."

Paris'te katledilen Kürt siyasetçi Fidan Doğan'ı da anan Kışanak, "Kürt özgürlük hareketi ile Alevilik arasında bir benzerlik de budur. Hem Alevilikte hem de Kürt özgürlük mücadelesinde kadınlar kendilerine yer bulmaktadır. Alevilikte de kadınlar ile erkekler birlikte mücadele etmişlerdir, Kürt özgürlük hareketinde kadınlar ile erkekler birlikte mücadele etmektedir. Bugün Rojava'da bir kadın devrimi yaşanıyor. Bunu herkesin görmesi gerekiyor. 21'inci yüzyıl kadınların, Kürtlerin, Alevilerin yüzyılı olacaktır" diye konuştu. 

‘BİRLİK OLALIM Kİ MARAŞ’IN, SİVASIN, DERSİM’İN HESABINI SORABİLELİM’

Kışanık'ın konuşmasının ardında sanatçı Ali Dapar sahne aldı. Damar'ın sahne almasının ardından Pir Sultan Abdal Derneği Genel Başkanı Kemal Bülbül konuştu. Birlik çağrısı yapan Bülbül, "Önümüzde şimdi dört süreç bulunmaktadır. Bu süreçleri iyi değerlendirip kazanmamız lazım. Aleviler, Kürtler, devrimciler biraraya gelmelidir. Birlik olmalılar. Bizler birlik olduğumuz zaman kazanırız. Bizler birlik olalım ki Maraş'ın, Sivas'ın Dersim'in hesabını sorabilelim" dedi. 

Bülbül'ün konuşmasının ardından sanatçı Deniz Deman sahne aldı. Deman'ın sahne almasının ardından adı Engin ve Erdal olan çocuklar sahneye çıkarak, halkı zafer işaretleriyle selamladı. Daha sonra sahneye Amed Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir çıktı. Baydemir, "Her şeyden önce bizi biraraya getiren Şeyh Sait'ten Seyit Rıza'ya, Mazlum Doğan'dan Sakine'ye, Fidan'a, Leyla'ya, Erdal'a kadar tüm Kürdistan şehitleri önünde saygı ile eğiliyorum. Bizler burada, bu sahnede Leylalarla, Sakinelerle, Fidanlarla, Enginlerle tekrardan karşınızda olacağız. Buradan hep birlikte barışın ve özgürlüğün mesajını vereceğiz. Nasıl ki Engin Sincer içimizde yaşıyorsa, ölmemişse bizlerin mücadelesi de amacına ulaşacaktır" diye konuştu. 

Baydemir'in ardından sanatçı Diyar sahne aldı. Diyar'ın Engin Sincer anısına seslendirdiği "Erdalım" ezgisi konsere katılan binleri duygulandırırken, bazı kişilerin ağladıkları görüldü. Diyar'ın sahne almasının ardından sanatçı Ferhat Tunç, Sipan Xelat ve Ağıré Jîyan sahne aldı.