Almanya’nın Köln ve Avusturya’nın Graz kentinde düzenlenen halk toplantılarında Kürdistan’da öz yönetim ilanları ardından Türk devletinin uyguladığı terör ve halkın direnişine sahip çıkma çağrısı yapıldı.

KÖLN

Köln Demokratik Toplum Merkezi’nde düzenlenen halk toplantısında Kürt siyasetçi Mehmet Sürmeli bir konuşma yaptı.

Bir dakikalık saygı duruşunun ardından Kürdistan'da yaşanan devlet terörünü ve Avrupa'da yaşayan Kürdistanlıların bu durum karşısında ne yapması gerektiğiyle ilgili tartışmaların ön plana çıktığı halk toplantısında Köln Demokratik Toplum Merkezi Eşbaşkanları İmam Can ile Yıldız Filimci'de Köln'de yürütülen çalışmalar hakkında halka bilgi verdi.

Daha sonra KCD-E adına toplantıya katılan Mehmet Sürmeli bir konuşma yaptı. Sürmeli, “Ortadoğu'da dünya yeniden düzenleniyor. Kürtler yüzyılın başında kaybettikleriyle yetinmeyecektir. Bu düzenlemenin içinde Kürtler bir statüyle çıkacaktır. Bunu sağlayabilecek mücadele ve direniş birikimleri var. Ve değişen konjonktürde buna uygundur.

Türkiye sürece bir siyasi darbe yaparak müzakere masasını devirdi. Buna karşı Kürtlerin kendi statüsünü belirleme mücadelesi başlamıştır” diyen Sürmeli, “Kürtler kendi öz yönetimini inşa ederek, devrilen müzakere masasını da kendi sisteminde inşa ederek sürdüreceklerdir” dedi.

'SAVAŞ ARTIK TEK AYAKLI VE SADECE KIRSALDA OLMAYACAK'

Devrimci halk savaşının yeniden gündeme geldiğine de dikkat çeken Sürmeli şöyle konuştu: “Artık savaş sadece tek ayaklı ve sadece kırsala dayanan bir savaş olmayacak. Bu savaş artık her yerde verilecektir. Kırsal da olduğu kadar şehirlerde de verilecek. Yıkımlar var, acılar var bunlar bir gerçektir ama buna dayanarak geri çekilmek ya da pes ettik gibi şeyler olamaz. Kürtler sömürgeciliğe karşı şehir merkezlerinde her sokakta kendi öz yönetimini oluşturacaktır” dedi.

'HENDEKLER ÖZ SAVUNMANIN BİR PARÇASIDIR'

Öz savunma sadece hendek meselesi olmadığını da aktaran Sürmeli, hendekler öz savunmanın bir parçasıdır diye konuştu. 'Hendekler Kürtlere zarar veriyor' çıkışında bulunan çevreleri de eleştirdi.

“Ortadoğu'da değişim dönüşümlerden dolayı Avrupa kendi çıkarları doğrultusunda Kürdistan'da yaşanan katliamlar karşısında sessiz olduğunu” belirten Sürmeli, Kürt halkı ve dostları Kobanê ruhuyla bu sürece de sahip çıkmalı çağrısında bulunarak şunları söyledi: “Avrupalıların sessizliğini anlıyoruz. Ama Kürt halkının seçimlerden sonra ortaya çıkan ideolojik muğlaklığı bir an önce üzerinden atarak Kürdistan'da yaşanan devlet terörü karşısında tepkisini ortaya koymalı” dedi.

GRAZ

Avusturya’nın Graz kentinde de bir halk toplantısı düzenlendi. Toplantıya KCD-E Eşbaşkanı Murat Ceylan ile Kürt siyasetçi Cuma Tak birer konuşma yaptı.

Son siyasal sürecin değerlendirildiği toplantı DKTM-Graz'da saat 15'de bir dakikalık saygı duruşuyla çok sayıda Kürdistanlının katılımı ile başladı.

Toplantıda ilk söz alan KCD-E Eşbaşkanı Murat Ceylan Suriye'deki savaşın Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan tarafından çok erken öngörüldüğünü ifade edip, Kürtler Suriye'de ne rejim yanlısı ne de batılı güçlerin yanında yer aldığına vurgu yaptı. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra dizayn edilen Ortadoğu’nun artık işlevsiz kaldığı ve bu sebepten dolayı Ortadoğu’nun yeniden dizayn edilmesinin söz konusu olduğunu belirten Ceylan, Suriye'de herkesin kendi çıkarları için savaştığı ve orada yaşayan halkları düşünmediklerini dile getirdi. Rojava’da yaşayan Kürt halkının 3. yol olarak ifade ettikleri her etnik ve dini kimliğin özgürce kendi kendisini yönetebildiği demokratik özerklik modelinde ısrar etmelerinin bugün daha iyi anlaşıldığını ve seçtikleri yolun Suriye'nin geleceği için doğru yol olduğunun ortaya çıktığını ifade etti. 

Ceylan AKP faşizminin aylardır sokağa çıkma yasağı ile Kürt halkını teslim almak istediğini belirterek, AKP faşizminin yöntemleri barbar çeteleri DAİŞ’ten farksız olduğunu söyledi. Aynı zihniyetten beslenen bu zihniyet çocuk, kadın, yaşlı demeden Kürt halkını aç susuz bırakarak katletmekte olduğuna vurgu yaptı. TC sömürgeciliğine son verecek olan hendek ve barikat mücadelesinde kendi sonunu gören faşist AKP hükümeti, topyekün saldırıya geçtiğini söyledi.

Rojava'da DAİŞ faşizmine karşı tek etkili mücadele eden gücün Kürtler olduğunu ifade eden Ceylan, DAİŞ’in Türkiye'nin kontrolünde olan bir örgüt olduğunun altını çizerek, Cerablus'unda bu sebepten dolayı düşmemesini istediğini belirtti. 

Ceylan'ın ardından söz alan Kürt siyasetçi Cuma Tak ise Kürtlerin direniş tarihiyle beraber gelen inkar ve imha politikalarının boşa çıkardığını dile getirdi. Artık hiç kimsenin Kürt halkını görmezden gelemeyeceğini, Ortadoğu’yu dizaynı ederken herkes Kürtleri dikkate almak zorunda olduğunu söyledi.

Kürt halkının ve dostlarının bu dönemde direnişini artırması gerektiğini, verilen mücadeleye, öz yönetimlere daha güçlü sahip çıkması gerektiğini belirten konuşmacılar sömürgeciliğe karşı Sur şahsında Kuzey Kürdistan direnişine sahip çıkılması gerektiğine vurgu yaptılar.