Koçyiğit: Kendi Rojavamızı yaratmamız lazım
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) 8. Olağan Genel Kurulu toplantısında konuşan HDK Eş Sözcüsü Gülistan Koçyiğiti, gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi.
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) 8. Olağan Genel Kurulu toplantısında konuşan HDK Eş Sözcüsü Gülistan Koçyiğiti, gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi.
HDK 8. Genel Kurulu, "Meclislerle demokrasiye demokratik cumhuriyetle özgürlüğe" şiarıyla Ankara Plaza Otel'de gerçekleşiyor.
Türkiye ve Kürdistan'dan çok sayıda delegenin katıldığı kurula, 6 dilde "Yaşam sermayeden güçlüdür ekolojik yıkım politiktir doğa için özgürlük ", "Faşizme karşı birlik demokratik cumhuriyetle özgürlük" ve " Faşizme inat yaşasın kadın ve hayat" afişleri asıldı. Kurula HDK Eş Sözcüleri Gülistan Kılıç Koçyiğit ve Onur Hamzaoğlu'nun yanı sıra HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, DTK Eş Genel Başkanı Leyla Güven, KESK Eş Genel Başkanı Aysun Gezen, HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Besime Konca, HDP milletvekilleri, SYKP Eşbaşkanı Tülay Hatimoğlu, Sosyalist Kadın Meclisi (SKM) Sözcüsü Fadime Çelebi ve HDK bileşeni üyeleri ve delegeleri katıldı.
Kurul erkek şiddeti ile katledilen kadınlar ve yaşamını yitiren devrimciler için saygı duruşu ile başlarken, ardından kısa bir sinevizyon gösterimi yapıldı. Daha sonra yapılan oylamanın ardından Gülseren Pusatlıoğlu, Ali Kenanoğlu, Neslihan Acar ve Taylan Kesen divan üyeliğine seçildi.
Genel Kurulun açılış konuşmasını yapan HDK Eş Sözcüsü Onur Hamzaoğlu, HDK'nin bugüne kadar mücadele alanlarında yer alanlara teşekkür etti. Bu günün dünyası ve Türkiye'nin karanlık bir süreçten geçtiğini ifade eden Hamzaoğlu, ancak kendilerine de bu karanlıktan çıkış için bir o kadar olanak sunulduğunu kaydetti.
15 Temmuz sonrası ilan edilen Olağanüstü Hâl (OHAL) süreciyle faşizmin reddedilmeyecek bir aşamaya geldiğini dile getiren Hamzaoğlu, bu süreçte özellikle 15 Temmuz akşamı dağıtılan silahları hatırlattı. Hamzaoğlu, AKP tarafından kurulan paramiliter güçlerin varlığına işaret etti.
KOÇYİĞİT: BOZUK DÜZENİN ADI KAPİTALİMZDİR
Onur Hamzaoğlu'nun ardından söz alan HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit , herkesi selamlayarak konuşmasına başladı. Pir Sultan Abdal'ın, "Bozuk düzende sağlam çark olmaz" sözünü hatırlatan Gülistan, "Bozuk düzenin adı kapitalizm, bozuk düzenin adı insanlıktan yana her şeyi yok etmek ve doğayı katletmek. Tüm bu düzenin içinde özgürlük, eşitlik için mücadele edenler bir başka yaşama inandığı için mücadele ediyor" dedi.
"Sınırların arasında tel örgüler çekildi. Öyle bir gün geldi ki kız kardeşler, akrabalar başka bir tel örgünü arkasında kalmak zorunda kaldı" diyen Gülistan Koçyiğit, eskiden savaşların yüz yüze olduğunu ancak yeni süreçte kapitalist sistemin dünya savaşları ilan ettiğini belirtti. Koçyiğit, bugün silahlanma, savaş ve sömürünün kapitalizmin kendisini üretmesi temel araç olduğunu belirterek, "Peki çaresiz miyiz? Çaresiz olmadığımızı yeryüzündeki mücadele tarihi bize gösteriyor. Ekim devriminin 100'ncü yılını geride bıraktık ama yeni Ekim Devrimler bizi bekliyor. Rojava şimdi yaydığı ışıkla Kuzey Suriye Demokratik Federasyonu oldu. Bizim de kendi Rojavamızı yaratmamız lazım. Bu toprakların kendi devrimini gerçekleştirmesi lazım. HDK işte buna adaydır. Bugünden yana demokratik cumhuriyeti ilmek ilmek örmeye adaydır" diye konuştu.
‘ZİNDANLARI ÖZGÜRLEŞTİRMEK GÖREVİMİZ’
Koçyiğit, henüz gerçekleştiremedikleri şeyler olduğunu vurgulayarak konuşmasını şöyle sürdürdü: "Henüz bu ülkede AKP VE MHP diye faşist bir parti varsa birileri her şeye tahakküm ediyorsa, hala bu ülkede kadınlar tacize, tecavüze maruz kalıyorsa, çocuklar Ensar Vakfı'nın karanlığına bırakılıyorsa daha fazla yapacağımız şey var. Biz sadece yapı değiliz. Birden fazla bileşenden oluyoruz. HDK'nin olmazsa olmazını bugün bir kez daha teyit ettik. Ama bugünden sonra daha fazla çaba içine olmak zorundayız. Daha fazla çoğalmalıyız ve emek harcamalıyız. Her HDP'li HDK'lidir ilkesini pratikte ve yaşamın içerisinde göstermelidir. O zaman çok daha iyi bir yarına yelken açacağız. HDK 2007'den beri tartışılan 2011'de ete kemiğe büründürülen bir arayışın bir tartışmanın sonucudur. Bu perspektifi sunan Sayın Abdullah Öcalan'ı da saygı ile selamlıyorum. Şunu çok iyi biliyoruz. Bu tecrit sadece sayın Öcalan'a yönelik bir tecit değildir. Onun geliştirdiği HDK, HDP ve demokratik ulus projesine yönelik bir tecrittir. Bu tecrit, barışı geleceğimizi ve halkların bir arada yaşamasının önüne konulmuş bir benttir. Bu benti yıkmak zindanları özgürleştirmek de HDK'nin biricik görevlerindendir."
Gülistan Koçyiğit, "Tutuklu olan HDP Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş'ı, Sebahat Tuncel'i, 12 Eylül zindanlarında Esat Oktay'a diz çökmeyen yüzüne tüküren Gültan Kışanak'ı, Van Belediye Eş Başkanı Bekir Kaya'ya ve onların şahsında tüm tutuklu belediye başkanlarına selam olsun" diyerek bu ablukanın yıkılacağını ifade etti.
Hiç kimseden beklentilerinin olmadığını, halkın öz gücüne inandıklarını vurgulayan Gülistan Koçyiğit şöyle dedi:
Hiç kimsenin bize bedel ödetenleri aklayıp bir yerlerde tutmasına izin vermeyeceğiz. Demokrasiyi en yerelden sokaktan, mahallelerden başlatacağız. Bunları yaptığımız zaman daha iyi koşullarda yaşayacağımız biliyoruz. Kapılarına işaret konulan her sıkıştırıldığında katledilen Alevi inancının sorunlarına daha fazla eğileceğiz. Yoksulluğu, aşsızlığı, en yerelden çözeceğiz. Demokratik bir toplum ancak inşa edilebilir. Biz bir yıl öncede de bu ülkede faşizm var demiştik. Eğer bir faşizm tanımı yapılıyorsa karşısında ne yapılacağının tarifinin verilmesi gerekiyor. Demokrasi güçlerinin yapması gereken bütün farklılıkları bir kenara bırakarak demokrasi cephesinde birlikte yürümektir.”