Şerzan Kurt davasında sanık polisin avukatı, müvekkilinin beraatini isterken, Uður Kaymaz davasını kanıt olarak gösterdi, "Kızıltepe davasında 4 özel harekat polisi tek gün bile tutuklu kalmadı. Müvekkilim ise 2 yıldır tutuklu" dedi.
Muðla'da ırkçı ülkücü saldırı sırasında polisin açtıðı ateş sonucu yaşamını yitiren üniversite öðrencisi Şerzan Kurt'un ölümüyle ilgili açılan davanın 16. duruşması bugün görüldü.
Eskişehir 1. Aðır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, sanık polis Gültekin Şahin ve avukatları hazır bulunurken, Şerzan Kurt'un babası Ömer Kurt, annesi Necla Kurt, Eðitim Sen temsilcileri ve Kurt'un avukatları katıldı.
Beraatini isteyen sanık polis Gültekin Şahin, kurban seçildiðini öne sürerek, "Herkes yaptıðı işin cezasını çekecek. Beni kurban seçtiler. Ben de babayım. Tahliyem zaten olacak. Beraatimi istiyorum" diye savunmasını yaptı. Anne Necla Kurt'un bu sırada sürekli aðladı.
Sanık avukatlarının Mardin'de Uður Kaymaz'ın öldürüldüðü olayın ardından açılan davayı hatırlatarak savunma yapması dikkat çekti. Sanık avukatları, "Kızıltepe davasında 4 özel harekat polisi tek gün bile tutuklu kalmadı. Müvekkilim ise 2 yıldır tutuklu" dedi.
Sanık avukatları ayrıca, 3. Yargı Paketi'ne atıfta bulunarak tahliye talebinde bulundu.
Duruşmada aðlayarak konuşan Baba Ömer Kurt da, "Katil konusunda en ufak bir şüphem olsaydı, 2 bin kilometre yol gelmezdim. Silah kullanmaması gereken bir olayda Gültekin Şahin, hedef gözeterek ateş açmıştır" dedi.
Mahkeme heyeti, duruşma sonunda tutuklu polisin tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı 16 Aðustos gününe erteledi.
Muðla'da 11 Mayıs 2009 tarihinde ülkücülerin Kürt öðrencilere saldırmasıyla başlayan olaylarda polisin ateş açması sonucu başından vurulan Şerzan Kurt, 17 Mayıs 2009 tarihinde yaşamını yitirmişti. Muðla Aðır Ceza Mahkemesi'nde açılan dava, "güvenlik" gerekçesiyle Eskişehir'e alınmıştı.