KCK Yürütme Konseyi Üyesi Duran Kalkan, Şemdinlide yaşananın yeni bir tarz ve taktik olduðunu belirterek Şemdinli bir uyarı, bu daha başlangıç, eðer bu uyarıdan doðru ders çıkarmazlarsa gerilla ve halkımızın daha neler yapmaya muktedir olduðunu göreceklerdir dedi. Gerillanın kırda da şehirde de etkinliðini artırdıðını kaydeden Kalkan, sadece Güneybatı Kürdistanda deðil Kuzey Kürdistanda da bir devrim sürecinin yaşandıðını dile getirdi.
KCK Yürütme Konseyi Üyesi ve Halk Savunma Komitesi Başkanı Duran Kalkan, Devrimci Operasyon adı verilen gerilla eylemliliklerini ANFye deðerlendirdi. Gerillanın ordu ve devleti işlemez kılan bir düzeyi var. AKP hükümeti ve Türk ordusu çaresizdir. Devrimci Halk Savaşının serhildan ve gerilla ayakları yeni tarz ve taktikle sonuç alıcı bir biçimde gelişiyor dedi.
AKP ve devlet faşizmine gerilla ve halk olarak sessiz kalmalarının beklenemeyeceðini vurgulayan Duran Kalkan, siyasetle olmuyorsa Kürt halkı ve gerillası Kürt sorununun çözümünü direnerek geliştirme gücüne sahip olduðunu ortaya koymuştur. Şemdinlide gerçekleşen bunun bir parçasıdır. Henüz bir başlangıç, bir uyarı niteliðindedir, diyerek Kürdistan halkını ve Türkiye devrimci-demokratik güçlerini direnişi yükseltmeye çaðırdı.
ŞEMDÝNLÝ BÝR TESADÜF DEÐÝL
Şemdinlideki gelişmelerin bilinmeyen, beklenmeyen bir durum olmadıðını kaydeden Kalkan, bu sürece götüren etmenleri şöyle sıraladı:
Çözülmeyen Kürt sorunu, Kürt halkı üzerinde artan faşist polis terörü, demokratik siyasete dönük siyasi soykırım operasyonlarının hız kesmeden sürdürülmesi, Kürt halkının iradesine, seçilmişlerine, milletvekillerine, belediye başkanlarına hakarete varan baskılar, gerillaya dönük imha operasyonları, hepsinin üzerine de bir yılı aşkın bir süredir Önder Abdullah Öcalanla her türlü irtibatın kesilmiş olması, Ýmralıda Kürt Halk Önderliði üzerinde uygulanan aðır tecrit ve imha koşulları, Kürt halkının ve gerillasının bütün bunlara karşı etkin bir direniş geliştireceðini gösteriyordu. Herhalde tüm bunlar olurken halk ve gerillanın sessiz kalacaðı beklenemezdi. Dolayısıyla bir tesadüf deðildir, bilinmeyen beklenmeyen bir durum deðildir. Adeta baðıra baðıra gelen bir süreç bu.
Şemdinlideki gerilla etkinliðini de bu temelde gerçekleşen bir direniş süreci olarak tanımlayan Kalkan herkesi Şemdinliyi doðru okumaya çaðırdı:
Aslında hala bir başlangıç düzeyinde. Bir uyarı niteliðindedir. Kürt vurulurken, hapislere konulurken, hakarete uðrarken görmezlikten gelenler bilmeliler ki bir gün Kürt de direnmenin yol ve yöntemini geliştirir. Eðer bu uyarıdan doðru ders çıkarmazlarsa gerilla ve halkımızın daha neler yapmaya muktedir olduðunu göreceklerdir. Belki birçok çevre bundan zarar görecektir, ama ilk defa zulmedenler, katiller, despotlar, faşist-şoven milliyetçiler de halkımızın geliştirdiði demokratik direnişten zarar görecekler, iktidarlarını kaybedecekler. Şemdinli bu anlamda doðru okunmalı. Onun için zararın neresinden dönülürse kârdır.
Kalkan çözümsüzlüðün AKP politikası olduðuna da işaret etti ve bu direniş süreciyle savaşla sonuç alabileceði yanılgısına giren AKPye gerçekleri göstermeye çalıştıklarını ifade etti. Önderliðimizin çaðrısı üzerine hareketimizin son bir şans tanıdıðı siyasal demokratik çözüm fırsatını heba eden, kendini peygamber, padişah, imparator sanan kişiliklere gerçeðin öyle olmadıðını, AKPnin gücünün de o oranda olmadıðını kanıtlamaya çalışıyoruz. Mevcut direnişin esası bu şeklinde konuştu.
MODERN GERÝLLACILIK GELÝŞÝYOR
2011de de devrimci halk savaşı kapsamında Zapta, Şemdinlide, Botandan Amanoslara kadar gerillanın güçlü darbeler vurduðunu, fakat sonucunu koruyamadıðını söyleyen Duran Kalkan, Gerillanın uzun süredir deðişim ve yeniden yapılanma adı altında geçmiş sürecin yetersizliklerinden ders çıkarıp kendini eðitmekte olduðunu ifade etti. Kalkan, askerlikle ideolojik duruş, gerillacılıkla siyaset arasındaki baðı daha güçlü kurduklarını belirterek şunları kaydetti: Gerillanın komuta ve savaşçı yapısı modern gerillacılıðın ilke ve esasları üzerinde askeri anlamda yenilenme, stratejik bilinçte derinleşme, tarzda düzeltme ve yenilenme, gelişme ve zenginleşme temelinde yoðun bir askeri ve pratik eðitimden geçti. Bunun gereklerine göre örgütlenip donanan bir gerilla düzeni önemli oranda geliştirildi ve savaş-siyaset bütünlüðü saðlandı. Gerillanın cesareti ve fedakârlıðı en üst düzeydedir. Müthiş bir fedai ruhu var ki, Önder Apoya Özgürlük, Kürdistana Siyasi Statü hamlesini başarıyla geliştirebilmek için en ön safta yer alma yarışı var. Gerilladaki yeni eylemsel süreç bu temelde gelişiyor.
HEDEF DEÐÝŞTÝ ARTIK TEKÝL GERÝLLA EYLEMLERÝ YOK
Gerilla hamlesiyle yeni bir sürece girildiðini ve Şemzinanın buna örnek olduðunu vurgulayan Kalkan bu sürecin özelliklerini şöyle sıraladı:
Üçüncü stratejik dönemde zaman zaman siyasal çözümü geliştirmek için karşı tarafa darbe vurarak uyarıda bulunmak isteyen gerilla eylemleri oluyordu. Siyasi çözüm bulunmazsa, tehlikeli gelişmeler olur diye onları doðruya çekmeyi hedefliyordu. Şimdi bu hedef deðişmiştir. Tekil gerilla eylemleri yok. Amaç sadece karşı tarafa darbe vurmak deðil, demokratik özerklik çözümünü gerçekleştirmektir. Kürt halkının demokratik öz yönetimini inşa etmektir. Mevcut mücadele parça parça, dað dað, köy köy kasaba kasaba, mahalle mahalle çözüm üretiyor. Ciddi bir yönetim çekişmesi yaşanıyor şu anda. Şemdinlide olan da bu, diðer yerlerde olan da bu... Bundan sonra da bu yönlü gelişmeler daha çok olacak.
YA ÇEKÝLECEKLER YA TESLÝM OLACAKLAR
Bu durumun Kürdistanın birçok alanına yayıldıðını ifade eden Kalkan, kırsalda gerilla etkinliðinin daha fazla olduðunu, benzer bir durumun şehirler için de giderek geliştiðini dile getirdi.
Kalkanın tespitleri şöyle:
Kırsalda ordu sınırlandırılmış, karakollardan çıkamaz hale getirilmiştir. Sadece Şemdinli deðil, Geliyê Zap alanında, Zagrosta Cilo ve Çarçelanın birçok yerinde, Gostêden Govendêye kadar gerilla hâkimiyeti mevcut. Türk ordusu oraya giremiyor. Gerilla birçok karakolu kuşatmış halde. Ya çekilecekler, ya teslim olacaklar. Bazı karakollar şu an o durumdalar.
Şehirlerde de devlet yönetimi büyük ölçüde yürütülemez hale gelmiştir. Halkın demokratik öz yönetimi kuruluyor, işliyor. Şemdinli bunun son dönemde önemli bir örneði oldu bu uygulamanın. 14 günü aşkın bir süredir kuşatma altındadır. Türk Ordusu buralara giremiyor. Bütün havadan ve karadan saldırılarına raðmen gerillayı ezemiyor. Şemdinlide devlet yönetimi artık işlemiyor, yoktur. Bu da; despotik, soykırımcı yönetimi yıpratmayı ve onun yerine halkın demokratik özyönetimini geliştirmeyi ifade eden bir devrim oluyor.
ÖZGÜRLÜK DEVRÝMÝ HER YERDE YAŞANIYOR
Kürt halkının 15 Aðustos Atılımının 28. yıldönümüne büyük kazanımlarla girdiðini ve her yerde özgürlük yürüyüşü halinde olduðunu belirten Duran Kalkan, özgürlük devrimi sadece Güney-batı Kürdistanda deðil, Şemdinlide, Geverde, Colemêrgde, Cizrede, Vanda, her yerde yaşanıyor. Bundan sonra bu yönlü gelişmeler daha fazla olacak. Tekrar ediyorum, bu bir uyarıdır! Biz istedik ki, demokratik siyaset yöntemiyle olsun, çatışmalı olmasın, kimse zarar görmesin. Ama KCK teröristtir diyerek 10 bin insanı hapse attılar. Bu kadar uyarıya raðmen bunları dikkate almadılar. Madem siyaset yöntemiyle olmuyor, biz de direnerek bunu yaparız. Bu, Kürt halkı ve gerillasının Kürt sorununu her halükarda çözme gücüne sahip olduðunu ortaya koyuyor, Şemdinlide ve diðer yerlerde kanıtlanan da bu oluyor diye konuştu.
DEMOKRATÝK TÜRKÝYE BURADAN DOÐACAK
Şemdinli gerçeðiyle gelişen yeni sürecin doðru okunup iyi anlaşılmasının önemli olduðunu kaydeden Duran Kalkan, özellikle Türkiyenin demokratik güçleri ortaya çıkan sonuçları ve yeni süreci doðru okumalıdır. Bu bir demokratikleşme düzeyidir ve AKP despotizmini yıkıyor. Demokratik Türkiye burdan doðacak. Herkes buraya destek vermeli. Yeni bir süreçteyiz. Kendi gücümüzle çözüm üretiyoruz. Bunun pratiðinde cesur ve girişken olmalıyız. Halk serhildanla gerillaya destek vermeli. Eskiyi tekrarlayan taklitçilik devri geçti artık. Herkes sorumlu davranmalıdır. O zaman AKP faşizminin yerle bir olacaðı açıktır. Gerilla karşısında yenilmiş bir AKP ve ordu gerçeði var. Devlet tümden etkisiz kılınarak Kürt halkının özgür iradesini temsil eden demokratik öz yönetim geliştirilecektir diyerek aktif direnişin her alanda geliştirilerek sonuca gidilmesi zamanı olduðunu söyledi.
BASIN AKPNÝN GÝZLEME TAKTÝÐÝNE BOYUN EÐMESÝN
Duran Kalkan, Şemdinlide Suriyede olanın çok ilerisinde büyük bir mücadele ve çatışma, büyük bir savaşın yaşandıðını, ama gerçeðin psikolojik savaşla halktan gizlendiðini vurguladı ve devlet hâkimdir, devletin dediði doðrudur mantıðıyla gerilla açıklamalarına kuşkuyla yaklaşılmasını eleştirdi. Türk medyasının özel savaşın emrinde olduðunu ifade eden Kalkan medya mensuplarına da seslendi:
AKP hükümeti tam bir kapatma, bastırma, gizleme taktiði uyguluyor. Buna da herkes boyun eðiyor. Savaş muhabirliði kolay bir iş deðildir. Gazeteci olmak, ulaşılamayana ulaşmak demektir. Hükümet ve MÝTin servis ettiklerini yayınlamaya gazetecilik denmez. Gerillanın ordu ve devleti işlemez kılan bir düzeyi var. AKP hükümeti ve Türk ordusu çaresiz. Ambargo koyup basına yansıtmıyorlar. Şemdinlinin etrafındaki daðlar tepeler gerillanın elinde. Her gün uçaklar, helikopterlerle bombalıyorlar, 24 saat boyunca toplarla vuruyorlar. Ama gerilla kuşatması ve etkinliði kırılamıyor. Tayyip Erdoðanın önceki yıl gelip izlediði tepeler bile şimdi gerillanın elinde. Ordu almak istiyor, alamıyor. Bu gerçekleri görmek, AKPnin dezenformasyonunu ve halkın doðru haber alma hakkını engelleme tutumunu yırtmak-yıkmak lazım. Basın çevreleri bu kadar iktidarın uzantısı olurlarsa ona özgür basın denmez; Mehmetçik-Polisçik basın veya iktidar basını denebilir. AKP iktidarı gerçekleri halktan gizleyerek içine düştüðü acizliði, zayıflıðı örtmek, sanki güllük gülistanlıkmış gibi göstermek istiyor. Beşir Atalay da çıkmış bu operasyon sürüyor diyor. Herkes operasyonun sürdüðünü biliyor, ama bu operasyonun sonucu ne? Operasyona karşı gelişen gerillanın devrimci operasyonunun sonucu ne? Biraz da ondan söz et! Diðer yandan köyleri vuruyorlar, halk üzerinde baskı var zulüm var. Halkın durumunun ne olduðunu ben söylesem tek taraflı açıklama yapıyorlar derler. Basın gitsin kendisi bulsun tarafsız bir biçimde doðruları halka yansıtsın, kamuoyuna yansıtsın.
ERDOÐANIN ÖZEL ORDUSU ŞEMDÝNLÝDE YENÝLDÝ
Ordunun kayıplarının çok olduðunu ama kayıplarını gizlediklerini söyleyen Duran Kalkan, bu konuda AKPnin özel ordu elemanlarıyla mukavele imzaladıðını belirterek şunları kaydetti: Dikkat edilirse ölü deðil, yaralı olarak verdiler. Bu, kayıplarını gizlediklerini gösteriyor. Eðer yaralı dersek kimse takip etmez, ölüleri gizleriz deniliyor. Bu yazın başındaki Şitazin-Oramar eyleminden bu yana ordu kayıplarını gizliyor. 15 kişi vurulmuşsa iki kişi vurulmuş diyor. Diðerlerini ya yok sayıyor, ya da yaralı deyip geçiyor. Kürdistan'da savaş yokmuş gibi bir hava vermek istiyorlar. Türkiye toplumunu aldatıyorlar. Sanki gerilla başarısızmış eylem yapamıyormuş gibi bir görüntü vermeye çalışıyorlar. Onun için bu paralı askerliði geliştirdiler. Aslında daha iyi savaşsınlar diye deðil. Cenaze töreni yapamıyorlardı. Cenaze törenlerine Genelkurmay, Hükümet mensupları gitti halk kovdu, yuhaladı. Halkın tepkilerini engellemek, azaltmak için bu paralı askerlik sistemini geliştirdiler. Ýşte şimdi bu şekilde gizliyor Hükümet.. Bu özel paralı ordu en son Oramar- Şitazinda yenildi. Şemdinli de AKPnin paralı ordusunun yenilgi alanı oldu. Bu ordu artık sıfırı tüketmiştir, yarının çetecisi olacak. Nasıl ki 1994-95te Çiller-Güreş-Aðar ekibinin özel ordusu yenilgiye uðrayıp daha sonra çeteleşti ve toplumun başına bela haline geldiyse, şimdi Tayip Erdoðanın özel ordusu da Şemdinlide yenildi. Bundan sonra gerilla karşısında adım atamayacak haldedir. Gittikçe de çeteleşerek toplumun ve devletin baş belası haline gelecektir.
SOYKIRIM REJÝMÝ YIKILMAK ÜZERE
Halkı her türlü zulme karşı direnmeye ve ayaða kalkmaya çaðıran Kalkan, artık bu zulme, AKP faşizmine karşı boyun eðilemez. Özgür yaşamı elde etmek için herkes daha fazla direnmelidir, daha fazla dayanışmacı olsunlar. Daha örgütlü hale gelsinler. Nasıl direnecekleri kendilerini nasıl savunacakları konusunda yol yöntem bulabilirler. Halk toplanabilir, protestoya kalkabilirler. Gerilladan destek isteyebilirler. Gerekirse gerilla denetimindeki alana çıkabilirler. Gerilla kendilerini savunabilir. Gençler daha fazla direnişe geçerek, serhildan ve gerillayı, öz savunmayı geliştirmelidir. Faşizm ve soykırım rejimi yıkılmak üzere. Artık bu belayı başımızdan atmamız gerekiyor. Böylece sonuç alınmış olur, diyerek özgürlüðe her zamandan daha yakın olduklarını müjdeledi.
KORUCULAR HALKIN SAFLARINA GEÇMELÝ
Duran Kalkan koruculara da yurtseverlik çizgisinde birlik çaðrısında bulundu. Aslında devleti otuz yıldır koruyan korucular oldu. Eðer korucular olmazsa ordu Şemdinlinin tepelerinde adım bile atamaz, bir gün bile kalamazdı. Kürtler adına hiçbir gelişmeyi kabul etmeyen bir başbakanın politikalarına niye hizmet ediyorlar? Eskisi gibi çatışmalara girmiyorlar, ama bu yetmiyor. Halkın saflarına geçsinler. Bunu yapamayacaklarsa soykırım rejimi yıkılana kadar güvenli alanlara çekilsinler. Geçmişte bizim de hatalarımız olmuştur. Özeleştiri verdik. Eskisi gibi davranmadıðımız ortada. Biz de birlik çaðrısı yapıyoruz. Yurtseverlik çizgisinde hepimiz birleşelim diyoruz dedi.
DEVLET MEMURLARI GÖREV BIRAKSIN
Kürdistanda çalışan devlet memurlarına da seslenen Kalkan görev bırakma çaðrısı yaptı. Hizmet ettikleri devlet ve hükümet kürdü terörist sayıyor. Bütün Kürtleri tutukluyor, zindana koyuyor. Artık o devlete orada kimse memurluk yapamaz. O memur da devletin yaptıðından sorumludur. Kim olursa olsun, ya halkın iradesini kabul edip görevlerini halka hizmet etmek temelinde kullansınlar, ya da görevi bıraksınlar. Bu devlet bu halka bu kadar zulüm ederken, o zulüm üzerinden maaş alıp kendilerini yaşatamazlar. Hızla kendilerini Kürte karşı suç işleyen pozisyondan kurtarmaları gerekiyor. Kendilerini Kürt halkına affettirmeye çalışsınlar. Ya da kendilerini hızla bu çatışma ortamından uzaklaştırsınlar. Eðer bunu yapmada ısrar ederlerse o zaman sonuçlarına da katlanırlar. Nasıl ki, her kürdü terörist diye hapse koyuyorlarsa, Kürtler de onları terörist sayar, tutup hapse koyar.