Geçtiğimiz ay İsveç polisinin aralarında iki aylık çocukların da bulunduğu binlerce Romanı sırf etnik kökenlerinden dolayı fişlediklerinin kamuoyuna yansımasından sonra şimdi de polislerin oluşturdukları Facebook grubunda göçmen, politikacı, gazeteci, savcı, hakim ve diğer devlet görevlileri hakkında aşağılayıcı ifadeler kullandıkları açığa çıktı.

Expressen gazetesinin sayfalarına taşıdığı haberde UMF adını taşıyan Facebook grubuna 5 bin polis, başka bir deyimle İsveç’te görev yapan her dört polisten biri üye. İsveçce düşük ücretli, hoşnutsuz ve öfkeli anlamına gelen kelimelerin baş harflerinden oluşan UMF Facebook grubuna üye olacaklardan polis olma şartı aranıyor.

Facebook grubu, başlangıçta UMF polislerin çalışma koşullarını, görevde kullandıkları araç ve ücretleri tartışmak amacıyla 8 polis tarafından oluşturuldu. Ancak süreç içinde polise karşı eleştirel tutum takınan aydın, gazeteci ve kamu görevlilerini aşağılayan bir platforma dönüştü.

Tanınmış televizyon program yapımcısı Elisabeth Höglund’tan “bunak” ve “cadı” olarak söz edilirken, Stockholm eski Emniyet Müdürü Karin Götblad için bir porno filmcisi olan “Linda Rosing’in polis içindeki karşılığı” ifadeleri kullanılıyor.

Kağıtsızları belirlemek için yapılan kimlik kontrollerine karşı başlatılan kampanya “Aşırı sol” ve “Ahlak paniği” olarak nitelendiriliyor. Yaz aylarında Stockholm’un Husby semtinde çıkan olaylara katılan gençler için “Ayak takımlarını gönderin” denilerek İsveç’in kuzeyindeki bölgelere gönderilmeleri isteniyor.

Uyuşturucu kullanma suçundan yargılanan bir kişiyi beraat ettiren hakim ve mahkeme heyeti “Pis yorgun fareler” olmakla suçlanıyor.

Mayıs ayında Husby semtinde polislerin 69 yaşındaki birini ateş ederek öldürmesini eleştiren avukat Kerstin Koorti için aşağılayıcı ifadelerin yer aldığı Facebook sayfalarında Emniyet Genel Müdürü Bengt Svenson için “palyaço” ifadesi kullanılıyor.

Svenson, başkaları hakkında böylesine ifadeler kullanılmasının can sıkıcı olduğunu, ancak bunun söz konusu kişilerinin kendilerini ifade etmelerinin özel bir biçimi olduğunu belirttikten sonra polislerin görevde sosyal medyayı kullanırlarken kendilerini nasıl ifade edeceklerine ilişkin açık kurallar bulunduğunu hatırlatıyor.

Svenson “Kendi kendileriyle konuşurlarken düşüncesizce bu tür ifadeleri kullandıklarını umut ediyorum. Onlardan görev yaparlarken polisin değerlerini belirten kurallara uymalarını talep ediyorum” dedi. Polis Federasyonu Başkanı Lena Nitz de yaptığı yazılı açıklama ile polislerin kullandığı ifadeleri aşağılayıcı ve kabul edilemez olarak nitelendirdi.

“Polisin savunması gereken değer yargılarıyla çelişiyor, açıkcası tüm insanlara saygı gösterilmesine. İnsanlar polise güvenebilmeli ve dürüst olduğuna inanmalı. Ve bu ifadeler tam tersini gösteriyor. Bunları görmek beni utandırıyor” diyen Nitz, hem kendisinin, hem de federasyon yönetiminin daha önceleri bu ifadelere karşı tutum almaları gerektiğini belirtti. Nitz Facebook grubunun yöneticilerinden aşağılayıcı bir içeriğe sahip olan cümleleri silmelerini talep ediyor.

Adalet Bakanı Beatris Ask da yetişkin insanların başkaları hakkında bu şekilde görüş belirtmelerini acıklı bir durum olarak niteledi.