HPG Komutanı Botan: Askerler sivil araçlarla bölgede dolaşıyor
HPG Komutanı Botan: Askerler sivil araçlarla bölgede dolaşıyor
HPG Komutanı Botan: Askerler sivil araçlarla bölgede dolaşıyor
HPG gerillalarının geri çekilme kararı almasının ardından sürecin sağlıklı tamamlanması için Amed’te sivil toplum örgütleri ve insan hakları kuruluşları tarafından kurulan izleme komisyonu üyeleri Kulp ilçesi kırsalında inceleme yaparken gerillalarla karşılaştı. Burada konuşan HPG Muş Eyalet Komutanı Baran Botan, "Devletin hareketliliği var. Bu hareketliliğin görülmesi gerekir. Yine birçok yerde yolları kesmek istiyorlar. Büyük barajlar yapıyorlar. Bazı alanlarda pusu atıyorlar. Askeri araçlarla bir hareketlilik olmuyor ama birebir aldığımız istihbarata göre sivil ve bazı özel şirket araçlarıyla bir hareketlilik var" dedi.
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın 2 ay önce Diyarbakır Newrozu'ndaki tarihi çağrısından sonra KCK'nin almış olduğu geri çekilme kararının ardından Amed’te sivil toplum örgütleri ve insan hakları örgütleri tarafından kurulan izleme komisyonu Amed’in Kulp ilçesinde geri çekilmeye ilişkin inceleme yaptı. HPG'nin 8 Mayıs'ta itibaren HPG'nin denetiminde bulunan Medya Savunma Alanları’na çekilmesi sırasında herhangi bir provokasyon yaşanmaması ve geri çekilmenin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi için Diyarbakır Tabip Odası, İHD, MEYA-DER, Amed Barosu, Diyar TUHAD-DER, GÜNSİAD, KESK Amed Şubeler Platformu, MAZLUMDER, Amed Barış Meclisi, Barış Anneleri İnisiyatifi ve TİHV Amed Temsilciliği tarafından oluşturulan komisyon, çalışmaları kapsamında dün bir dizi incelemelerde bulunmak üzere Amed’in Kulp ilçesi ve Muş kırsalı kesimindeki Şenyayla bölgesine gitti. Heyet, bölgedeki hareketliliği gözlemleyerek inceleme yaptığı sırada 4 kişilik gerilla grubu ile karşılaştı. Dicle Haber Ajansı (DİHA) kameralarına da yansıyan karşılaşmanın ardından Muş Eyalet Komutanı Baran Botan heyet üyelerine kısa bir açıklama yaptı.
'HER AÇIDAN ÖNDER APO’YU DİNLİYORUZ’
Önce basına kısa bir bilgilendirme yapan Botan, "Bir özgürlük savaşçısı gibi bu halkın savaşçıyız. Özellikle bu süreçteki bu emeğinizi ve çalışmanızı kutluyoruz. Ancak sadece bu bölge ile sınırlı kalmamalı. Birçok yerde birçok alanda halkın içerisinde gerillanın bulunduğu alanlarda incelemeleriniz olması lazım. Bu bir özgürlüğe hizmettir. Bu yürüyüşte basın gibi, STK'lardan gelen heyete emeklerinden dolayı teşekkür ediyoruz. Her şeyden önce bu süreci Önder Apo başlattı. Önder Apo, 'Kalp ve beyin olarak bağlı olan herkesin bu süreci sahiplenmesi gerekir' dedi. Ağırlıkta olarak bu gerillanın omuzlarındadır. Tabi aynı zamanda halkındır da. Bu yüzden Önder Apo'nun başlattığı sürece layık olmalıyız. Onunla yürümek için hangi adım gerekiyorsa bunu yerine getirmeliyiz. Askeriyenin provokatif yaklaşımları söz konusu. Bu süreci provoke eden girişimler olacaktır. Önemli olan gerilla hareketi ve halk olarak bizim duruşumuzdur. Biz bu süreci boşa çıkartmamalıyız. Önder Apo'nun isimlendirdiği gibi özgürlük zamanını yerine getirmeliyiz. Bu alanda askeri hareketlilik oluyor. Bizler soğukkanlı bir şekilde dikkatli hareket ediyoruz. Tabi bazı hareketlilikleri oluyor bunları izliyoruz. Özellikle bulunduğumuz ormanlık alanlarda ağaç kesimleri var. Bu konuda STK'ların duyarlılık oluşturması gerekiyor. Yine bununla bağlantılı olarak korucu hareketliliği var. Karlıova, Şerefdin Dağları ve Cehennem Vadisi bölgesinde pusu atıyorlar. Basının buna dikkat çekmesi gerekir. Önder Apo'yu her açıdan dinliyoruz. Biz özgürlük savaşçısı, halkın savaşçısı olarak üzerimize düşeni yapmaya hazırız. Her şeyden önce Ortadoğu'da halkların kardeşliğini kurmak için PKK olarak, HPG olarak, üzerimize düşen şekilde soğukkanlı, dikkatli, doğru adımlarla geri çekilmeyi yerine getiriyoruz. Önder Apo'nun bizden istediği budur. Kürt ulusal birliğine yönelik Kandil'deki arkadaşlarımız bir açıklama yaptılar. Biz bunları izliyoruz, örgütsel talimatlarımızda ve medyayı takip ederek bilgileri alıyoruz. Her şeyden önce son süreçte dikkat çekilmesi gereken Maliki'nin (Irak Başbakanı) yaklaşımının doğru olması gerekiyor. Yine Mesud Barzani (Federal Kürdistan Bölge Başkanı) tarafı, önceki KDP-YNK savaşındaki sürece benzemiyor bu süreç. Her şeyden önce bunun bilinmesi gerekir ve bu şekilde hareket edilmesi gerekir. Barzani'ye bu süreçte büyük rol düşüyor. Bu yüzden de Barzani'nin rol oynaması gerekir. Önder Apo'nun önümüze koyduğu yol haritası ile ilerlemeliyiz. Ayrıca Kürtler olarak şerefli onurlu bir şekilde özgürlüğü geliştirmek için mücadele etmeliyiz" diye konuştu.
'MUHATAP OLANLARI BURADA GÖRDÜK’
Daha sonra heyet adına ilk olarak konuşan İHD Amed Şube Başkanı Raci Bilici, HPG gerillalarının geri çekilme sürecinde herhangi bir sorununun yaşanmaması ve sürecin sorunsuz tamamlanması için komisyonu oluşturduklarını belirterek, "Bu kapsamda bölgelerde de sorunlar yaşanıyor mu yaşanmıyor diye bugün Kulp'a geldik. Bu sırada PKK gerillaları ile karşılaştık. Biz onlarla konuşmak istedik. Çünkü bu sürecin aktörleri onlar. Sorun olup olmadığını onlardan öğrenmek istiyoruz. Bu komisyonun amacı da budur. Bugün en azından muhatap olanları burada gördük ve umuyoruz ki sorun varsa devlet bu sorunların önünü alır" dedi.
'GERİLLANIN ÖZGÜRLÜK YÜRÜYÜŞÜ ŞAKA DEĞİL’
Heyette yer alan Amed Tabip Odası Başkanı Kemal Karadaş ise, yeni başlayan bu sürecin barış yolunda çözüme kavuşmasını istediklerini ifade ederek, provokasyonların yaşanmaması için hükümet yetkililerinin de sorumluluk içerisinde olması gerektiğini dile getirdi. Barış Anneleri İnisiyatifi aktivisti Havva Kıran da "Gerilla'nın özgürlük yürüyüşü şaka değil. Savaş erken olur ama barış zor oluyor. Anneler olarak hiçbir annenin çocuğunu yitirmesini istemiyoruz. Herkes elini taşın altına koyarak 'Ben varım' demeli. Çocuklarımız bu silahlara aşık değil, bu Türkiye sistemi çocuklarımızı dağa çıkardı. Birliktelik olmuş olsaydı çocuklarımız dağlara çıkmazdı. Çocuklarımız hepsi öğrenciydi, bilgili insanlardı. Biz onların yürüyüşünü selamlıyoruz ve anneler olarak başarılar diliyoruz" diye konuştu.
'NEWROZ ÇAĞRISINDAN SONRAKİ İKİNCİ BÜYÜK COŞKU’
Eğitim Sen Amed Şube Başkanı Kasım Birtek, "21 Mart'ta Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın mesajı Newroz alanında okunduğu zaman büyük bir coşku aldık. İkinci büyük coşkumuzu da bugün buradan alıyoruz. Kürt tarafının barıştan yana samimiyetini çok iyi biliyoruz. Gerillanın samimiyetini bir kez daha gözlerimizle gördük. Bu mutluluk vericidir. Barışın önünde büyük engeller kalmamıştır" ifadelerini kullandı. Amed TUHAD-DER Başkanı Sırrı Doğan ise, "Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan 1999'da da buna benzer tarihi bir çağrı yapmıştı. Bununla birlikte PKK geri çekilme kararı aldı. Türk ordusu ise kimyasal silahlarla gerilla üzerinde büyük saldırı yürüttü. Bunların yaşanmaması için bu süreçte izleme komisyonu kuruldu. Bizim üzerimize düşecek her şeyi yapmaya hazırız" dedi.
‘ÖNDERLİĞİMİZ VE YÜRÜTME KONSEYİMİZİN TALİMATLARI ESASINDA HAREKET EDİYORUZ’
Konuşmaların ardından tekrar söz alan HPG Komutanı Baran Botan şunları dile getirdi: "Arazide nöbet tutarken sizi bulduk. Bizim için sürpriz bir geliş oldu. Yaptığınız değerlendirmelere katılıyoruz. Her şeyden önce 21 Mart'ta Önder Apo süreci başlattı. Görülüyor ki gerilladan, hareketimizden ve halktan en üst düzeyde sürece bir katılım var. Tabi Önder Apo'nun başlattığı bu süreçte hepimiz bir çaba ve emek içerisinde olmalıyız. Her şeyden önce samimiyetimizi sürdürmeliyiz. Önderliğimizi tamamlamalıyız. Önder Apo'nun İmralı'daki zor koşullarını herkes biliyor. Her şeyden önce büyük bir direniş, irade ve duruş ortaya koyarak tüm Kürtlere ve Ortadoğu'ya bir çağrı yaptı. Bu çağrı öyle sıradan bir çağrı değil. Yeni bir çağrıdır, yeni insanlık, yeni yaşamı inşadır. Özgürlük yürüyüşünde bir emek ve çalışma içerisinde olunmalıdır. Gündem biliniyor. Geri çekilme gündemdedir. Tabi biraz zorluk var. Bu süreci 99 yılıyla kıyaslamıyoruz. Basında takip ediyoruz eğer arkadaşlarımız Botan eyaleti ve Van'dan bir haftada geri çekildiyse bizim geri çekilme sürecimiz hesaplanmalıdır. Devletin hareketliliği var. Bu hareketliliğin görülmesi gerekir. Özellikle Medya, Bingöl ve Karlıova'da korucu hareketliliği var. Yine birçok yerde yolları kesmek istiyorlar. Büyük barajlar yapıyorlar. Yine bazı alanlarda pusu atıyorlar. Askeri araçlarla bir hareketlilik olmuyor ama birebir aldığımız istihbarata göre sivil ve bazı özel şirket araçlarıyla bir hareketlilik var. STK'ların bunlara dikkat çekerek duyarlılık yaratması gerekiyor. Bizim tarafımızdan halkımızın bir kaygısı olmasın. Önderliğimizin ve yürütme konseyimizin talimatları esasında hareket ediyoruz. Özgürlük savaşçıları olarak bunun farkındayız. Elimizden geldiğince dikkatli, hassas ve duyarlı hareket ediyoruz. Önder Apo'nun başlattığı sürece gerilla olarak en büyük katkıyı bu şekilde sunmalıyız. Bu sürece layık olmalıyız. Ama yaptığımız bu çağrılara devletin samimi yaklaşması gerekir. Önder Apo'nun dile getirdiklerini hareket ve halkımız uyguluyor. Ama devlet ve hükümet tarafına baktığımız da faşist ve şoven saldırılar ortaya çıkıyor. Bunların bire bir sorumlusu hükümetin kendisidir. Sonuç itibariyle bir karışıklık yaratılmak isteniyor. Özellikle üniversitelerde, yine Kürtlerin azınlıkta olduğu yerlerde saldırılar yaşanıyor. Kamuoyunun buna duyarlı olması bunları engellemesi gerekiyor. Bu süreçte Önder Apo'nun başlattığı yeni hamle sürecinde gerilla olarak üzerimize düşeni sunacağız."
Açıklamanın ardından HPG gerillaları ormanlık alana doğru giderek bölgeden ayrıldı. Heyet ise Amed’e doğru yola çıktı. Ancak yol üzerinde bulunan Kulp'a bağlı Panak Jandarma Komutanlığı önünde askeri arama noktasında durdurulan heyet üyeleri kimlik kontrolüne tabi tutuldu. Heyetin gidişi sırasında söz konusu bölgede herhangi bir arama noktasının olmaması ancak dönüşte arama noktasının kurulması dikkat çekti. Yapılan kimlik kontrolünün ardından heyeti taşıyan iki araç Amed’e doğru yola devam ederken, KNN ve Kürdistan TV muhabirlerini taşıyan araç karakol bahçesine çekildi. Burada muhabirlere "Bölgede kameralar ile ne arıyordunuz? Görüntülerinizde neler var? Niçin geldiniz?" şeklinde sorular yönelttiği öğrenildi. Karakolda görevli komutanların herhangi bir savcılık kararı olmaksızın görüntülere el koymak istediği belirtilirken, heyetin yetkililerle yaptığı görüşmenin ardından gazeteciler yaklaşık 2 saate yakın bir süre karakolda bekletildikten sonra tutanak imzalatılarak serbest bırakıldı.