HDP Eş Genel Başkanı Yavuz Önen, HDP'nin yeni bir başlangıca yürüyüş olduğunu belirterek, "Kürt özgürlük hareketinin katkılarıyla yeni bir rönesansa doğru yürüyoruz" dedi.  Önen cezaevlerindeki hasta tutsakların Türkiye için bir utanç olduğunu belirterek, "tutsaklık ve esaret sona ermeli. Demokratikleşme adımı olarak genel bir siyasi affın ilan edilmesini talep ediyorum” diye konuştu. 

HDP’nin “Bu daha başlangıç” sloganıyla “Büyük Kongre” olarak adlandırdığı 1. Olağanüstü Kongresi, Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu’nda konuşmalar gündemiyle sürüyor. HDP Eş Genel Başkanı Fatma Gök, yeni topluma ve insanca yaşama kavuşmak için eşitlikten, barıştan, doğadan yana olanların ortak mücadele ve dayanışmasını kurmak için bir araya gelen HDK ve HDP’de buluşanları selamladı. Kadın özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenleri selamlayan Gök, Gezi direnişi sırasında hayatlarını kaybedenleri de andı.

Rojava’da Kürt halkının devrim yaptığını ve selamladığını dile getiren Gök, ODTÜ gençliği önünde saygıyla eğildiğini belirtti. HDP’nin özgürlükçü politikaların hazırlanması ve uygulanmasında önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Gök, “Anadilde eğitim hakkını konuşuyoruz. Bunun için açlık grevine yatan başka bir halk yok. Dünya tarihinde böyle bir halk yok. Artık yeter diyoruz. Êdî bes e. Bunu tartışmayacağız. Bu tartışma konusu olamaz. Temel bir haktır. Eşit yurttaşlık hakkı bunu bize söylüyor. Bu hakkı sadece özel okullara tanıyan akıl yanlıştır. Biz bunun için çalışacağız. Anadolu ve Mezopotamya diller mezarlığı değil diller bahçesi olacaktır. Bu kurmayı istediğimiz yeni toplumda çok dillilik esas olacaktır.  Tek dillilik tedavisi mümkün bir hastalıktır. Bu coğrafya çok dillidir. 1915’de Anadolu’da 6 bin Ermeni okul vardı. 3 dil öğreniliyordu bu okullarda. Anadili Kürtçe olmayanlara da Kürtçe öğrenme sağlanacak yeni toplumda” diye kaydetti.

Kürt hareketinin mücadelesinin yeni bir döneme evrildiğini belirten Gök, “Kürt Halk Önderi sayın Abdullah Öcalan, Türkiye halklarını barışa davet etti. Sonra Gezi direnişi gelişti. En önemli sonuçlarından biri Türkiye halkları arasında birleştirici yol kurmasıdır. Kitleler Kadıköy’de, Ankara’da, Gezi Parkı’nda ‘Diren Lice Gezi seninle’ dediler. Medeni’nin katledilmesinin ardından Taksim’deki direniş önemlidir. Gezi isyanıyla HDK’nin örgütlenme ve mücadele hedefleri arasında tarihsel ve mantıksal bir bağ vardır. Aynı zamanda demokrasi örneği olarak önemi vardır” dedi.

Seçimlere HDP ile girileceğini ve emek, demokrasi, barış güçlerinin onurlu bir yaşamı kurma yolunda olunduğunu ifade eden Gök, “Demokratik Özerklik’in savunucusu ve hayata geçireni olacaktır HDP. Kolektivizmi esas alacaktır. Halkın kendi kendisini örgütlemesi üzerinden iktidara taliptir” ifadelerinde bulundu.

‘KÜRT RÖNESANSI HDP’NİN BESLENME KAYNAĞIDIR’

Katılımcıları Kürtçe selamlayan HDP Eş Genel Başkanı Yavuz Önen, cezaevlerindeki tutsakları da selamladı. “O insanlar arasındaki Hatip Dicle’yi özel olarak selamlıyorum” diyen Önen, HDP’nin yeni bir başlangıca doğru bir yürüyüş başlattığını belirtti. Önen, Anadolu halklarının, değişik siyasetlerin, sistemle sorunu olan bireylerin, kadınların, farklı cinsi tercihi olanların ortamı olduklarını kaydederek, “HDP, bir halk hareketidir. Sokaklarda, meydanlarda büyüyerek, parlamentoda temsil edilecek. HDP’nin parlamentoda 4 milletvekili var. Bu devrimci mücadele geleneğinin yeni bir şeklidir. Mahir Çayan’ı, Deniz Gezmiş’i, İbrahim Kaypakkaya’yı anıyorum. Kürt özgürlük hareketinin katkılarıyla yeni bir rönesansa doğru yürüyoruz. Kürt özgürlük hareketinin açtığı Kürt rönesansı, HDP’nin esin ve beslenme kaynağı olacaktır” diye konuştu.

HDP’nin sadece siyasal alanda değil halk kültürünün en derinlemesine, değerli birikimine sahip olduğunu ifade eden Önen, “Devrimci sanatçı Yılmaz Güney’e de sevgilerimi yolluyorum. Burada bulunan Fatoş Güney’i de selamlıyorum. Ahmet Kaya’yı sevgiyle selamlıyorum. HDP, bu devrimci kültürü sürdürmenin adıdır. Dünya devrimci öncüleriyle ilişkilerimizi güçlendireceğiz” dedi.

‘AKP, KÜRT DÜŞMANLIĞINI BIRAKMALI’

Dünyada en fazla paranın silahlanmaya harcandığını dile getiren Önen, “AKP’ye demokrasi dersi vereceğiz. Suriye halkı aç ve susuz kalmış diyor bakan. Bunun sorumlusu sensin, hesabını da senden soracağız. Rojava devrimini boğazlamak, Kürt rönesansını duraklatmak, Kürt devrimci yürüyüşünü baltalamak için El Kaide’yi besleyen AKP’ye Ortadoğu’dan, Kürt halkının mücadele alanından elini çek diyoruz. Kürt düşmanlığından ve savaş kışkırtıcılığından vazgeç diyorum.

‘KÜRTLERİ BÖLEN SINIR DUVARI EL KAİDE’YE SERBEST’

Suriye-Türkiye arasındaki sınır Kürt halkının yaşam bölgesinden geçirildiğini, aileleri böldüğünü dile getiren Önen, “Ortak bakanlar kurulu toplantısı yapan hükümet bugün sınıra beton duvarlar örmektedir. Bu utanç duvarını yıkacağız arkadaşlar. Halkların ortasından söküp atacağız. Ama bu sınırlar Kürtlere saldıran El Kaide ve şürekasına açıktır. Emperyalizmin ve temsilcisi hükümetlerin farklılıkları çatıştırma ve birbirine kırdırma politikalarına karşı direneceğiz. Farklılıkları yan yana ve kardeşçe yaşayanlar olarak hayata geçireceğiz. Sayın Öcalan’ın deklarasyonu silahları susturdu. Bu tarihten itibaren gerillaların, zorunlu askerlik görevi yapanların, yaşamlarına bir güvence gelmiştir. Ölümler durdu. Bu çok büyük kazanım. Ama bu adımın en önemli yanı bu barışın toplumsallaşmasıdır. Bize büyük görevler düşüyor. HDK ve HDP, bu barış mesajının anlatılması, toplumsallaşması için programının başına koyacaktır bu çabaları” diye kaydetti.

AKP’nin barış adımına ciddi bir yanıt vermesi gerektiğinin altını çizen Önen, “AKP bu barış adımı karşısında hiçbir adım atmıyor. Paket boş çıkmıştır. İçi boş ve hiçbir şey vaat etmiyor. Bu oyundan vazgeçin ve karşısında gürül gürül yürüyen, büyüyen, güçlenen halklar var. Kimseyi aldatamayacaksınız. Gerçek demokratik adımların atılmasının zamanıdır” ifadelerinde bulundu.

‘GENEL AF TALEP EDİYORUM’

Gezi direnişinde hayatlarını kaybedenleri anan Önen, cezaevlerinde ağır koşullarda yaşam ortamı olduğunun altını çizdi. Önen, tutsaklığın ve esaretin sona ermesi gerektiğini kaydederek, “Cezaevlerinde 526 hasta tutuklu ve hükümlü var. 154’ü ağır düzeyde. Bu hasta tutsakları artık bırakınız. Utanç durumu yaşıyoruz. İşkenceye dönüşmüş durumda ceza ve hukuk sistemi. Demokratikleşme adımı olarak genel bir siyasi affın ilan edilmesini talep ediyorum. Ama çok acil bir durumda olan iki isim var. Halil Güneş ve Hasan Kaçar, cezaevlerinden canlı olarak çıksınlar” dedi.

Önen, emek, sanat, doğa sorunlarına da dikkat çekerek, HDP’nin bu alanlarda da ortak bir mücadeleyi yürüteceğinin kararlı olduğunu vurguladı.

Konuşmaların ardından HDK ve HDP bileşeni tüm kurumların temsilcileri ile bağımsız bireyler kürsüye çıkarak selamlama yaptı.

Kongre, konuşmalarla devam ediyor.