HDP'den Meclis'e 'Öcalan' önergesi

HDP Milletvekili Nadir Yıldırım, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a dönük tecride ilişkin araştırma önergesi verdi.

HDP Van Milletvekili Nadir Yıldırım, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit koşullarına ilişkin, Meclis'e araştırma önergesi sundu.

'HÜKÛMET ÇÖZÜMÜ DEĞİL, ÇATIŞMAYI SEÇTİ'

Yıldırım, önergesinin gerekçe bölümünde, Ortadoğu toplumları ile birlikte Türkiye'nin, büyük sosyoekonomik bunalımlar ve yapısal krizler ile boğuşmaya devam ettiğine dikkat çekti. "Bu minvalde Cumhuriyet tarihinin ciddi bir sistem krizi yaşadığı bugünleri tarihsel bağlamından ayrı değerlendirmek yanıltıcı olacaktır" vurgusunun yapıldığı önergede, şöyle devam edildi:

"Askeri yöntemlerle Kürtlerin hak taleplerine yönelik çözümsüzlüğün dayatılması; beraberinde milyonlarca insanın yerinden edilmesine, binlerce insanın yaşamını yitirmesine ve birçok acının yaşanmasına neden olmuştur. Kürt sorununun Türkiye’nin demokratikleştirilmesi üzerinden çözümü adına 2012 yılı sonunda Sayın Abdullah Öcalan ile hükûmet ve devlet heyetleri arasında başlayan görüşmeler Cumhuriyet tarihindeki en önemli gelişme olmuştur. Sorunların kalıcı olarak çözülmesi, çatışmaların sonlandırılmasının yolu ve yöntemi dünyadaki diğer birçok örneklerde de olduğu gibi müzakeredir. Kürt sorununun çözümü doğası gereği Türkiye’nin demokratikleştirilmesi sürecinden ayrı düşünülemez. Ancak ne yazık ki çözüm değil, çatışma tercih edilmiştir. Basına yansıyan ve henüz inkâr edilmeyen hatta neredeyse bütün aşamaları hayata geçirilen ‘çöktürme planı’nın Ekim 2014 MGK toplantısında karar altına alındığı anlaşılmaktadır. Henüz diyalog süreci devam ederken alınan bu karar, barışta değil savaşta ısrar edileceğinin de en net göstergesi olmuştur. Sayın Abdullah Öcalan üzerinde 5 Nisan 2015’ten bu yana uygulanan ağırlaştırılmış mutlak tecrit hukuksuzca devam ettirilmektedir. 27 Şubat 1999 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Milli Savunma Bakanlığının tebliği ile İmralı Adası ve çevresi 2’inci derece kara, deniz ve hava askeri yasak bölge olarak ilan edilmiş, ardından yasaya aykırı olarak İmralı Cezaevine ilişkin tüm işlemlerde yetkiler Adalet Bakanlığından alınarak Kriz Yönetim Merkezi adına Mudanya İskelesi Kriz İrtibat Bürosuna bırakılmıştır."

'KÜRTLERDE BÜYÜK ENDİŞE YARATILIYOR'

Önergede, "İmralı Adası'nda Sayın Abdullah Öcalan üzerinde uygulanan tecrit; TBMM seçimleri, yerel seçimler, cumhurbaşkanlığı seçimi gibi siyasi bir takvime paralel şekilde yürütülmeye devam etmekte, buna bağlı ya da bağımsız olarak da mutlak tecrit koşulları derinleştirilmektedir" denilerek, şu ifadelere yer verildi:

"Türkiye’de Kürt sorununun barışçıl yollardan çözüme kavuşması için düşünsel ve pratik açıdan çabaları ulusal ve uluslararası arenada yankı bulan Sayın Öcalan’ın, 27 Temmuz 2011 tarihinden bu yana avukatlarıyla, 11 Eylül 2016 tarihinden bu yana ise ailesiyle herhangi bir görüşme gerçekleştirmesine izin verilmemiştir. 27 Temmuz 2011’den bu yana, avukatlarının görüşme talepleri 696. kez reddedilmiştir. Tutuklu ve hükümlü haklarının tamamen çiğnendiği, insanlık dışı bir tecrit politikasının uygulandığı bu durum dünyanın birçok ülkesinde yaşayan Kürt halkı başta olmak üzere, tüm demokrasi ve barış güçlerinde ağır bir endişe yaratmaktadır.

'BİR AN ÖNCE GÖRÜŞME YAPILMALI'

Bu noktadan hareketle; Türkiye'de Kürt sorununun çözümü, adalet, eşitlik ve özgürlük temelinde ortak bir gelecek inşa etme ve Türkiye'nin demokratikleşmesinin önünün açılması için tecrit koşullarının ortadan kaldırılması gerekmektedir. Kürt halkı başta olmak üzere, tüm demokrasi ve barış güçlerinin endişelerinin giderilmesi için parlamentonun üzerine düşen görev aynı zamanda bir insanlık suçu olan mutlak tecrit koşullarının araştırılması ve yerinde incelenmesi olmalıdır. Bu çerçevede incelemelerin ivedilikle başlatılması ve buna paralel olarak aile, avukat veya siyasi bir heyetin bir an önce görüşme gerçekleştirmesi elzem hale gelmiştir. Bu bağlamda, TBMM’nin irade göstermesi ve bu kapsamda Meclis Araştırması açılmasını arz ve talep ederiz."