Hastanenin öldüren ihmali!

Hastanenin öldüren ihmali!

Mersin’de iki çocuk annesi Zeliha Fırat, Haziran ayında evinin balkonundan düştükten sonra kaldırıldıðı Toros Devlet Hastanesi’nde “basit bir düşme, hayati tehlikesi yok” denilerek geri gönderildi. Tekrar fenalaştı ve başka bir hastanede hayatını kaybetti. Annelerinin ölümünün ihmalden kaynaklandıðını söyleyen çocukları, suç duyurusunda bulundu.

Mersin’in merkez Toroslar ilçesinde oturan 2 çocuk annesi 47 yaşındaki Zeliha Fırat geçtiðimiz Haziran ayının ilk haftasında evinin balkonundan düşerek yaralandı. Zeliha, hastaneye götürülürken doktor baş dönmesi deyip kadını eve gönderince kadın tekrar fenalaşıp götürüldüðü başka hastanede hayatını kaybetti. Zeliha’nın organları çocukları tarafından baðışlanmış ve 3 kişiye hayat vermişti.

Olayı anlatan oðul Süleyman Baş, “Balkonda düşmesiyle vakit kaybetmeden Toros Devlet Hastanesi Acil Servisi’ne götürdük. Saat gece 2:30 sıralarında acile giriş yaptıðımızda Doktor Gülden Tatar’a annemizin aşırı baş aðrısı ve mide bulantısı olduðunu söyledik. Anneme bir serum taktılar. Kafasını çarptıðını ve annemin aşırı mide bulantısı ile birlikte baş aðrısının olduðunu söylememize raðmen herhangi bir tetkik yapmadan ‘hastanın hayati tehlikesi yoktur’ denilerek hastaneden çıkışı yapıldı” dedi.

ÝHMALDEN ÖLDÜ

Annesinin Toros Hastanesinden eve geldikten sonra tekrar fenalaştıðını aktaran Baş, çaðırdıkları ambulansla annelerini bu sefer Mersin Devlet Hastanesi’ne götürdüklerini söyledi. Baş, doktorların kendilerine annelerinin komada olduðunu, beyin kanaması geçirdiðini ve müdahalede geç kalındıðını söylediklerini kaydetti.

Annesinin ölümünde Toros Devlet Hastanesi hekimi Gülden Tatar ve saðlık personelinin ihmali bulunduðunu söyleyen Baş, hekim ve acilde kendileriyle ilgilenen personelin tamamı hakkında kamu davası açılması için savcılıða suç duyurusunda bulundu.

Baş, “Başına darbe aldıktan sonra mide bulantısı ve baş aðrısı şikayetiyle hastaneye gelen bir hastanın gözetim altında tutulup beyin MR, röntgen çekimi yapılmadan ve herhangi bir taramadan geçirilmeden sadece serum verilerek eve gönderilmesinin açıkça ihmal olduðunu bilmek için hekim veya hemşire olmaya gerek yoktur. Ancak tüm sorularımıza ve ısrarlarımıza raðmen ‘annenizin hayati tehlikesi yoktur, basit bir düşme olayı’ şeklinde yapılan açıklamalar annemin ölümüne sebep vermiştir” diye konuştu.

‘ÜLKENÝN SAÐLIK SÝSTEMÝ ÇÖKMÜŞ’

Doktor ve saðlık çalışanlarının sorumsuz davrandıðını ifade eden Baş, sorumlular cezalandırılana kadar mücadele edeceklerini ve bu mücadelesinin de doktor hatalarından yakınlarını kaybedenlere örnek olacaðını söyledi. Baş, şöyle dedi: “Bir hastanenin acil bölümünde çalışan personel ve doktorunun nasıl bu kadar sorumsuzca davranabileceðini anlayamıyorum. Ýnsan hayatıyla nasıl bu kadar oynayabiliyorlar. Ve bu sorumsuzluðun kaynaðının sadece doktorlarla hastaneyle çalışan personeliyle ilgili olmadıðının bilincindeyim. Bu, yaşadıðım ülkenin saðlık sisteminin çöküşüyle alakalıdır. Ýnsan hayatına deðer verilmiyor. Saðlık hakkımızı bile elimizden alıyorlar. Ama ben buna karşı sessiz kalmayacaðım bütün sorumluların cezasını çekmesini istiyorum. Ve bunun peşini bırakmayacaðım. Savcılıða verdiðim suç duyurusu da bunun ilk adımıdır. Bu da umarım benim durumumda olan insanlara örnek olur.”