Hasta mahpus Hasan Alkış hayati tehlikenin eşiðinde

Hasta mahpus Hasan Alkış hayati tehlikenin eşiðinde

Behçet hastalıðı nedeniyle sol gözünde bariz bir küçülme meydana gelen hükümlü Hasan Alkış’ın saðlık sorunları hayati tehlike safhasına ulaştı. Cezaevi koşullarının ölümün pençesinde günbegün bedenini erittiði Alkış’ın durumuna ilişkin Kırıkkale F Tipi Cezaevi idaresi, “Tedavisi cezaevinde mümkün” diyerek, 2 ayrı rapor olmasına raðmen infazı durdurmamakta diretiyor.

Kırıkkale F Tipi Cezaevi’nde tutulan PKK hükümlüsü Hasan Alkış, hayati ciddiyeti bulunan yüzlerce hasta mahpustan biri. Ýki açık kalp ve safra kesesi ameliyatı geçiren Alkış, aynı zamanda Behçet hastalıðıyla da mücadele ediyor. Ancak cezaevi koşullarında çeşitli rahatsızlıklarla birlikte Behçet hastalıðına karşı mücadele veren Alkış’ın durumu giderek kötüleşiyor.

Alkış’ın Behçet hastalıðı sebebiyle sol gözünde bariz bir küçülme meydana geldiði bildirilirken, TUHAD-FED yetkililerinden Havva Özcan, Alkış'ın durumuna ilişkin şunları söyledi: “Beyne giden damarlardan birinde kan pıhtılaşması var. Ýðne ve 300 miligramlık aspirin veriliyor. Yapılan bu. Ancak bu tedavi uygulamasından ötürü sık sık burun kanaması meydana geliyor. Geçtiðimiz günlerde burun kanaması olmuş. Durdurulamayınca hastaneye götürülüp tampon yapılıyor. Ayrıca akan kanın ise çok berrak oluşu kaygıları da artırıyor.”

TEDAVÝSÝ CEZAEVÝNDE MÜMKÜNMÜŞ!

“Hasan’ın hayatı için ciddi kaygılar var. Bir şeyler yapılması gerekiyor” diyen Özcan, “Son olarak hastaneye gittiðinde doktor, ‘Birkaç atak daha geçirirsen felç kalırsın ya da büyük ihtimalle ölürsün’ diyor. Doktorun böyle söylemesi tahliye edilmesi gerektiðini gösteriyor. Felç kalacaðını kendisi de biliyor. Cezaevindeki ortam tedavi için olanaksız. Çünkü stres ve üzüntüden uzak durması gerekirken, aksine o ortamda hastalık daha hızlı ilerliyor. Ýnfazın durdurulmasına dair iki ayrı rapor bulunmasına raðmen cezaevi idaresi ‘tedavisi cezaevinde mümkün’ diyerek kabul etmiyor. Konuyu gerekirse Meclis’e taşıyacaðız” diye konuştu.

YÜZLERCE HASTA ÝNSAN HALEN CEZAEVÝNDE

Adalet Bakanlıðı’nın Şubat 2012 verilerine göre cezaevindeki hasta tutuklu ve hükümlü sayısı 520. Bu rakam Nisan 2012’de 469 olarak açıklandı. Bunlardan 143'ünün Cumhurbaşkanı affı ve infazın ertelenmesi kapsamında adli tıp rapor işlemlerinin devam ettiði, 231'inin bulundukları mahallin saðlık kuruluşlarında tedavi ve rapor işlemlerinin sürdürüldüðü, 95'i hakkında Adli Tıp Kurumu tarafından hastalıklarının af veya tehir kapsamında olmadıðı ve infazın devamına karar verilmesi nedeniyle ceza infaz kurumlarında veya hastanelerin hükümlü koðuşunda tedavilerine ve infazlarına devam edildiði açıklanmıştı. Hayati tehlike düzeyinde saðlık sorunu yaşayan 364 mahpus ise halen cezaevi koşullarında “tedavi” ediliyor!

Konuya ilişkin ÝHD başta olmak üzere sivil toplum örgütlerinin Adalet Bakanlıðı nezdindeki girişimleri ise Bakanlıðın başvurulara kayıtsız kalmasından ötürü sonuçsuz kalıyor.

BEHÇET HASTALIÐI

Uluslararası literatürde Behçet Hastalıðı ya da Behçet Sendromu olarak adlandırılan hastalık, genelde deri altı, göz, beyindeki kan damarlarının iltihaplanmasına yol açan, sebebi bilinmeyen, nadir görülen, baðışıklık sistemi ile ilgili bir rahatsızlık. 30-40 yaş aralıklarındaki erkeklerde görülen hastalıða başta Türkiye olmak üzere Çin’e kadar uzanan ülke insanlarında diðer ülkelere nazaran daha sıkça rastlanıyor.