AKP Hükümeti'nin Kürtlere dönük savaş politikası ve son günlerde yaşanan çetin çatışmaları gizlemesine sanat çevrelerinden de tepki geliyor. Oyuncu Halil Ergün, "Ben Şemdinli'de neler yaşandıðını neden bilemiyorum?" diye sordu. Türk Başbakan Erdoðan için 'ırkçı' diyen Ergün, "Artık çözümün tek adresi olarak Kürtleri, onların vereceði kararı görüyorum” ifadelerini kullandı.

Hakkari'nin Şemdinli ilçesi başta olmak üzere çeşitli bölgelerde çatışmaların yoðunluk kazanması, sanat çevrelerinde de endişe uyandırdı.

ANF'ye konuşan oyuncu Halil Ergün, "Şu aşamada Şemdinli'de, Hakkari'de ne olup bittiðine dair bilgimiz yok. Neden bilgilendirmiyoruz? Gerçekleri daha ne kadar saklamayı düşünüyorlar?" dedi. Ergün, devletin ya istemediði ya da güçsüzleştiði için Şemdinli'de yaşananlar hakkında bilgilendirme yapmadıðını kaydetti ve ekledi: "Başbakan bölgede birinci parti olduklarını söylüyordu. Neden o bölgedeki milletvekilleri çıkıp da bir bilgi vermiyor o halde? Oranın milletvekilleri bir toplantı bile yapamıyor bu konuyla ilgili."

Kürt sorununun çözümünün 'Kürtlerin kararına bırakılması gerektiðine' dikkat çeken Halil Ergün, "Çözümü orada yaşayan insanlar, Kürtler belirlemelidir. Buna kimse karışmamalıdır. Sorun artık tüm gerçekliðiyle karşımızda. Anayasa tartışmaları unutuldu, parlamentonun ne yapacaðı belirsiz..." şeklinde konuştu.

'ERDOÐAN'IN MÝLLÝYETÇÝ VE IRKÇI POLÝTÝKALARI, BÝZDE UMUT BIRAKMADI'

Oyuncu Halil Ergün, AKP'nin hükümetlik yapmaya başladıðı yıllarda bir beklenti içerisine girdiðini ancak artık pişmanlık duyduðunu açıkladı: "Uzun zamandır kötü bir atmosfer sürüyor. Başlangıçta meselenin çözüleceðine dair inancımız vardı. Bu doðrultuda düşünüyordum. Çünkü meselenin tartışabildiði, konuşulabildiði bir süreç yaşandı ve bunun sevinciydi benimkisi. Fakat özellikle son bir yıldır, seçimlerden sonra Başbakan Erdoðan'ın milliyetçi ve ırkçı politikalarına tanık olduk. Demokratik özgürlükçü muhalefete yönelik tavrı bile kabul edilemezdi. Umudumuz kırılmış oldu. Artık çözümün tek adresi olarak Kürtleri, onların vereceði kararı görüyorum."

Halil Ergün, kişisel olarak, Kürtlerin çözüm modeli olan bir özerklik halinde Diyarbakır'a kolay seyahat etmeyi istediðini belirterek, "Bunu tabii ki duygusal bir bakış açısı olarak söylüyorum. Baðımsızlık da istenebilir. Dediðim gibi kararı bizler deðil Kürtler verecek. Kürtler sonuçta çözüm ortaya koyuyorlar" dedi.

'SAKLANAN GERÇEKLER AÇIÐA ÇIKIYOR'

Ergün son olarak sanatçı çevrelerin barış için rol üstlenmekten geri durduðunu vurgulayarak, sözlerini noktaladı: "Aslında bu daha derin bir sorun. Duyarlılıklar meselesi. Bizim '60'ların, '70'lerin maceralarında birebir, özdeş olarak hissedilirdi bu durumlar. Ama sanatçılar da sistemin kendi mantıðı içinde artık devredışı bırakıldılar. Bir de şu bilinmeli; yıllarca kolay laflarla, ezberlerle meseleyi çözmeye çalışmışız. Ertelenmiş ama aynı zamanda saklanmış. Birsürü gerçek saklanmış. Şimdi net bir şekilde açıða çıktıðında sanatçı da, toplumdan herhangi birey de seçme yapma gibi çetin bir şeyle karşı karşıya."