Grup Yorum davasında, dosyada "tanık" sıfatıyla ifade veren Anıl Osman Özcan'ın yanlış kişiyi teşhis ettiði, Baran Furkan Gül'ün ise, mahkemede, "Ýfadeleri polis baskısı altında verdim" dediði ortaya çıktı.
Grup Yorum'un merkez olarak kullandıðı Ýdil Kültür Merkezi'ne yönelik geçen yıl yapılan polis baskını sırasında gözaltına alınan 5'i Grup Yorum üyesi 13 kişinin yargılanmasına bugün Ýstanbul 15. Aðır Ceza Mahkemesi'nde başlandı.
13 kişi hakkında baskın sırasında polise direndikleri, Ýsrail'in Gazze saldırısını protesto ettikleri, Bayrampaşa Cezaevi duruşması sırasında adliye önünde açıklama yaptıkları, Mahir Çayan anmasına katıldıkları gerekçesiyle 110 yıla yakın hapis cezası isteniyor.
Bugünkü duruşmaya başka soruşturmalar kapsamında tutuklu bulunan Seçkin Aydoðan ve Sadık Şenbaba ile 8 tutuksuz katıldı. Sanat emekçilerini çok sayıda avukat savundu. Duruşmayı CHP Milletvekili Mahmut Tanal ile sanatçılar Nur Sürer, Pınar Aydınlar ve Efkan Şeşen de izledi.
Ýfadeleri alınan 10 kişi, demokratik meşru eylemlere katıldıklarını belirterek haklarındaki "örgüt üyeliði" iddialarını reddetti.
'BURADA DÝRENME MÝRASINA SAHÝP ÇIKACAÐIZ'
Ayfer Rüzgar, Grup Yorum'un çalışmalarını Ýdil Kültür Merkezi'nde yürüttüðünü hatırlattı, "Grup Yorum, 28 yıl boyunca düşündüðü gibi yaşadı. Bu baskından önce 350 bin kişiye konser verdi. Ardından da saldırılar ve karalama kampanyaları başlatıldı" dedi.
Caner Bozkurt, Grup Yorum'un daha önce de defalarca baskıyla karşılaştıðını belirtti, "Bizden önce de binlerce sanatçı bu sanık sandalyelerine oturdu. Burada direnme mirasına sahip çıkacaðız. Yasak ve zulüm varsa orada direniş de vardır. Grup Yorum, devrimci sanatı ürettiði için saldırıya uðramıştır" diye konuştu.
Gökçe Uluada, işkenceyle gözaltına alındıklarını belirterek, "Gözaltında yanıma gelen bir arkadaşım, kendisine tecavüz girişiminde bulunulduðunu söyledi. Burada biz deðil, bize işkence yapanlar yargılanmalı" dedi.
'BÝZ ANAYASAL HAKLARIMIZI KULLANDIK'
Veysel Şahin, 2 kişinin verdiði ifadeler nedeniyle yargılandıklarını kaydetti, "Anayasal haklarımızı kullandık. Ýdil Kültür Merkezi, bir örgütün yasadışı üssü deðildir. Bu dava da siyasi bir davadır, hukukla ilgisi yoktur" diye savunma yaptı.
Başka bir soruşturma kapsamında tutuklu bulanan Seçkin Aydoðan, gözaltına alındıðında savcılıðın ifade dahi almadan kendisini serbest bıraktıðını, ancak 2 ay sonra ifadeye çaðrılarak hakkında dava açıldıðını hatırlattı, "Aslında bu davanın açılmaması gerekiyordu. Burada biz deðil, polisler yargılanmalıydı" diye konuştu.
'MAHKEME ÝDDÝANAMEYÝ ÝADE ETMELÝYDÝ'
Avukat Ebru Timtik, mahkemenin iddianameyi iade etmesi gerektiðini belirtti, "Fail ile delil arasında bir irtibat bile kurulmadan iddianame, oradan buradan toplanan bilgilerle oluşturulmuş" dedi. "Basılan kurumlardan alınan herşel örgütsel döküman olarak deðerlendirilmiş" diyen Timtik, şöyle konuştu: "Arama kararı da hukuka aykıdır. Müvekkillerimiz 4 yıl önce katıldıkları basın açıklamaları nedeniyle gözaltına alınmışlardır. Madem bu kadar önemliydi bu eylemler, neden zamanında savcılık soruşturma açmadı. Aramaların şafak vakti yapılması, aramaya özel harekat polislerin katılması da hukuka aykırıdır. Hukuka aykırı bir işleme direnmekte normaldir."
Avukat Ebru Timtik, geçtiðimiz günlerde kabul edilen 3. Yargı Paketi kapsamında "örgüt propagandası" suçlamasından yargılamanın durdurulmasını istedi, "Yargılama hakkının olmadıðı eylemlere dayanarak örgüt üyeliðinden yargılama yapılamaz. Bu suçlamadan da beraat verilmelidir" diye konuştu.
'TANIK ÝFADESÝ DEÐÝL, ÝFTÝRA'
Avukat Barkın Timtik, dosyada müvekkilleri hakkında ifade veren 3 kişiden Anıl Osman Çelik'in beyanlarının yalan olduðunun açıða çıktıðını vurguladı, "'Birlikte şu zamanda, şu işleri, bu işleri yaptık' diye teşhis ettiði kişinin o zamanda cezaevinde tutuklu olduðu açıða çıktı. Dolayısıyla dosyada ifade diye yer alan sözler, iftiradır" dedi.
Avukat Barkın Timtik, Baran Furkan Gül adlı kişinin de 11. Aðır Ceza Mahkemesi'nde verdiði ifadesinde, gözaltındaki beyanlarını kabul etmediðini anlattı, "Baran Furkan Gül, polisin 'yıllarca cezaevinden çıkamazsın' tehdidi üzerine, söz konusu ifadelere imza attıðını kabul etmiştir" diye konuştu.
Avukat Oya Arslan da, yargılamanın politik olduðunun altını çizdi, "Grup Yorum konserinin ardından bu baskınlar yapılmıştır. Müvekkillerimiz işkence gördüklerini belirtmelerine raðmen, polisler hakkında hiçbir işlem yapılmamıştır" dedi.
ALÇIK'TAN 'UZATMAYIN' UYARISI
Avukatların söz alması sırasında Mahkeme Başkanı Ali Alçık'ın sürekli, "Uzatmayın, sonraki duruşmalarda konuşursunuz" sözü dikkat çekti.
Mahkeme, eksikliklerin tamamlanması için duruşmayı 2 Nisan 2012 tarihine erteledi.