Ýstanbul Barosu'nun genel kuruluna, "Kürt avukatlara ve savunmaya özgürlük" talebi damgasını vurdu. Yaklaşık 1 yıldır tutuklu olan Kürt avukatların genel kurula gönderdiði mesaj Ercan Kanar tarafından okunurken, salonda bulunan avukatlar, ayaða kalkarak meslektaşlarının fotoðraflarını taşıdı. Ayrıca salona "savunmaya özgürlük" talebini yazdı.
Başkanlık için 4 adayın yarıştıðı Ýstanbul Barosu Genel Kurulu'na "KCK Davası" kapsamında tutuklu bulunan avukatlar, mesaj gönderdi. Mesaj, avukat Ercan Kanar tarafından okunurken, salonda bulunan avukatlar, ayaða kalkarak, tutuklu meslektaşlarının fotoðraflarını taşıdı. Mesajı alkışlarla karşılayan avukatlar, salona "savunmaya özgürlük" talebini de yazdı.
Kandıra 2 No'lu F Tipi Cezaevi'nden Doðan Erbaş'ın tutuklu 27 avukat adına gönderdiði mesajda, tutuklanma süreci anlatıldı. Erbaş mesajında, "Türkiyenin deðişik barolarından 27 avukat 10 ayı aşkın bir süredir tutuklu olarak yargılanmaktayız. 17 Temmuz 2012de yapılan ilk duruşmada, adli kontrol hükümleri uygulanarak serbest bırakılan 9 meslektaşımızın yanı sıra tutuksuz olarak yargılanan 10 meslektaşımızla birlikte toplam 46 avukat olarak 22 Kasım 2011 tarihinde evlerimize eş zamanlı olarak yapılan bir operasyonla gözaltına alındık" dedi.
Bu kadar çok sayıda avukatın bir gecede gözaltına alınarak tutuklanmasının dünya hukuk tarihine "kara bir leke" olarak girdiðini belirten Erbaş, mesajda şunları ifade etti: "
Siyasi iktidar sözcülerinin açık talimatlarıyla başlatılan bu operasyonda avukatların mesleki mahremiyet ilkeleri ayaklar altına alınarak, bütün dosyalarına el konulmuş, soruşturmanın gizliliði ilkesi gözaltına alındıðımız ilk andan itibaren pervasızca ihlal edilerek, kamuoyuna hakkımızda yalan-yanlış pek çok bilgi, bazı görsel ve yazılı medya organları üzerinden servis edilmiştir. Avukatlarımızdan gizlenen soruşturma içeriðiyle ilgili bilgiler, büyük bir manipülasyonla bu şekilde hakkımızda peşin hüküm oluşturulması amacıyla kullanılmıştır.
Esasen, istiklal mahkemeleriyle başlayıp sıkıyönetim mahkemelerine, DGMlere ve oradan da özel yetkili mahkemelere kadar gelen, olaðanüstü hukuk dışı, konjoktürel siyasal etkilenmelerle yargılama süreçlerinin başlatılıp devam ettirildiði bir tarihi sürecin en son tanık ve sanıkları durumunda olduðumuz gayet açıktır."
Avukat Erbaş, Ýstanbul Barosu'na, "Baromuz, bizim yargılanma sürecimizde, üyelerinin ve meslektaşlarının açıkça saldırıya uðrayan haklarının korunması konusunda, oldukça yetersiz kalmıştır" eleştirisinde bulundu. Baronun, avukatlık mesleðinin ilke ve onurunu savunma görev ve .bilinciyle hareket etmesi gerektiðini belirten Avukat Erbaş, şunları kaydetti: "Baromuz, Türkiyede yaşanmakta olan bütün hukuk dışı düzenleme ve uygulamalara karşı etkin bir çaba içinde olmalıdır. Şüphesiz, Yönetimin kimi öncelikli tercih ve yaklaşım farklılıkları olabilir. Ancak, avukatlık mesleðinin bütün hak ve ilkelerinin bu kadar açık biçimde çiðnendiði bir örnekte, Baromuzun daha sorumlu ve objektif hareket etmesini beklemek, üyeleri ve meslektaşları olarak doðal bir talebimizdir diye düşünüyoruz. Sadece kamuoyunda belli özellikleriyle bilinen bazı davalarda deðil, benzer hukuksuzlukların kat be kat daha da aðırlaştırılarak uygulandıðı, adil yargılama ilkelerinin ayaklar altına alındıðı, düşüce ve örgütleme özgürlüðünün rafa kaldırılarak, yüzlerce aydının, sivil toplum örgütleriyle, siyasi parti çalışan ve yöneticilerinin, 12 Eylül dönemini aratmayacak koşullarda yargılandıðı davalarda da Baromuz etkin çalışma yürütmelidir. Unutmamalıyız ki, tüm bu hukuksuzluklar, anti demokratik uygulamalar, ses çıkarılmadıðında, daha da derinleşerek devam ettirilecektir. Her şey bir yana, yargılama süreçlerinin toplumsal açıdan en önemli öznesi olan avukatların, keyfi biçimde salonlardan çıkarıldıkları, duruşmaya alınmadıkları örnekler de yaşanmaktadır. Bu uygulamaları kabul etmek mümkün deðildir. Bu duygu ve düşüncelerle, orada bulunan bütün meslektaşlarımızı bir kez daha sevgi ve saygıyla selamlıyor, Genel Kurulun daha özgürlükçü, demokratik deðerlere baðlı bir yönetim yapısı ortaya çıkaracaðı inancıyla, çalışmalarınızda başarılar diliyoruz.
Özgürlük, eşitlik ve adalet kazanacak, zalimler ve zorbalar kaybedecektir."