Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Çaðdaş Gemik'i ensesinden tek kurşunla öldüren polise verilen cezayı fazla buldu. Avukat Ermiş karar için, "hukuki hiçbir dayanaðı yok" dedi.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Çaðdaş Gemik'i ensesinden tek kurşunla öldüren polis Mehmet Ergin hakkında verilen 16 yıl 8 aylık hapis cezasını bozdu. Yargıtay Genel Kurulu, polise, "olası kast ile adam öldürmek" yerine "yaralama sonucu ölüme sebebiyet vermek" suçundan ceza verilmesini istedi. Bu durumda Ergin'e, 12 yıl ile 16 yıl arasında hapis cezası verilebilecek.
Antalya 3. Aðır Ceza Mahkemesi, Çaðdaş Gemik'i öldürmekten sanık polis Mehmet Ergin'i "olası kastla adam öldürme" suçundan 16 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırdı. Yargıtay 1.Ceza Dairesi ise "yaralama sonucu ölüme neden olma" suçundan polisin cezalandırılmasını istedi. 3. Aðır Ceza Mahkemesi bir önceki kararında direnerek sanık polisin yine 16 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verdi.
Bu kararın temyizi üzerine dosya Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na gitti. Yargıtay Ceza Genel Kurulu ise eylemin yaralama sonucu ölüme neden olma suçunun düzenleyen TCK 87-4 maddesine girdiðini belirterek, yerel mahkemenin kararını bozdu.
Bu kararın ardından dosya bir kez daha Antalya 3. Aðır Ceza Mahkemesi'nin gündemine gelecek. Mahkeme, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun kararı doðrultusunda hüküm kuracak.
'KARARIN HÝÇBÝR HUKUKÝ DAYANAÐI YOK'
Kararı deðerlendiren Gemik ailesinin avukatı ve ÇHD Genel Sekreteri Münip Ermiş, sanık polisin silah kullanma yetkisi doðmadıðı halde, hayati bölgeye doðrudan kasten ateş ettiðini Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun da kabul ettiðini hatırlattı.
Avukat Ermiş, şu yorumda bulundu: "Ancak bir anda 'sanıðın, elindeki elverişli silahla ve silahın etki alanı içerisinde bulunan maktulün kaçış istikametine doðru ateş etmesi sonucunda, mermilerden birinin maktule isabet edebileceðini ve eyleminin yaralanmayla sonuçlanabileceðini öngördüðü, ancak buna raðmen hareketine devam ettiði ve ölümün bu harekete baðlı olarak meydana geldiði görülmektedir' demek suretiyle, çok ilginç bir yorumun altına imza atmaktadır. Yani Yargıtay Genel Kurulu demektedir ki, 'Birisinin kafasına 9 mm. çapında silahla ateş edersen ancak yaralamayı öngörebilirsin. Kafaya ateş etmek ölüm sonucunu doðurabilir bir eylem deðildir. Sadece hemen akla gelmesi mümkün olmayan, uzak bir ihtimaldir. Bu nedenle senin niyetin ve kastını ben yaralama olarak görürüm'."
Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun kararına dayanak olarak kurulun 4 Mayıs 2010 tarihli kararını gösterdiðine dikkat çeken Av. Ermiş, "Oysa bahsedilen kararda, emsal olarak gösterilen olay aynen şöyle anlatılmaktadır. 'Maktul ve arkadaşlarını korkutarak durdurmak gayesiyle önce havaya, sonra sürekli aynı istikamette olmak üzere at arabalarının tekerleklerine ve yere doðru birden çok kez ateş ettiði sırada, asfalttan seken kurşunlardan birisinin isabet etmesi sonucu maktulün ölümüne neden olan sanıðın eyleminin; kasten öldürme ve kasten yaralama suçlarını oluşturacaðı söylenemese de, gerçekleştirilen eylemin yaralamayla sonuçlanabileceðinin öngörülmüştür. Yani, Yüksek mahkeme Çaðdaş Gemik kararındaki yorumu ve dayandıðı emsal kararla, 'asfalta ateş etmek' ile 'kafaya doðru ateş etmek' arasında hiçbir fark yoktur demekte, bizden de bu yoruma inanmamızı beklemektedir" diye belirtti.
Anayasa Mahkemesi'ne başvuracaklarını belirten Avukat Münip Ermiş, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun kararını hukuken haklı çıkartacak hiçbir dayanaðın olmadıðını vurguladı, "Aksine bu güne kadar bu konuyla ilgili verdiði tüm kararları Çaðdaş Gemik olayında yok saymış, polisin cezasının düşürülmesi için adeta uygulanabilecek madde aranmıştır" dedi.