KCK İnanç ve Azınlıklar Komitesi, Gazi katliamı’nın 19 yıl dönümüne ilişkin yayınladığı açıklamada, “Gazi katliamında Alevilik tek başına değil, kendisine içkin olan bir çok değerle birlikte katledilmek istenmiştir. Alevilik şahsında, Türkiye’de, devlet sünniliği dışında başka her hangi bir inancın yaşama şansı olamayacağı mesajı verilmiş ve bütün azınlıktaki inançlar hedef gösterilmiştir” dendi.

Gazi Katliamı’nın 19. yıl dönümüne ilişkin bir açıklama yayınlayan KCK İnanç ve Azınlıklar Komitesi, “Baskı ve katliam politikalarını, Alevi halkımızı sisteme entegre etmenin temel yöntemi olarak kullanan Türk devleti, bundan ondokuz yıl önce, İstanbul Gazi Mahallesi’nde bir Alevi katliamı gerçekleştirmiştir. Her inanç ve etnik kimliğe mensup halkımızın vicdanını derinden yaralayan bu katliamın kurbanlarını, şehadetlerinin ondokuzuncu yıl dönmünde saygıyla anıyoruz. Bir insanlık suçu olan bu katliamın faillerini de, nefretle kınıyoruz” dendi.

Gazi Katliamı’nın bu yılki anmalarının Türkiye’de önemli siyasi tartışma ve gelişmelerin yaşandığı bir döneme tekabül ettiği de belirtilen açıklama şöyle dendi: “Katliamı yeniden değerlendirmek  son derece önemli olmaktadır. Zira katliamın doğru analizi, bugün Türkiye’de yürütlen tartışmaların ve oluşturulacak eylem planlarının dogru sonuçlara ulaştırılmasında son derece önemli bir rolü olacaktır.

Gazi Katliamı’nda Alevilik tek başına değil, kendisine içkin olan birçok değerle birlikte katledilmek istenmiştir. Alevilik şahsında, Türkiye’de, devlet sünniliği dışında başka her hangi bir inancın yaşama şansı olamayacağı mesajı verilmiş ve bütün azınlıktaki inançlar hedef gösterilmiştir. Bu katliamla aynı zaman da Kürtlük de hedeflenmiştir. Alevilerin, kendi Kürtlüklerinden uzak durmaları, Kürtlerin de Aleviliği sahiplenmemeleri gerektiği söylenmiştir. Demokratik zihniyet, hoşgörü ve barışçı yaşam tarzı Alevilik inancının temel nitelikleri olduğundan, aynı zamanda hedeflenen toplumumuzun bu temel değerleri olmuştur.”

Gazi Katliamı’nda devletin ortak hedefi olan Alevilerin, Kürtlerin, demokratların ve tüm etnik, dini azınlıkların bu süreçte birlikte hareket etmesi gerektiğine de dikkat çeken KCK İnanç ve Azınlıklar Komitesi, “Bu Gazi Katliamı’nı yapanlara verilecek en güzel cevap olacaktır. Böyle bir duruş devletin olası oyunlarını boşa çıkaracağı gibi, çözüm tartışmalarında samimi olup olmadığını da ortaya koyacaktır. Zira devlet, bu süreçte kurulacak mekanizmalarla, Gazi, Sivas, Roboski ve daha bir çok suçunu itiraf edip, özür dileyerek samimiyetini göstermek zorundadır. Buna cesaret etmeyen, dolayısıyla tarihle köklü bir yüzleşme içermeyen her çözüm arayışı yüzeysel kalmaktan kurtulamayacaktır” dendi.

12 Mart’ın ayın zamanda Qamışlo Katliamı’nın da yıl dönümü olduğu hatırlatılan açıklamada şöyle dendi: ”Burada da halkımız verdiği bedellerin mükafatı olan özgürlüklerine her gün biraz daha yaklaşmaktadırlar. Ülkemizin Kuzey ve Batı’sında gerçekleşen birbirine parelel bu gelişmelerle tarih, bir daha, acı ve zorluklarda olduğu kadar, özgürlük ve başarıda da halkımızın kaderinin bir olduğunu hepimize göstermiştir. Onun için bu anma günü vesilesiyle bir kez daha her parçadan ve her inançtan halkımızı    ulusal demokratik değerler etrafında birlik olmaya çagırıyor, tüm şehitlerimizi saygıyla anıyoruz.”