Gazetecilerin davası 15 Kasım'a ertelendi
Gazetecilerin davası 15 Kasım'a ertelendi
34'ü tutuklu 44 gazetecinin yargılandıðı özgür basın davasının bugünkü duruşması sona erdi. Davaya 15 Kasım'da devam edilecek.
Ýstanbul 15. Aðır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri'de görülen "KCK Basın Davası"nda bugünkü duruşma sona erdi.
Duruşmanın sabahki bölümünde açlık grevinde bulunan gazetecilere sadece su verilmesi üzerine avukatlar, tuz ve şeker verilmesi için mahkemeden talepte bulunmuş. Ancak Mahkeme Başkanı komutanlar ve cezaevi idaresi ile görüşülmesi gerektiðini öne sürmüştü. Bunun üzerine avukatlar, jandarma komutanı ile görüşmüş; ancak tutuklu gazetecilerin akşamdan "şekerlerini emdiði" ve "yemek yediði" iddiasıyla reddedilmişti. Avukatların ısrarlı girişimleri ardından gazetecilere, suyun yanı sıra şeker, tuz, meyve suyu ve sıcak su verilmesine izin verildi.
Avukatlar, duruşmanın öðleden sonraki bölümünde ANF muhabiri Ýsmail Yıldız ile Dicle Haber Ajansı Ankara Temsilcisi Kenan Kırkayanın çocuklarını görmediðini, bunun için mahkeme başkanının izin vermesini istedi. Ancak mahkeme başkanı bu konuda cezaevi idaresinin yetkili olduðunu söyledi. Çocuklar, babalarını görebilmesi için izleyicilerin bulunduðu alana getirildi. Ancak gazetecilerin çocuklarına dokunmalarına izin verilmedi. Kırkaya ve Yıldız uzaktan çocuklarını görebildi.
Duruşmanın öðleden sonraki oturumlarında iddianamenin 289. sayfasına kadar okundu. TRK spikerleri tarafından okunan iddianamede gazetecilerin Roj Tv'ye gündemdeki gelişmelere ilişkin canlı yayın baðlantılarının dökümleri ve haber görüşmeleri okundu. TRT spikerlerinin "Maxmur"u "Maksmur", "Ehmede Xani"yi "Ahmede Ýksani", "Celadet Bedirxan"ı "Celadet Bediriksan", "Xıdır Rusi"yi "Ýksıdır Rusi" olarak okuması salonda gülüşmelere neden oldu.
Duruşmaya 15 Kasım'da devam edilecek. Dava kapsamında 34'ü tutuklu 44 gazetesi "KCK Basın Komitesi üyesi ve yöneticisi olmak" suçlamasıyla yargılanıyor.
Ýstanbul 15. Aðır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri'de görülen "KCK Basın Davası"nda bugünkü duruşma sona erdi.
Duruşmanın sabahki bölümünde açlık grevinde bulunan gazetecilere sadece su verilmesi üzerine avukatlar, tuz ve şeker verilmesi için mahkemeden talepte bulunmuş. Ancak Mahkeme Başkanı komutanlar ve cezaevi idaresi ile görüşülmesi gerektiðini öne sürmüştü. Bunun üzerine avukatlar, jandarma komutanı ile görüşmüş; ancak tutuklu gazetecilerin akşamdan "şekerlerini emdiði" ve "yemek yediði" iddiasıyla reddedilmişti. Avukatların ısrarlı girişimleri ardından gazetecilere, suyun yanı sıra şeker, tuz, meyve suyu ve sıcak su verilmesine izin verildi.
Avukatlar, duruşmanın öðleden sonraki bölümünde ANF muhabiri Ýsmail Yıldız ile Dicle Haber Ajansı Ankara Temsilcisi Kenan Kırkayanın çocuklarını görmediðini, bunun için mahkeme başkanının izin vermesini istedi. Ancak mahkeme başkanı bu konuda cezaevi idaresinin yetkili olduðunu söyledi. Çocuklar, babalarını görebilmesi için izleyicilerin bulunduðu alana getirildi. Ancak gazetecilerin çocuklarına dokunmalarına izin verilmedi. Kırkaya ve Yıldız uzaktan çocuklarını görebildi.
Duruşmanın öðleden sonraki oturumlarında iddianamenin 289. sayfasına kadar okundu. TRK spikerleri tarafından okunan iddianamede gazetecilerin Roj Tv'ye gündemdeki gelişmelere ilişkin canlı yayın baðlantılarının dökümleri ve haber görüşmeleri okundu. TRT spikerlerinin "Maxmur"u "Maksmur", "Ehmede Xani"yi "Ahmede Ýksani", "Celadet Bedirxan"ı "Celadet Bediriksan", "Xıdır Rusi"yi "Ýksıdır Rusi" olarak okuması salonda gülüşmelere neden oldu.
Duruşmaya 15 Kasım'da devam edilecek. Dava kapsamında 34'ü tutuklu 44 gazetesi "KCK Basın Komitesi üyesi ve yöneticisi olmak" suçlamasıyla yargılanıyor.
