CDK-F Eşbaşkanı Rüstem Özay, Fransa’da yaşayan bütün kesimlerin 25 Ekim’i beklemeden sandık başına gidip HDP lehine oy kullanması çağrısında bulundu. Özay, “AKP faşizminden ancak bu şekilde kurtuluruz” dedi.

Fransa Demokratik Kürt Konseyi (CDK-F) Eşbaşkanı Rüstem Özay, 1 Kasım’da Türkiye ve Kuzey Kürdistan’da yapılacak erken genel seçimleri için ülke genelinde uzun zamandan beri seçim çalışmalarını yürüttüklerini ancak ortaya çıkan sonuçların istedikleri gibi olmadığını söyledi. Rüstem Özay, bundan dolayı HDP olarak Fransa’da oy kullanma seferberliğini ilan ettiklerini hatırlatarak, “Fransa’da şu ana kadar kullanılan oylar bizim istediğimiz düzeyde değil. Onun için biz şu anda ülke genelinde bir seferberlik ilan etmişiz. Halkımız, rehavete kapılmadan bir an önce gidip oyunu kullanması gerekiyor. Sadece kendi oyumuzda sorumlu olmamalı eşinin, dostunun ve komşusunun oyundan da sorumlu olmalıyız. Her kes bireysel olarak çalışmalıdır. Bir önce sandıklara gidip oyunu kullanmalı. Zamanımız çok kısıtlıdır. Onun için halkımıza sesleniyorum: Cumartesi ve Pazar’a bırakmaması gerekiyor. Hafta içi gidip oyunu kullanmalı zaman çok kısıtlı. AKP faşizmine, diktatörlüğüne karşı yapacağımız şey gidip oyumuzu kullanmak olacaktır. AKP kendi diktatörlüğü için adeta Türkiye’yi bir kan gölüne çevirmiştir. HDP buna karşı bir alternatiftir. Barışseverler gençler, farklı görüş ve inançlara sahip olanlar HDP’ye sahip çıkması gerekiyor, bir an önce gidip oyunu kullanması gerektiği çağrısına bulunuyorum” diye konuştu.

‘HER KES SANDIK BAŞINA GİTMELİ’

AKP’nin 7 Haziran yenilgisini hazmedemediği için Kürtlere karşı top yekün bir savaş başlattığının altını çizen Özay, şöyle konuştu: “AKP, Kürdistan’da aldığı yenilgi üzerine Kürdistan halkından adeta öç alırcasına, her yeri yakıp yıkarak, katil polisleriyle katliam yapmakta, bombardımanlarla şehitliklerimizi yerle bir etmekte, gençlerimizi katledip, çıplak bedenlerini sokaklarda panzerlerin arkasında sürüklemektedir. Mitinglerimizi kana bulayıp, tehditlerle halkımızı sindirmektedir. Bütün bunlara rağmen halkımız teslim olmamakta her alanda direnişini sürdürmektedir. Biz de Fransa’da yaşayan Kürdistanlı ve Türkiyeli demokratlar olarak yapılan bu katliamlara sessiz kalmayarak vereceğimiz cevap hiç beklemeden gidip oyumuzu kullanmak olmalıdır. Her kes ‘benim oyum barış getirecek, benim oyum faşist Erdoğan’a dur diyecek’ hassasiyetiyle oyunu kullanmalı. Faşist AKP ve Erdoğan’dan ancak bu şekilde kurtuluruz.”