Demokratik Alevi Federasyonu, Türkiye’de Alevi-Kızılbaş topluma yönelik, AKP hükümeti ve Fetullah Gülen merkezli sistematik saldırılara ilişkin yaptığı açıklamada, “Alevilere yönelik saldırıların kaynağında Türk devletinin tekçi, inkarcı, imhacı Türk İslam sentezi politikası yatmaktadır” dedi.

Demokratik Alevi Federasyonu (FEDA) Türkiye’de Alevi-Kızılbaş topluma yönelik AKP hükümeti ve Gülen cemaati merkezli sistematik saldırılara ilişkin yazılı bir açıklama yayınladı.

Türk devletinin 90 yıldır uyguladığı inkarcı ve asimilasyoncu dayatmaların bugün AKP ve Gülen Cemaati tarafından hem kaba hem de inceltilmiş yöntemlerle ısrarla sürdürüldüğünü de belirten FEDA, “Şu an muhalefette olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin Dersim, Maraş, Çorum ve Sivas başta olmak üzere cumhuriyet tarihinde yürüttüğü katliamcı politikaların benzerini, aynı mantıkla sürdüren AKP hükümeti, Suriye’deki savaş üzerinden Alevi toplumunu hedef haline getirdi ve İslam adını kullanan çetelere her tür desteği sunarak, Suriye’deki Alevi ve Kürt toplumunun üzerine saldırrttı” dedi.

Fetullah Gülen’in Alevileri, “dinsiz, devlet düşmanı” ilan ederek, baskı politikalarına ve saldırılarına meşruluk kazandırmaya çalıştığını da vurgulayan FEDA şunları belirtti: “Alevilere yönelik bu zihniyet sonucu Gezi direniş eylemlerinde de 6 Alevi genci polis tarafından katledildi ve yüzlerce Alevi genci işkencelere maruz kaldı, tutuklananlar oldu.

Fiziki saldırılarla birlikte Cumhuriyetçi Eğitim Vakfı Başkanı İzzettin Doğan ve Fethullan Gülen Cemaati itifakıyla Alevilere yönelik derinleştirilmiş bir asimilasyon programı yürürlüğe sokuldu. Hükümetin ‘Alevi açılımı’ adı altında öncülük ettiği bu ‘Sünnileştirme’ programı çerçevesinde ‘Cami-Cemevi’ projesine hız verildi. Cemevlerine ‘ibadethane’ statüsü verilmesine ısrarla engel olan AKP iktidarı, Alevi topluluğu içindeki uzantıları ve kendi İslamcı mantığıyla yetiştirdiği devşirme bazı şahıslar üzerinden de Alevi toplumuna Sünni İslam anlayışını dayatmaktadır.”

‘DEVLET DEDELERİNDEN UZAK DURALIM’

FEDA, Alevilerin temel hak ve özgürlüğünü reddeden, AKP hükümetinin Avrupa’da da Alevileri asimile etmek, devlet sınırları içine çekmek ve özünden uzaklaştırmak için Muharrem ayında 65 Alevi dedesini Avrupa’ya yollayacağını açıkladığını da hatırlattı. Bunu da “açılım”, “paket” olarak sunduğu da vurgulanan FEDA açıklamasında, “Federasyon olarak Avrupa’da yaşayan canların bu tuzak karşısında duyarlı olmaya, Hızır Paşa rolüne giren ‘devlet dedelerinden’ uzak durmaya çağrıyoruz. Alevi-Kızılbaş toplumu bugüne kadar inancını, kültürünü devleten para alarak yaşamadı bundan sonra da bunu yapmayacaktır. Buna yeltenenleri de düşkün ilan edecektir” dedi.

Alevilerin tüm inançlara saygılı olduğuna da dikkat çeken FEDA, İslam veya başka bir inanç ve o inançlara sahip insanlarla da bir sorunları olmadığını kaydetti. Ancak kendi inancına da benzer saygıyı beklediği de belirtilen açıklamaya şöyle devam edildi: ”Kendi inançlarına iktidarlar başta olmak üzere başkalarının tanım getirmesini, çerçeve koymasını ve kural dayatmasını kabul etmezler, edemezler. Bugün Türkiye’de AKP hükümetinin, hiçbir laik ülkede bulunmayan Diyanet İşleri Başkanlığı gibi, Sünni İslamcı inancı devlet ve iktidarın çıkarlarına göre yorumlayan ve topluma dayatan bir kurumun fetvalarıyla Alevileri tanımlaması, inanç mekanlarına isim koyması asla kabul edilemez. Aleviliğin değerlerine, Aleviler nasıl bir anlam yüklüyorsa, öyle kabul edilmelidir.”

‘GÜLEN CEMAATİ SALDIRILARINI AVRUPA’YA SIÇRATMAK İSTİYOR’

AKP hükümeti ve Fetullah Gülen Cemaati’nin Alevilere yönelik Türikye’de derinleştirmeye çalıştığı itibarsızlaştırma, hakaret ve saldırıların son günlerde Avrupa’ya da sıçratmak istediği belirtildi.

Suriye’de Alevilere ve Kürtlere yönelik olarak “kadınları, kızları helaldir” diyen sapkın zihniyetin bu defa Hollanda’nın Rotterdam kentindeki İslam Üniversitesi Rektörü Ahmet Akgündüz eliyle kendisine meşruiyet alanı açma gayretinde olduğu kaydedildi.

Fetullah Gülen’in müridi olarak bilinen Prof. Ahmet Akgündüz adlı şahsın, Alevi toplumuna sapkınca hakaret ettiği, çetelere hedef gösterdiğine de dikkat çeken FEDA, “Üniverstede verdiği derslerde; ‘Alevilerin yaptığı hiçbir şey yenmez. Alevilerden kız alınır, ama kız verilmez. Alevilerin kadın ve kızları istenildiği gibi kullanılabilir Aleviler'de ar-namus yoktur’ dediği belirtilen bu gerici kafa, biliyoruz ki cesaretini Türk devleti, AKP ve Gülen’in Alevilere yönelik bakışından almaktadır.

Alevi inancına ve Alevi toplumuna yönelik bu türden sapkın düşünceler, açıkça nefret, hakaret ve insanlık suçudur. Demokratik Aleviler Federasyonu olarak bu sapkın kişiliğin açıklamalarını AKP ve Gülen Cemaati’nden bağımsız olmadığını düşüyoruz” dedi.

FEDA, uluslararası toplumu ve duyarlı olan herkesi, hümanist değerlerin bileşkesi olan Alevilik inancına ve Alevilere yönelik bu tür saldırılara karşı duyarlı olmaya da çağırdı.

Hollanda hükümeti ve Avrupa Birliği (AB) yetkililerinden Rotterdam İslam Üniversitesi Rektörü ünvanını taşıyan bu şahs hakkında gerekli işlemleri yapmaya da çağıran FEDA, “Alevi Kızılbaş toplumuna karşı artak bu saldırılar karşısında Alevi toplumunu öz savunmasını geliştirmeye, AKP, CHP ve Gülen zihniyetiyle mücadeleetmeye, FEDA’nın başlatacağı Alevi Toplumunu kuruma seferberliğinin içinde yer alamaya davet ediyoruz” dedi.