Türk Başbakanı Recep Tayyip Erdoðan, NTVdeki söyleşisinde Paris ve Berlini suçlayarak PKKye karşı mücadelede kendilerine yardım etmediðini savundu. Oysa Ankara ve Paris arasında PKKye karşı ortak operasyon anlaşması imzalandı, Pariste bir Kürt derneði kapatıldı, yüzlerce Kürt gözaltına alındı ve davalara konu oldu.
PKK'ye karşı başarısız kalan, Kürt sorununu çözme yeteneði ve iradesi gösteremeyen diðer hükümetler gibi Erdoðan da, sıkıştıðında başarısızlıðının nedenini dışarda aramaya devam ediyor.
Erdoðan, Perşembe günü NTVdeki bir programda şu iddialarda bulundu: Bu sorunu bizim çözmemizi engellemek isteyenler olabilir. Birinci derecede Batı. Bu işi bizim çözmemizi istemiyor. Almanya, Fransa istemiyor. Tam aksine ülkelerinde terörist başlarına cirit attırıyorlar. Parasal kaynak oralarda. Bunun içinde Avrupa'dan en gelişmiş ülkeler var. Ýskandinav ülkeleri tam anlamıyla yataklık yapıyorlar. Bunları onların yüzüne söylüyorum. Hani iade edecektiniz. Kalkıp PKK terör örgütü diyeceksiniz, sonra da bu örgütün liderleri elini kolunu sallayarak sizin ülkenizin sokaklarında dolaşacak. Milyonlarca Avro buradan terörizme kaynak oluşturuyorlar. Esrar, eroin kaçakçılıðı sizin kontrolünüz altında. Bunları maalesef görüyor ve kendilerine söylüyoruz. Ama ne yazık ki, netice aldıramıyoruz. Bunun neticesini aldıracak ne yazık ki, bir kurum da yok.
ERDOÐAN BATI YARGISI'NI AKP YARGISINA BENZETMEK ÝSTÝYOR
Oysa bahsettiði Batı, Kürt sorununun çözümsüz kalmasında Türk rejiminin en sadık ortaðı olarak sürekli işbirliði içinde oldu. Kürt televizyonları üzerinde sürekli baskı kuran ve kapatan, PKKyi terörist örgütler listesine alan, Kürt derneklerine baskınlar düzenleye, gözaltı operasyonları yapan ve tutuklamalarda bulunan Batıyı görmüyor.
Öyle anlaşılıyor ki Erdoðan, Avrupadaki yargının da Türkiyedeki gibi keyfi, pervasız ve hukuksuz bir işleyişe kavuşmasını, insan haklarını yok sayarak Kürt mültecilerini, işkence ve kötü muameleye raðmen Türk adaletine teslim etmesini istiyor. Yine, batılı savcıların da hiçbir kanıta dayanmayan, bütün muhalif konuşmaları suç sayan, suç yaratan, delil üreten özel yetkili Türk savcılarını taklit etmesini umuyor.
Erdoðanın suçladıðı Almanyada Kürtleri gösteriler sırasında bayrak taşıdıkları için bile müdahalelere maruz kalıyor.
FRANSA YÜZLERCE KÜRDÜ GÖZALTINA ALDI
Fransada ise en son 24 Aðustos günü Marsilya kentinde yapılan ev baskınlarında 3 Kürt gözaltına alındı. 22 Mayıs günü Bordeauxnun Cenon komününde de Kürtlere ait iki eve baskın düzenlenmişti. Kar maskeli polislerce düzenlenen baskında F.E ve A. S isimli iki Kürt, başlarına çuval geçirilerek gözaltına alınmıştı.
27 Temmuz günü, Strasbourgda düzenlenen bir gösteri sırasında Kürt gençleri polisin sert müdahalesi ile karşılaşmış, gençlerden 6sı yaralanırken, 26si gözaltına alınmıştı. Bir eylemci plastik mermi ile yaralanmıştı. Gözaltındakiler de daha sonra serbest bırakılmışlardı.
ANF hesaplarına göre 2007den bu yana Fransada siyasi gerekçelerle 200ü yakın Kürt gözaltına alınırken, 2011de Paristeki bir Kürt derneði kapatıldı.
PKKYE KARŞI PARÝS ÝLE ANKAR ARASINDAKÝ ANLAŞMA
7 Ekim 2011de Ankara ile Paris arasında PKK ile mücadele adı altında güvenlik işbirliði anlaşması imzalandı. Bu anlaşmaya dair ifadeler Fransa Dışişleri Bakanlıðının internet sitesinde halen duruyor.
Bakanlık, Fransa kendi topraklarında PKKye karşı polisiye ve adli bir çok eylem gerçekleştirdi diyor. Bu anlaşma mevcut sosyalist iktidar döneminde de aynı şekilde uygulanıyor. Fransa sadece PKKye karşı deðil, Suriyedeki savaşta da AKP hükümeti ile işbirliði içinde hareket ediyor.