Türkiye ve Federe Kürdistan Bölgesi’nde kapatılan sınır kapıları ile fiili bir ambargo ile karşı karşıya olan Batı Kürdistan, mazot, su ve ekmek gibi temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyor. Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Daimi Meclis Üyesi Seydi Fırat, Kürtlerin Rojava'da ortaya çıkardıðı kazanımların birçok kesimce engellenmek istendiðini belirterek, "Rojava üzerindeki siyasi ve ekonomik ambargoyu kaldırmak kamuoyunun desteðiyle olur" dedi. Firat, “Kendine insanım diyen herkes yaşanan durum için elinden gelen katkıyı yapmalıdır" çaðrısında bulundu.

Rojava'da Kürtlerin kazanımları ambargoyla engellenmeye çalışılıyor. Rojava'da Kürtler, Türkiye ve Federe Kürdistan hükümeti tarafından kapatılan sınır kapıları nedeniyle mazot, su ekmek gibi temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorluk yaşıyor. Dört parçadaki Kürtlerin yaşanan duruma seyirci kalmamalarını isteyen Rojavalı Kürtler, Federal Kürdistan Bölgesi hükümetine kapıları açma çaðrısı yaptı. Türkiye'nin kazanımlarını engellemeye çalıştıðı Rojavalı Kürtler, ambargoya raðmen direnirken, temel ihtiyaçlarını karşılamak için insani yardım örgütü Ýnsani Yardım Konseyi'nin (ÝYK) ve Hevya Sor'un kuruluşunu ilan etti. Qamişlo kentinde düzenlenen bir toplantıda kuruluşunu ilan eden ÝYK, toplantıda Suriyeli Kürtlerin insani yardım sorunlarını masaya yatırdı. Toplantıda ayrıca, tüm dünya kamuoyuna ve uluslar arası insani yardım örgütlerine, Rojava Kürtlerine ve savaştan kaçan Suriyelilere yardım ellerini uzatmaları çaðrısında bulunuldu. Amude'de kuruluşunu ilan eden Hevya Sor ise aðır hastalıkların tedavisi için gerekli olan ilacın tükendiðini, ilaç fiyatlarının pahalı olması nedeniyle halkın satın alamadıðını, birçok kişinin temel ihtiyaçlarını karşılayamadıðını ve ortaya farklı hastalıkların yayılma riskinin olduðunu duyurdu.

‘ROJAVA BARIŞ ÜSSÜDÜR’

Dicle Haber Ajansı’na (DÝHA) konuşan DTK Daimi Meclisi Üyesi Seydi Fırat, Rojavalı Kürtlerin çeşitli zorluklarla karşı karşıya olduðunu belirterek, "Aynı zamanda saldırı altındadır. Kürtler bugünkü süreçte Suriye'nin geleceðinde rol oynamak istiyorlar. Geçmiş dönemde çok aðır baskılara ve zulümlere maruz kaldılar. Şimdi Rojava'daki Kürtler geçmişin aksine burada yeniden kendilerini yapılandırıyorlar" dedi. Rojavalı Kürtlerin uluslararası alanda ciddi bir baskı ile karşı karşıya maruz kaldıðını söyleyen Fırat, "Bir yandan ekonomik, bir yandan siyasi bir baskı var. Bu şekilde Rojavadaki Kürtleri göçertmek istiyorlar" diye konuştu. Fırat, Rojavada Kürtlerin yaşadıðı yerlerin Suriye'nin en güvenlikli yerleri olduðunu söyleyerek, "Rojava Kürdistanı barış üssü diyebileceðimiz bir yerdir. Suriye'de yaşanan savaşa taraf deðildir. Süryaniler, Kürtler, Araplar gibi birçok halk barış içinde yaşıyor. Rojavalıların bunu saðlamış olması bazılarının zoruna gitti. Esas itibariyle Kürtlerin irade sahibi olması ve kendini örgütlemiş olması, birçok kesimin buna karşı olumsuz bir tutum içerisine girmesine neden oldu. Kürtleri sıkıştırmak için politik adımlar atmaya başladılar" diye konuştu.

‘ROJAVA’NIN EKONOMÝK DESTEÐE ÝHTÝYACI VAR’

Rojavalı Kürtlere yaklaşımın Suriye'nin geleceðini belirleyeceðini ifade eden Fırat, "Tabiki şu an Suriye'deki Kürtler uluslar arası düzeyde ciddi bir yardım ve destek almadı. Hiçbir Kürt yurtsever yaşanan duruma sessiz kalmamalıdır. Rojavada yaşananlara sessiz kalmak Kürtleri dış güçlerin saldırısına maruz bırakmak anlamına gelmektedir. Rojava Kürdistan'ında insanların ekonomik ve siyasi desteðe ve kampanyaya ihtiyacı vardır" dedi. Fırat, Rojavalı Kürtlerin uluslar arası camiadan kopartılmak istendiðini söyleyerek, "Uluslar arası camia arasına bir baraj oluşturulmak isteniyor. Ve böylelikle Rojava kendi içinde problemli ve trajedilere yol açabilecek bir politika adım adım görülüyor. Bunu aşmak mümkündür. Rojavada uygulamaya konulan politikalara karşı koymak mümkündür. Ve böyle bir duruş gereklidir" dedi.

‘ROJAVA KÜRTLERÝ DEMOKRATÝK BÝR GELECEÐÝ KURMAYA ÇAÐIRIYOR’

Fırat, Rojavadaki Kürtlerin demokratik bir tutum içerisinde olduðunu ve kendi bölgelerinde barışı saðladıðını yineleyerek, "Rojavadaki Kürtler yaşadıkları bölgede herkesi demokratik geleceði kurmaya çaðırıyor. Rojavadaki Kürtlerin bu durumu takdir edilmesi ve herkesin Kürtlerin yarattıkları barışçı ortama destek olması gerekirken ortada ayrımcı bir tutum var" dedi. Rojavalı Kürtlerin ortaya koyduðu demokratik tavra raðmen halen çeteci grupların saldırısına maruz kaldıðını dile getiren Fırat, "Rojava'daki baskıyı daðıtmak tabiki kamuoyu desteðiyle olur. Türkiye'deki demokratik kesimler, sivil toplum örgütleri ve özellikle Kürt halkı çok ciddi tepki gösterip saðlam bir duruş gösterirse Rojava Kürdistanı'na yönelik sıkıştırma politikası amacına ulaşamaz" dedi.

FEDERAL KÜRDÝSTAN HÜKÜMETÝNE ÇAÐRI

Fırat, Türkiye'nin kendi sınırında uyguladıðı ambargo nedeniyle yardımın Rojavaya ulaşamadıðını kaydederek, "Bunun yanında Federal Kürdistan'ın da böyle bir tavrı vardır. Şimdiye kadar kapıları açmadılar. Bu doðru deðildir. Bunun kabul edilecek hiçbir yanı yoktur. Federal Kürdistan hükümeti kendi üzerinde oluşabilecek uluslar arası baskıyı gözardı etmesi lazımdır. Ýşte, 'bizim üzerimizde uluslar arası baskı var biz oraya yardım gitmesini izin veremiyoruz' diyemez. Orada bir halk açlık ve yoksullukla karşı karşıyadır. Ambargo yüzünden Rojava'daki Kürtler kendi çocuklarına mama bulamaz duruma geldi. Hiçbir güç Rojava Kürtlerini açlıkla karşı karşıya bırakma hakkına sahip deðildir ve hiçbir politika buna gerekçe olmamalıdır. Bu nasıl kabul edilebilir. Ýnsan kendi halkını uluslar arası baskıya kurban edebilir mi?" şeklinde konuştu. Ambargonun uygulanmasında Türkiye'nin rolünün büyük olduðunu söyleyen Fırat, "Türkiye'nin yaklaşımı taraflıdır. Türkiye desteðin ulaşmasını engelleyen, barajlayan bir duruş içerisinde oldu. Uluslararası düzlemde Kürtlere karşı bir önyargıyı oluşturan bir misyon oynadı" dedi.

‘BM KÜRTLERE YARDIM ETMÝYOR’

BM'nin Suriye'nin birçok yerinde insani yardımda bulunduðunu kaydeden Fırat, "Rojava Kürdistanı'na henüz bir yardım ulaşmamıştır. Neden Suriye içlerine insani yardım gidiyor da Kürtlerin yaşadıðı yerlere yardım gitmiyor. BM yardımı bir kenara koyarsak, birçok insan şahsi olarak yardım etmek istiyor. Mesela buradaki Kürt halkı yardım göndermek istediði halde izin verilmiyor. Kapılardan resmi olarak insani yardım gitmesini engelliyorlar. Bunun mazur görülecek bir yanı olamaz" dedi. Fırat, Rojava Kürtlerinin şimdiye kadar süreci başarılı bir şekilde götürdüðünü ifade ederek, "Kendi içerisinde ne varsa paylaştı. Kürtler, zor durumda olmasına raðmen Suriye'deki iç savaştan kaçan binlerce insanı sahiplendi. Bir savaş var üretim durmuştur" dedi.

KAMUOYUNA ÇAÐRI

Türkiye'de insani yardım için gerekli birlikteliðin henüz yakalanmadıðını söyleyen Fırat, "Sivil toplum örgütleri birlikteliði saðladıðında Türkiye tarafından insani yardım ulaşacak. Kamuoyu baskısı bir biçimde bu çemberi yırtacaktır. Yardım için ilgi vardır. Bu ilgi henüz aktifleştirilmemiştir. Sivil toplum örgütleri henüz rolünü oynamamıştır. Hâlbuki Rojava Kürdistanı yanı başımızdadır. Tüm kamuoyuna çaðrımızdır. Kendine insanım diyen herkes yaşanan durum için elinden gelen katkıyı yapmalıdır" dedi.

Yardım için iletişim kanalları!

Heyva Sor’a “[email protected]” elektronik posta adresi ve 0096352736778 telefon numarası yoluyla baðlantı kurulabilir.