Diyarbakır Engelliler Platformu, 3 Aralık Dünya Engeliler Günü dolayısıyla basın açıklaması düzenleyerek, Özürlüler Kanunu’nun yetersiz olduðunu ve Engelliler Kanunu olarak deðiştirilmesi gerektiðini söyledi.

Sümerpark'ta bir araya gelen platform üyeleri adana açıklamayı Yerel Gündem 21 Engelliler Meclisi Sözcüsü A. Aziz Dayan yaptı.

Özürlüler Kanunu ile verilen hakların yetersiz olmasının yanında, çıkarılan yönetmeliklerle var olan kanun da işlenemez hale geldiðini söyledi. 2022 sayılı yasadan aylık alan engellilerin asgari ücretle çalışması durumunda aylılarının kesildiðini belirten Dayan, bu sebeple engellilerin çalışma hayatına katılamadıklarını ifade etti. Kamuda 25 bin engelli açıðının bulunduðunu kaydeden Dayan, bu açıðın 2013 yılı bütçesine alınması isteðinde bulundu.

SSP hastalıðının bölgede yoðun yaşandıðını belirten Dayan şunları söyledi: “Bölgede yıllardır çocuk nörologlarının bulunmamasının hastaları ve ailelerini maðdur etmektedir. Türkiye’de engelliler, saðlık tesislerinin fiziksel koşulları, engelleri nedeniyle ihtiyaç duydukları saðlık hizmetleri ve araç gereç bedellerinin saðlık sigortası kapsamı dışında kalması, bireysel olarak sosyal güvenlik şemsiyesi dışında kalmaları ya da saðlık personelinin olumsuz tutumları ve işaret dili bilen yeterli personelin bulunmaması gibi nedenlerle ayrımcı uygulamalara maruz kalabilmektedirler.”

Dayan, engellilerin taleplerini ise şu şekilde sıraladı:

-Engelliler ile ilgili bir bakanlık kurulması

-Her kademede TBBM’de, Ýl Genel Meclislerinde en az yüzde 10 engelli kotasının uygulanması.

-Özürlüler Kanunu’nun Engelliler Kanunu olarak deðiştirilmesi

-Evde bakım ücretinin bakım ücreti olarak düzeltilmesi

-Çalışan engellilere de 2022 aylıðının baðlanması

-Engellilere ödenen 3 aylık ücretin aylık olarak asgari ücret üzerinden ödenmesi

-Yasada tanınan hakların bir an önce uygulanması

-Her alanda engellilere pozitif ayrımcılıðın uygulanması

-Her engelli grubun yönelik her kademede eðitim kurumları açılması

-Engelli olma durumunun asgari yüzde 40 ile sınırlandırılmaması, ayrıca Türkiye’nin de taraf olduðu ÝLO Sözleşmesi hükümlerine uyulması

-Konutlardaki asansörlerin zemin kattan itibaren faalleştirilmesi

-Kentteki özellikle resmi kurumlarda, genelde kentin tüm yaşam alanlarında engellilerin geçişine kolaylık saðlayacak rampalar yapılması

-Trafik ışıklarında sesli sinyalizasyon sisteminin yaygınlaştırılması

-Kaldırımlarda rampasız yer bırakılmaması

-Toplu taşıma araçlarında tekerlekli sandalyeli engellilere ve pusetli yolculara uygun giriş-çıkış kapılarının olması

-Türkiye’de yapılacak yeni Anayasa’da uluslar arası sözleşmelere uygun demokratik, özgürlükçü, eşit bütün dezavantajlı grupların gözetilmesi.