'Devlet oğlumu öldürdü, şimdi de bizi cezalandırıyor'
'Devlet oğlumu öldürdü, şimdi de bizi cezalandırıyor'
'Devlet oğlumu öldürdü, şimdi de bizi cezalandırıyor'
Mardin'in Ömerli ilçesinde 2006 yılında yaşanan bir çatışmada yaşamını yitiren HPG gerillası Abdi Yılmaz'ın, Mardin Yenişehir karakoluna yönelik 2004 yılında gerçekleştirilen bir eylemde yer aldığı gerekçesi ile ailesine İçişleri Bakanlığı adına tazminat davası açıldı. Anne Münire Yılmaz, devletin önce oğlunu öldürdüğünü, şimdi ise kendilerini cezalandırmak istediğini söyledi.
Mérdin'in Mahsert (Ömerli) ilçesinde 14 Haziran 2006 yılında yaşanan çatışmada yaşamını yitiren HPG gerillası Abdi Yılmaz'ın 7 Ağustos 2004 yılında Mardin Yenişehir Karakol Amirliğine gerçekleştirilen eylemde yer aldığı gerekçesi ile o tarihte görevli olan polislere ödenen tazminatın bir kısmının ailesinden tazmini talebi ile İçişleri Bakanlığı adına Mardin Sulh Hukuk Mahkemesinde 11 Temmuz 2006 yılında dava açıldı.
Halen sürmekte olan ve 7 Kasım 2013'de bir kez daha görülecek olan davaya ilişkin olarak ANF'ye konuşan Abdi Yılmaz'ın annesi Münire Yılmaz (56) “Devlet önce benim oğlumu öldürdü, şimdi de bizi cezalandırmaya çalışıyor” diye konuştu.
İHD Mardin Şube Başkanı Av. Erdal Kuzu ise bu tür davanın hukuk ile ilgisi olmadığını, kötü muamele çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti.
'ÖNCE KÖYÜMÜZ YAKTILAR'
Yaşadıkları Mérdin'in Stewr (Savur) ilçesine bağlı Dengıza (Serenli) köyü 90'lı yıllarda devlet tarafından yakılınca çocuklarını alarak Mardin şehir merkezine taşınan Münire Yılmaz, o zamanlar henüz 12-13 yaşlarında olan oğlu Abdi'nin evleri basılarak defalarca gözaltına alındığını ve işkence gördüğünü söyleyerek “Oğlum bu işkence ve baskılardan dolayı 2000 yılına gelindiğinde dağların yolunu tuttu” dedi.
'TAZİYEMİZ BİTMEDEN DAVA AÇILDI'
Uzun yıllar oğlundan haber alamadığını belirten Münire Yılmaz, “14 Haziran 2006 günü oğlum Ömerli kırsalında yaşanan bir çatışmada yaşamını yitirdi” dedi.
Henüz oğlunun taziyesi sürerken 11 Temmuz 2006'da kendilerine, oğlunun da katıldığı iddia edilen Mardin Yenişehir Karakoluna yönelik bir eylemden dolayı tazminat davası açıldığını söyleyen Yılmaz, şöyle devam etti: “İçişleri Bakanlığı eylemde zarar gören polislere ödediği tazminatı eyleme katıldıkları iddia edilen HPG gerillalarının ailelerinden almak istiyor Benim oğlumda bunlar arasında sayılıyor ve tazminatın bir kısmı bizden alınmak isteniyor.”
'DEVLET BİZİ CEZALANDIRIYOR'
“Devlet önce oğlumu öldürdü, şimdi de ailesini cezalandırmak istiyor” ifadelerini kullanan Münire Yılmaz, “Bana ve çocuklarıma ait küçük, eski bir evimiz var. Dava sonunda tazminata mahkum edilirsek devlet evime el koyacak ve orta yerde kalacağız” dedi.
Ancak devletin bu tür yöntemlerle kendilerini sindiremeyeceğinin altını çizen Münire Yılmaz, devamında şunları belirtti: “Şunu kimse unutmasın biz yıllardır acı çekiyoruz. Mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Bizi bu tür baskılarla sindiremezler. Oğlum halkı için canını verdi onunla gurur duyuyorum.”
'GERİLLA AİLELERİNDEN İNTİKAM ALMAKLA BARIŞ GELMEZ'
Kamuoyunu bu ve benzeri davalar konusunda duyarlığa davet eden Münire Yılmaz, “Devlet gerilla ailelerinden intikam almaya çalışarak barışı getiremez. Önce bu intikamcı zihniyetten vazgeçsinler. Kamuoyu bunları iyi görmelidir ve gereğini yapmalıdır” şeklinde konuştu.
'DAVA AİLEYE KARŞI HASMANE BİR TUTUMDUR'
Davanın hasmane bir tutum ile açıldığını belirten avukat Erdal Kuzu, “Gerilla ailelerini cezalandırmaya yönelik çok sayıda dava mevcut ancak kamuoyu tarafından bilinmemektedir” dedi.
Mardin ve ilçelerinde bu tarz da açılmış ve İHD olarak takip ettikleri çok sayıda dava bulunduğunu aktaran Kuzu, devletin aileleri reddi miras yaparak çocuklarını reddetmeye zorladığını söyledi.
“HUKUK DEĞİL, KÖTÜ MUAMELE'
Bunun hukuk ile izah edilecek bir tarafının olmadığını da vurgulayan Av. Kuzu, “Ailenin söz konusu zararı meydana getiren fiil ile bir ilgisi bulunmamaktadır. Zaten çocuklarını kaybederek manevi bir ızdırap yaşayan aile bu dava ile daha fazla bir acının içerisine sürüklenmektedir” şeklinde ifade etti.
Yerel mahkemelerin bu tür davaları reddetmesi gerektiğini düşündüklerini anlatan Kuzu, şunları dile getirdi “Ancak hakim yargısal tutum ve bakış açısı bu davaların kabulüne yönelik tutuma neden olmaktadır. Bu hukuk ile ilgisi olmayan, kötü muamele çerçevesinde değerlendirilmesi gereken bir davadır.”