Aralarında BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve DTK Eşbaşkanı Ahmet Türk'ün olduðu bir grup milletvekili, DTK binasında açlık grevine giren BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, milletvekilleri Emine Ayna, Özdal Üçer, Aysel Tuðluk, Adil Kurt, Sırrı Süreyya Önder ve Sabahat Tuncel ile Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'i ziyaret etti. Demirtaş açlık grevlerine duyarsızlıða dikkat çekerek, "Gerekirse bizlerde ölürüz" dedi.
Büyükşehir Belediyesi Konukevi'nde bulunan DTK binasını ziyaret eden Demirtaş, açlık grevinde olan milletvekilleri ile görüştü.
Burada gazetecilere açıklamada bulunan Demirtaş, açlık grevlerinde 62. güne girildiðini anımsatarak, açlık grevinde bulunanların haklı ve meşru taleplerinin olduðunu kaydetti. Bunun itibarsızlaştırılmasının kabul edilemez bir davranış olduðunu bildiren Demirtaş, şöyle konuştu:
"62 gündür defalarca devlet nezdinde görüşmelerde bulunduk, başbakan yardımcısı ve kabine üyeleriyle 10'dan fazla görüşme yaptık, 200'ü aşkın miting yaptık. Geldiðimiz noktada hala tehdit, şantaj, şov yaklaşımı ortaya konuluyorsa kimse kusura bakmasın ama biz canımızı ortaya koymuşsak bize hakaret edenlerde en az bizim kadar dürüst olmak zorundalar. Bu saatten sonra diyalog arayacaksa hükümet arayacak. Biz ölümleri durdurmak adına defalarca görüşme yaptık. Bu dakikadan sonra çözümü bulmak zorunda olan hükümettir. Çünkü BDP ve DTK artık taraftır, bizzat açlık grevinin içindedir. BDP ve DTK artık açlık grevi eylemcisidir. Bu nedenle hükümet görüşme aramalıdır, cezaevlerinde tutuklularla bu meseleyi konuşmak durumundadır. Aksi takdirde hükümetin kendisi sorumludur."
Demirtaş, açlık grevine destek veren siyasetçilerin, özellikle ilk gruptaki 64 açlık grevcisinin yükünü omuzlamak istediðini, bu nedenle hiç kimsenin ölümüne göz yumamayacaklarını söyledi.
Gerekirse kendilerinin ölebileceðini ifade eden Demirtaş, şöyle devam etti:
"Çünkü biz bu halkın bütün sorunlarının çözümü için yetki aldık. Buradan cezaevlerindeki arkadaşlara özellikle ilk gruptakilere sesleniyoruz; yaşamlarınız bizim için çok önemlidir. Kararınızı gözden geçirmenizi arzularız. Çünkü biz dışarıda arkadaşlarımızla devraldık. Partili arkadaşlarımızı canlarını ölüme yatırmışken, biz parlamentoda hiç bir şey yokmuş gibi çalışma yürütemeyiz. Bu nedenle komisyon çalışmalarını askıya aldık."
Selahattin Demirtaş, gazetecilerin idam tartışmalarıyla ilgili sorusunu, bunun çok tehlikeli bir konu olduðunu ifade ederek, şöyle yanıtladı:
"Başbakanın bile idam edildiði bir ülkede, rahmetli Adnan Menderes'in mirasını devraldıðını söyleyen bir siyasi irade idam tartışmasını gündeme getiriyorsa burada durup düşünmek lazım. Bu tartışma hiç kimseye kazandıracak tartışma deðildir. Yasalar geriye yürümez. Ýdam kanunu yeniden Anayasa'ya ve yasaya girse bile geriye yürümez, sayın Öcalan'a uygulanamaz. Başbakan Ýmralı da yargısız infazdan mı bahsediyor? Çıkıp bunu söylesin. Ýdam kararları geriye yürümez. Çıktıðı andan itibaren ileriye doðru yürür. Başka ülkeleri örnek vererek, gerici anlayışı dayatmaya gerek yok. Ýdam cezası geri bir anlayıştır. Doðru bir tartışma olarak görmüyoruz. Türkiye'de bir daha idam cezası olmayacak, kimseye de uygulanmayacak."