Partisinin MYK toplantısı öncesi açıklamalarda bulunan BDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, diyalog ve müzakereye yaklaşmayarak Kürt sorunun çözümsüzlüðünde ısrarlı olan AKP Hükümetinin barıştan korktuðunu ifade etti. Demirtaş, insan barıştan korkmamalı. Barış ürkütücü deðildir. Barış çaðrısı neden AKPyi bu kadar ürkütüyor? dedi.
BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan ve BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoðanın da katılımıyla, Diyarbakır'ın merkez Kayapınar ilçesinde bulunan BDP binasında basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
BDP MYK toplantısı öncesi konuşan Demirtaş, dün Siirt, Batman, Mardin kent merkezi ve ilçelerinde gerçekleştirilen operasyonlar sonucu aralarında il ve ilçe yöneticilerinin de bulunduðu 80 kişinin gözaltına alındıðını hatırlattı.
Bu operasyonlar nedeniyle AKP Hükümetini bir kez daha kınıyorum diyen Demirtaş şunları söyledi:
AKP, yargıya bu kadar müdahale ettiði için, doðrudan mahkemeleri, savcıları yönettiði ve yönlendirdiði için Anayasa suçu işliyor. Ve bu suçların hesabı bir gün adil yargı yoluyla AKPden sorulacaktır. Bu KCK süsü verilmiş operasyonların nasıl yürütüldüðünü, kararlarının nerede alındıðını biz iyi biliyoruz. Fakat bu operasyonun kararını alanlar, düzenleyenler şunu unutmasınlar; bugün Ergenekon, darbe girişimi ile yargılanan şahıslar nasıl bir dönem darbe toplantıları, darbe hazırlıkları yaptılarsa ve bu yaptıkları toplantılar, hazırlıklar sonradan tutanakları ile birlikte ortaya çıktı ve bunlar yargılandıysa bugün de AKP yetkilileri, başbakanın danışmanı, cemaat, medya, MÝT, emniyet yetkilisi ve savcıların da bulunduðu toplantılar yapıldıðını biliyoruz. KCK operasyonları bu hücre şeklinde örgütlenmiş gizli toplantılarda kararlaştırılıyor. Bu gizli toplantıların tutanakları da bir gün ortaya çıkacaktır. Bu konuda bize de bazı bilgiler, toplantı tutanakları ulaşıyor. Sanmasınlar ki bu toplantılar hep gizli kalacak. AKP adeta bir çete hareketi gibi bu KCK operasyonlarını partimize yönelik bir tasfiye aracı olarak sürdürüyor. Bir gün gelecek Tayyip Erdoðan hükümdarlıðı son bulacaktır. Ýlelebet bu ülke Tayyip Erdoðan tarafından yönetilmeyecektir. O gün geldiðinde biz dimdik ayakta olacaðız, halkımız ve Kürt özgürlük hareketi dimdik ayakta olacak. Ve kesinlikle halkımıza yönelik bu zulmü yapanlar, on bin kişiyi sorgusuz sualsiz içerde tutanlar bunun hesabını verecektir diye konuştu.
KCK operasyonlarına ve BDPye yönelik tasfiye çalışmalarına karşı örgütlenerek cevap vereceklerini söyleyen Demirtaş, Kürt halkına BDPde daha fazla görev almak için il, ilçe teşkilatlarına giderek görev talep edin. KCK operasyonlarına verilecek en büyük cevap örgütlenerek demokratik siyaseti güçlendirmek, alanlarda meydanlarda bu faşizme karşı sesimizi yükseltmek, direnmektir diyerek seslendi.
KÜRT HALKI AKPYÝ TASFÝYE EDECEK
BDPnin geri adım atmadan yoluna devam edeceðini vurgulayan Demirtaş, dün KCK adı altında yapılan operasyonlarda gözaltına alınan arkadaşlarının hiçbirinin şiddet olayları ile baðı kurulamadıðını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: Örneðin Selim Sadak baðımsız belediye başkanı olmasına raðmen arkasında hükümet, yargı baskısı eksik olmamasına raðmen Siirtte önemli hizmetler yapmış, çalışmalar yürütmüş ve AKPnin belediyecilik enkazını düzeltmek konusunda çaba sarf etmiştir. Belediye başkanı olduðu günden bu yana KCK operasyonları kapsamında beş defa gözaltına alınmıştır. Tutuklanmaya çalışılmıştır fakat delil olmadıðı, komplolar tutmadıðı için serbest bırakılmıştır. AKP özellikle belediyelerimize göz diktiði yerlerde; Vanda, Siirtte, Batmanda, Mardinde ve Mersinde aðırlıklı olarak KCK operasyonlarını yoðunlaştırmıştır. AKPnin sandıkta asla başarılı olamayacaðı netleşmiştir. Başbakan yaptıðı anketlerde bütün bu illerde gerilediði, dibe vurduðunu gördüðü günden bu yana sürekli talimat vererek oradaki belediye başkanlarını, BDPli yöneticileri gözaltına aldırarak tutuklama yönünde bir politika ortaya koymaktadır. Tüm bunların hepsi seçimlere yönelik AKP Hükümetinin başlattıðı tasfiye operasyonlarıdır. Ancak gün gelecek sandık da kurulacak. AKPnin enkazı özellikle bu illerde sandıktan çıkacak ve başbakan bunun tanıklıðını yapacak. Kürt halkı artık bu kararı vermiştir. Bütün halkı cezaevlerine doldursanız dahi halk cezaevlerinde kullandıkları oylarla AKPyi tasfiye edecektir. Bu topraklarda artık bu faşizan anlayış yer almayacaktır. Ya kendileri de demokratik bir yarış içerisinde bizlerle seçimlere girmeyi hedefleyerek var olacak ya da faşist bir zihniyete halkımız bu topraklarda yer vermeyecektir.
VATAN ÝÇÝN DEÐÝL, TAYYÝP ERDOÐAN ÝÇÝN ÖLÜYORLAR
Gazetecilerin soruları üzerine Türk cezaevlerinde bulunan PKK ve PAJKlı tutsaklar öncülüðünde başlatılan ve 68 gün süren açlık grevleri sürecini deðerlendiren Demirtaş, Açlık grevleri aslında bir çözüm, diyalog umudunu ortaya çıkardı. AKPnin içerisinde dahi bazı bakanlar müzakere yanlısı fakat başbakan bir tek adam olma hevesi ile Kürt sorununda adım atmamak, müzakere ve diyalog zeminine geçmemek için bütün gerilim fırsatlarını kullanıyor. Normalde açlık grevleri sonrası kamuoyunun beklentisi savaşın durması, diyalog ve müzakerenin başlamasıydı. Bu hava oluşmuştu ancak cumhurbaşkanlıðı seçimlerine hazırlanan başbakan milliyetçi oyları kaybetmemek, MHP ile yaptıðı ittifakı daðıtmamak için dokunulmaz tartışmasını başlatmış, askeri operasyonları hızlandırmış ve çok sayıda PKKli gerillanın yaşamını yitirmesini saðlamış, cenazelere acımasızca saldırılmış ve siyasi operasyonla KCK tutuklamaları başlamıştır. Bunlar başbakanın müzakereye niyetinin olmadıðını, ülkede tansiyonun düşmesine ve barış sürecine başlanmasına tahammülünün olmadıðını gösteriyor. Başbakan bunu bozmak için elinden geleni yapıyor. Yoksa o ortam oluşmuştu. Ýmralı, Kandil, BDP, DTK ve sivil toplum örgütleri gelinen aşamada kapıları açmıştı ancak başbakan bu gelişmelerden tedirgin oldu ve biran önce gerilim ve savaş ortamına dönülmesi için peş peşe hamleler yaptı. Türkiye kamuoyunun bunu görmesi lazımdır. Çocukları askerde yaşamını yitiren anne babalar bunu görmelidir. Bu çocuklar kime hizmet ediyor? Vatan hizmeti yok ortada. Tayyip Erdoðan hizmeti var, Tayyip Erdoðan için ölüyorlar maalesef. Ve bu gerçekler görülmedikçe maalesef bu ülkeye barışı getiremiyoruz. Bu acı bir durumdur dedi.
DOKUNULMAZLIK KALDIRILSIN BÝZ DE YARGILANALIM ONLAR DA
BDPli 10 milletvekilinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına ilişkin sorulan bir soruya ise Dokunulmazlık tartışması gerilimi arttırmak, müzakere zeminini ortadan kaldırmak için gündeme getirildi. Bu konuda bir teklifimiz var. Bir tek maddelik anayasa deðişikliði önerisinde bulunuyoruz. CHPde destekliyor bunu. Dokunulmazlık maddesini hemen deðiştirelim. Kürsü dokunulmazlıðı hariç milletvekillerinin dokunulmazlıðı kalmasın. Biz buna hazırız. Hemen bütçe görüşmeleri Pazartesi başlıyor on gün sonra bitiyor. On birinci gün anayasayı deðiştirelim. Bütün milletvekillerinin tamamının dokunulmazlıðı kalksın. Bizim buna itirazımız yok. Bizim anayasa deðişiklik önerimiz de Mecliste duruyor. Başbakanın cesareti varsa, dokunulmazlık konusunda samimiyse bundan daha iyi bir teklif var mı? Biz de yargılanalım onlar da. Bir bakalım ne oluyor, ne deðişiyor hep birlikte görelim. AKPnin emrindeki yargı önüne çıkmaktan korkmuyoruz biz. Kendisi kendi yönetimindeki yargının önüne çıkmaktan korkuyorsa bilemeyiz. Ancak seçici davranıp bizim siyasi suçlarımızla kendi yüz kızartıcı çirkin suçlarını bir araya getirip geçiririz diye düşünüyorsa böyle bir gelişme siyasi düşmanlıktır, üç kaðıtçılıktır, kurnazlıktır. Böyle bir oyuna da Türkiyeyi getiremezler. Ýstiyorlarsa tek bir madde ile hemen anayasadaki dokunulmazlıðı kaldıralım tüm milletvekilleri dokunulmazlık zırhı olmadan çalışma yürütsün. Biz hazırız diyerek yanıt verdi.
BRÜKSELDEKÝ KONUŞMALAR ÇARPITILDI
Demirtaş, Brükselde katıldıðı Kürt konferansında söylediklerinin çarpıtıldıðını da ifade ederek, oradaki konuşmaların Türk medyasında yansımamasını eleştirdi. Orada Sayın Zübeyir Aydar müzakereye hazır olduklarını resmen açıkladı. Bu çok önemli bir gelişmedir. Türkiye medyasının bu kadar büyük bir olayı görmezden gelip de halen sanki bir dayatma varmış gibi, Kürt halkı savaş istiyormuş gibi habercilik yapmasını doðru bulmuyorum diyen Demirtaş, konferansta BDP olarak destek sunmaya hazır olduklarını belirttiklerini aktardı.
ÝNSAN BARIŞTAN KORKMAMALI
Avrupa Parlamentosunda Türkiyeye müzakere çaðrısında bulunduklarını belirten BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş sözlerine, Avrupa Parlamentosunda yaptıðımız görüşmeleri hükümetin farklı göstermeye çalışması tam bir acizliktir. Ýnsan barıştan korkmamalı. Barış ürkütücü deðildir. Barış çaðrısı neden AKPyi bu kadar ürkütüyor? Özellikle bazı AKPli bakanlar, neredeyse kaçacak yer arıyorlar. Barıştan neden bu kadar korkuyorlar anlamış deðiliz. Far görmüş tavşan gibi donup kalıyorlar. Özellikle bazı bakanlar bu konuda çok provokatif davranıyorlar, sürecin önünü tıkayacak açıklamalar yapıyorlar dedi.
ÝMRALIDA SADECE TECRÝT VAR
Ýmralı Cezaevinde bir yılı aşkın süredir aðır tecrit altında olan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile görüşmelerin devam ettiði yönündeki tartışmaları da deðerlendiren Demirtaş, Bütün bunlar hükümetin, bu savaş politikasını örtme ve bu savaş politikalarına karşı tepkileri önleme yolundaki manipülatif açıklamalardır. Ýmralıda her hangi bir diyalog, müzakere olsa bunu ilgili taraflar bilir. Ancak şu anda Ýmralıda sadece tecrit var, başka bir şey yok. Bütün dışındaki tüm açıklamalar gündemi deðiştirmeye yöneliktir. Böyle bir şey varsa hükümetin çıkıp açıklaması lazımdır dedi.
TÜRKÝYENÝN PYD VE YÜKSEK KÜRT KONSEYÝ ÝLE GÖRÜŞMESÝ LAZIM
Demirtaş son olarak Batı Kürdistandaki gelişmeleri deðerlendirdi. Güney ve Batı Kürdistan halkının birlikteliði karşısında kimsenin duramayacaðını ifade eden Demirtaş, Türkiyedeki dış politikası özellikle Suriyede Kürt birliðini daðıtmaya yöneliktir. Sayın Barzaninin böylesi çirkin oyunlara gelmeyeceði inancındayım. Suriye Kürdistan'ındaki gelişmeler Türkiyeyi olumlu etkileyebilir. Hükümetin oradaki gelişmeleri pozitif bir şekilde ele alırsa Türkiyedeki Kürt sorunun da çözümü kolaylaşır. Suriyedeki Kürtleri Türkiyenin kabul etmesi lazım artık. Sınırlara Patriot koymak, çetelerle gizli katliamlar yapmak yerine PYD ile Yüksek Kürt Konseyi ile görüşmesi lazım. Ama yok ben oradaki Kürt oluşumunu daðıtacaðım diye bir kez daha entrikalar içerisine girerse hem Türkiyede hem de Suriyede Türkiye kaybedecektir dedi.
DEMÝRTAŞ: HANGÝ ONURLU KÜRT O KOLTUÐA OTURACAK?
Son olarak AKP Diyarbakır Ýl Başkanı Halit Akmanın görevden alınmasını deðerlendiren Demirtaş, bunun AKP zihniyetinin göstergesi olduðunu kaydetti. Demirtaş, Kendi partisindeki bu realiteye bile tahammül etmeyen BDPye nasıl tahammül edecek? Kendi partisinde bile Kürt sorununu ifade edenlere böyle yaklaşan bir başbakan Kürt sorununu nasıl çözebilir? Merak ediyorum, şu saatten sonra hangi Kürtler AKP il başkanlıðı için yarışacak? Hangi onurlu Kürt o koltuða oturacak? diye sözlerini tamamladı.