Roboskî katliamının 217’inci gününde Mazlumder’in “Roboskî’ye adalet” standına gelen Uludere Alt Komisyonu Üyesi, CHP Ankara Milletvekili Gök, “Oradaki tabura o gün sınır kaçakçılıðı olup olmadıðı sorulmadı. Bu vahim bir durumdur. O insanlar pisipisine ölmüştür. Ve bu harekât tamamen Ankara’dan yürütülmüştür” dedi. Gök, komisyonu başkanı AKP’li Şener’in tüm ısrarlarına raðmen toplanmaktan kaçındıðını söyledi.

Devletin bilgisi dahilinde Şirnex (Şırnak)’ın Qileban (Uludere) ilçesine baðlı Roboski (Ortasu) Köyü’nde 19’u çocuk 34 Kürdün TSK’ya ait F-16 uçakları ile bombalanarak katledilmesinin üzerinden 7 ay geçmesine raðmen sorumlular yargılanmadı.

Konur Sokak’ta 2 Haziran’da açtıðı stantla Roboskî için adalet arayışını sürdüren Mazlumder’in standına katliamın 217’inci gününde TBMM Ýnsan Hakları Ýnceleme Komisyonu'nun bünyesinde kurulan Uludere Alt Komisyonu Üyesi, CHP Ankara Milletvekili Levent Gök geldi.

Katliama ilişkin belgelerin saklandıðını ifade eden CHP’li Gök, Roboskî’de kendisinin çektiði fotoðrafları gösterdi.

‘CESETLER KATIRLARIN ETLERÝNE KARIŞMIŞTI’

“Uludere bir trajedidir” ifadesini kullanarak katliamı anlatan Gök, kendisini en çok üzen durumun katliamda yaşamını yitirenlerin çoðunun çocuk olması olduðunu söyledi. Roboskî’ye gidişini anlatan Gök, “Orada bizi gözü yaşlı anneler karşıladı. Annelerin hepsi katilleri bulunması için taleplerini ilettiler. Orada Encü ve Tosun aileleri ile görüştüm. Ve cesetler katırların etlerine karışmıştı” diye konuştu.

Devletin katliamla ilgili her türlü bilgi ve belgeyi sakladıðını belirten Gök, askerlerin orada kaçakçılık yapıldıðını bilmemelerinin mümkün olmadıðını vurgulayarak katledilen 34 Kürdün mazot kaçakçısı olduðunu söyledi.

Gök, insansız hava uçakları heronların kaçakçıları giderken görüntülediðini ve bu görüntüleri uzmanlar eşliðinde izlediklerini belirterek, “Uzmanların yorumlarına gerek gerek kalmadı biz bile onların kaçakçı olduðunu anladık. Kaçakçılar dörtlü gruplar halinde dönüşe geçtiler” diye konuştu.

TSK BÝR DEÐÝL, DÖRT DEFA BOMBALADI

“Askerle Fehman Hüseyin’in geçiş yapacaðına dair istihbarat aldıklarını söylediler” diyen Gök, 28 Aralık gecesi sınıra 100 metre kala jetlerin kaçakçıları bombaladıðını ancak bu saldırının dört defa tekrarlandıðını vurguladı.

Yapılan dört bombalama sonucu yaralanan 38 kişiden 34’ünün yaşamını yitirdiðini ve yaralılardan 7’sinin yardım gönderilmediði için ya soðuktan ya da kan kaybından öldüðünü hatırlatan Gök şöyle devam etti: “Ýlk günden beri ölenlerin hepsinin sivil olduðunu biliyorlardı. Oradaki tabura o gün sınır kaçakçılıðı olup olmadıðı sorulmadı. Bu vahim bir durumdur. O insanlar pisipisine ölmüştür. Ve bu harekât tamamen Ankara’dan yürütülmüştür.”

Katliamın üzerinden 7 ay geçmesine raðmen sorulan 4 kritik soruya devlet yetkilileri tarafından hala bir yanıt verilmediðini söyleyen Gök, soruları şöyle sıraladı:

“-5-6 yerde gizlenen ancak Genelkurmay Başkanlıðı’nda kaydedilen Heron görüntülerini kim deðerlendirdi?

-Heron görüntülerinin deðerlendirilmesini yaptıktan sonra hedef tayinini kim yaptı?

-Hangi istihbarat kaynaklarını paylaşarak siz bu kanıya vardınız? Ýstihbaratı nasıl aldınız? ‘Milli kaynaklardan aldık’ diyorsunuz, nedir bu milli kaynak MÝT mi?

-Vur emrini kim verdi?”

KOMÝSYON BAŞKANI AKP’LÝ ŞENER TOPLANMAKTAN KAÇIYOR

Konunun üzerine gidilmemesi için tehditler aldıklarını ve komisyon çalışmalarının tıkanma noktasına geldiðini söyleyen Gök, sorunun temelinde Kürt sorunu olduðunu kaydetti.

Uludere Alt Komisyonu Başkanı AKP Ordu Milletvekili Ýhsan Şener’in tüm ısrarlarına raðmen toplanmaya yanaşmadıðını, kaçtıðını söyleyen Gök, “Roboskî katliamı çözülmedikçe Türkiye’de insan hakları, demokrasi yara alır. Ki yara almaya başlamıştır. Roboskîli ailer tazminat istemiyor, adalet istiyor” diyerek sözlerini tamamladı.