CHP'den Başbakan Erdoðan hakkında soruşturma önergesi

CHP'den Başbakan Erdoðan hakkında soruşturma önergesi

CHP, "Güçler ayrılıðı" ilkesini ve yargı baðımsızlıðını ihlal ettiðini, "Yargıya gerekeni söyledik" diyen Başbakan hakkında Meclis soruşturması açılmasını istedi.

CHP Aydın Milletvekili Aydın Tezcan, Meclis Başkanlıðı’na, Başbakan Erdoðan'a soruşturma açılması için soruşturma önergesi verdi.

Önergede, 17 Aðustos 2012 tarihinde, BDP’li dokuz milletvekilinin, Şemdinli’de gerillaların yol kontrolüne takıldıðı sırada kameralara yansıyan görüntülere dikkat çekilerek BDP’lilerin “milletvekili sıfatıyla baðdaşmayan, kamuoyunu rahatsız eden bir görüntü verdikleri” savunuldu.

Tezcan, bu görüntüleri anımsattıktan sonra şöyle dedi: "Bunun üzerine Başbakan Recep Tayyip Erdoðan, 05 Eylül 2012 tarihinde AKP genel merkezinde yapılan genişletilmiş grup toplantısında, bu milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması için yargıya talimat verdiðini ifade etmiştir. Başbakan konuşmasında milletvekillerinin tavrını eleştirdikten sonra yargılanmalarını ve dokunulmazlıklarının kaldırılmasını kastederek, .… Yargıya zaten gerekenleri söyledik. Yargı da gereðini yapıyor. Biz de parlamentoda gereði neyse onu yapacaðız' demiştir. Başbakanın bu sözleri her kesimde büyük şaşkınlık ve hukuka saygılı kesimlerde tepki uyandırmıştır. Yargıya açıkça siyasal müdahale niteliði taşıyan bu beyan karşısında HSYK Birinci Daire Başkanı Ýbrahim Okur dahi şaşkınlıðını gizleyememiş, bunun bir dil sürçmesi olacaðını ifade ederek aslında olaydan rahatsızlıðını da belirtmiştir. Yine birçok gazeteci, hukukçu ve siyasetçi de tepkilerini ifade etmişlerdir."

Anayasanın 9’ncu maddesinin yargı yetkisini Türk Milleti adına baðımsız mahkemelere verdiðini, 138'nci maddenin ikinci fıkrasının, hiçbir kimsenin mahkemelere emir veremeyeceðini, telkin ve tavsiyede bulunamayacaðını öngördüðünü vurgulayan Tezcan, Türk Ceza Yasası'nın 257. maddesinin yargılamayı etkilemeyi suç saydıðını anımsatarak, şunları söyledi:

"Anayasayla görev ve yetki sınırları belirlenmiş Başbakanın, yürütme erkinin imkanlarını kullanarak anayasaya aykırı biçimde yasama organına talimat vermesi açıkça yargıya müdahale ve yargı baðımsızlıðının ihlalidir. Yürütme erkinin böyle fütursuzca kullanılması, yargı güvencesinin ortadan kalkmasına, kuvvetler ayrılıðının ihlaline neden olurken, denetimsiz bir tek adam rejiminin kurulmasının da yolunu açmaktadır. Bu durumda her türlü denetimden muaf bir yürütme ortaya çıkar ki bu doðrudan doðruya anayasanın 2b maddesinde ifadesini bulan demokratik hukuk devletinin tasfiyesidir.

Başbakanın yürütme erkini bu şekilde ölçüsüz, hukuk tanımaz bir şekilde kullanarak yargı organlarına talimat vermesi Türk Ceza Kanununun 257, 277 ve 288. maddelerinde düzenlenen suçu oluşturmaktadır.

Başbakanın yargıya emir ve talimat vermesine sebep olan milletvekili terörist buluşmasının vahameti, başbakana yargıya müdahale hakkı veremez. Terörle mücadele bahanesi altında, yargı baðımsızlıðı, hukuk devleti ve demokrasiyi ortadan kaldıracak, tek adam diktasına yol açacak uygulamalar haklılık kazanamaz. Ülkemizde son yıllarda siyasetin yargıyı kuşatması, emir ve talimat altında bir yargı yaratılması, yargının siyasallaşması, AKP iktidarının yarattıðı en tehlikeli süreçtir."

"Başbakan kendisinin de ikrar ettiði üzere yargıya emir ve talimat vererek suç işlemiştir" diyen Tezcan, Erdoðan hakkında Meclis soruşturması açılmasını istedi.