CİSST’ten İzleme Kurullarına: Göreviniz sekreterlik değil!

CİSST Üyesi Mustafa Eren, cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerini araştırıp raporlaştırmakla görevli İnsan Hakları İzleme Kurullarına yaptıkları başvuruların Cumhuriyet Başsavcılığına yönlendirildiğini belirtti.

Olağanüstü Hal (OHAL) ile birlikte cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine her gün bir yenisi eklenirken, hak ihlallerini araştırıp raporlaştırmakla görevli ilgili kurumlar ise tarafsızlık ilkesini yitirmeye başladı.

Cezaevinde tutuklularla dayanışma göstermek amacıyla bir sivil toplum kuruluşu olarak faaliyet yürüten Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST), hak ihlallerine yönelik gelen başvuruları değerlendirmeye alarak yetkili İnsan Hakları İzleme Kurulu'na gönderdi.

CİSST, aralarında Meclis İnsan Hakları Komisyonu, Türkiye İnsan Hakları Eşitlik Kurumu ve Adalet Bakanlığı'nın da bulunduğu 7 kuruma yaptıkları başvurulara dikkat çeken yanıtlar aldıklarını aktardı.

BAŞVURULAR ‘YILDIRMA AMAÇLI' İMİŞ!

İnsan Hakları İzleme Kurulları’nın illerde ve ilçelerde mülki idareye bağlı insan hakları ihlallerini araştırmak ve incelemekle görevli kuruluşlar olduğunu hatırlatan CİSST Üyesi Mustafa Eren, şunları ifade etti:

“Biz de o illerin ve ilçelerin sınırları içinde bir hak ihlali ve kötü muamele şikayeti geldiğinde oralara da başvuru yapıyoruz. Bunun sonrasında bazı il ve ilçe insan hakları kurulları oldukça iyi inceleme ve raporlamalar yapabiliyorken bazıları bu başvuruları kabul etmiyor. Son dönemde bu kabul etmeme hali de arttı. Örneklerin biri İzmir’den, biri Çorum’dan. Bu kurullar yaptığımız başvuruları direkt Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderiyor. Biz de kendilerine bu konuda görevlerinin ne olduğunu, yasalardan yola çıkarak açıklayıcı bir yazı yazıp itiraz ettik. 'Sizin göreviniz size yaptığımız başvuruları İl Cumhuriyet Başsavcılığı’na göndermek değil' dedik. Aslında bir nevi sekreterlik görevi üstlenmiş oluyorlar. Kendilerinin yaptığı şey bu.

Çorum’dan gelen cevap ise biraz daha vahim. Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan, 'Yazılarınızda belirtilen iddialar personeli şikayet yoluyla yıldırma amaçlı olduğu, hiçbir hükümlü ve tutukluya taviz verilmeksizin kanun, tüzük, yönetmelik, yasalar ve bakanlıkça belirlenen esas ve usuller doğrultusunda adil, adaletli ve eşit olarak işlem yapıldığı ve tüm görevlilerin bu hususlara uymakta, yasal olmayan hiçbir işlem yapılmadığı bildirilmiştir’ diye bir cevap geldi."

'GÖREVİNİZ POSTA MEMURLUĞU DEĞİL, İNCELEME YAPMAK'

Tutukluların kötü muamele ve hak ihlaline dair ciddi şikayetleri olduğunu vurgulayan Eren, “İlgili kurullar araştırmak yerine Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderiyor. Aslında taraf olan bir yere gönderiyor ve oradan aldığı cevabı doğrudan bize yolluyor. İyi de o zaman senin var olmanın bir anlamı kalmıyor ki! Biz zaten Cumhuriyet Başsavcılığı’na da bu başvuruları yaparız. Adalet Bakanlığı’na bu başvuruları yapıyoruz. Senin görevin bu iddiaları inceleyip araştırmak. Cumhuriyet Başsavcılığı bu böyle değil derken mahpuslar tam tersini iddia ediyorsa senin gidip kimin doğru söylediğini bir şekilde inceleme yapıp araştırman gerekiyor. Bu nedenle özellikle son dönemlerde İl İnsan Hakları Kurullarına yönelik yoğun itirazlar yapıyoruz. Sizin göreviniz bir sekreterlik görevi değil, bir posta memuru da değilsiniz. Sizin göreviniz yerinde inceleme yapmaktır, o hapishaneye gidip raporlama yapmak ve bunu bildirmektir” sözleriyle tepki gösterdi.

Son dönemde kendilerine yapılan başvuruların arttığını ve tutsaklardan toplu olarak mektuplar almaya başladıklarını ifade eden Eren, şöyle dedi: “Son bir hafta içerisinde iki hapishanede yaşanan yoğun hak ihlallerine bağlı olarak 12-13 imzalı mektup aldık. Bunlar da son dönemde bu hak ihlallerinin aslında artışta olduğunun bir göstergesi olarak görülebilir. 'Tek tip elbise' uygulaması da tartışılırken genel mektuplara bakarak şunu söyleyebiliriz: Yaşanan hak ihlalleri sürecinde bu ihlalleri soruşturmakla görevli kurullara ciddi görevler düşüyor. Görevlere denk düşen bir uygulama ne yazık ki göremiyoruz.”

DANIŞMA HATTI KURULDU

CİSST Üyesi Mustafa Eren, açık cezaevleri, tutukluların aileleri ve avukatlarından gelen telefonların artmasıyla Danışma Hattı kurdukları bilgisini vererek, kendilerine 0 312 447 06 77 telefon numarası üzerinden ulaşılabileceğini bildirdi.