Her konuda olduðu gibi savaş ve sonuçları hakkında da AKP hükümetinin inandırıcılıðı sorgulanmaya başlandı.
Türk ordusu, Colemergin Gever (Hakkari/Yüksekova) ilçesinde önceki gün bir S-70 tipi skorsky helikopterin kaza kırıma uðrayarak düştüðünü iddia etmişti. HPG tarafından yapılan açıklamada ise skorsky helikopterin Gever kırsalında bulunan Geliye Doskî bölgesindeki Serengê, Şehit Serdar, Şatuxa ve Glord tepesi alanlarına yönelik Türk ordusu tarafından düzenlenen operasyon esnasında indirme yapmak isteyen bir helikopterin vurularak düşürüldüðü duyurulmuştu.
Kayıp rakamları konusunda da çelişkiler vardı. Türk ordusu tarafından yapılan açıklamalarda 5 askerin öldüðü, 7 askerin yaralandıðı iddia edilmişti. HPG ise bu rakamı 8 ölü 7 yaralı olarak belirtmişti.
ÝKÝNCÝ KAZA!
Türk ordusunun çelişkili açıklamaları helikopterle sınırlı da deðil. Aynı gün, yani helikopterin düştüðü gün 19 Haziran günü HPG gerillalarının devrimci operasyon adı altındaki eyleminin hedefi olan Şitazin (Yeşiltaş) karakolunda bir bombanın kazayla patlaması sonucunda 1 askerin öldüðü 15 askerin de yaralandıðı haberi yayıldı.
HPG bu habere ilişkin de dün yapmış olduðu açıklamada, olayın bir kaza olmadıðını Şitazin karakolu yakınlarında Türk ordu birlikleriyle HPG gerillaları arasında yaşanan bir çatışmadan kaynaklandıðını kamuoyuna duyurdu. Bu açıklamada Türk ordusunun kayıp iddiasının da yalan olduðunu belirten HPG, çatışmada 3 askerin öldüðü, 15 askerin yaralandıðını bildirmişti.
Yine Vanın Gürpınar ilçesi kırsalında 18 Temmuz günü yaşanan çatışmada HPG bilgilerine göre 5, Türk ordu açıklamalarında ise 1 asker ölmüştü. Fakat bu olayla ilgili olarak yukarıda açıklamaya çalıştıðım 2 kaza olayıyla aynı güne denk gelen açıklama da dikkat çekiciydi. Bu çatışmada yaralandıðı iddia edilen 2 asker daha tüm çabalara raðmen kurtarılamamış ve ölmüştü.
ÝLK DEÐÝL
Türk ordusunun 21 Şubat 2008te gerilla denetimindeki Medya Savunma Alanlarının Zap bölgesine düzenlediði sınır ötesi kara operasyonunda da bir kobra tipi helikopter gerillalar tarafından düşürülmüş, fakat Türk ordusu iki gün boyunca helikopterin düştüðünü kabul etmemişti. HPGlilerin düşen kobranın görüntülerini basına yansıtması ardından kabul edilmiş ama yine de kaza kırıma uðradı denilmişti.
SAVAŞIN SONUÇLARI GÝZLENÝYOR
Türk devletinin savaşın sonuçlarını Kürdistanla sınırlı tutma politikasına tam uyum saðlayan AKP hükümetinin, seleflerinden daha başarılı olduðu söylenemez. CHPnin en önemli isimlerinden olan Gürsel Tekinin, Türk ordusu savaştaki kayıpları gizliyorsözleri halen hatırlarda. Bir düzen partisinin bu konudaki ilk resmi itirafı olması açısından oldukça önemli olan bu sözlere herhangi bir yalanlamanın ne hükümet ne de ordu tarafından yapılmaması da sözlerin doðrulunu ispat eden en önemli argüman olduðu birçok kesimin ortaklaştıðı bir nokta.
ASKER ÝNTÝHARLARI
Birçok çatışmada kendi askerlerini kazayla bombalayan, terörist sanıldı denilerek yapılan kaza atışlarıyla askerleri öldüren, askeri kışlalarda yaşanan kaza sonucu yaşanan ölümleri alenen açıklamakta sakınca duymayan Türk ordusunun kaza sicili oldukça kabarık.
Bir de intiharlar var ki, daha bir ehemmiyetle üzerinde durmak lazım. askerhaklari.com isimli sitede yayımlanan intihar istatistiði oldukça dikkat çekici. Geçmiş yıllarda bu yönlü bir çetele tutulmamış olmasına raðmen sadece 2012nin ocak-şubat-mart aylarında toplam 21 askerin intihar ettiði iddiasıyla öldüðü bilgisine yer verilmişti. Yükselen savaşla atbaşı ilerleyen intihar rakamları çatışmalarda ölen askerlerin açıklanmasında yeni bir formülün bulunduðu yorumlarını da güçlendiriyor.
Peki bu helikopterin düşürülmesiyle ortaya çıkan gerçekler nelerdir?
Haziran ayı savaş bilançosuna ilişkin yapmış olduðum haberde de belirttiðim gibi Türk ordusu özellikle daðlık alanlardaki askeri üslere karadan ikmal yapamadıðından hava yoluyla takviye ve destek kanalları açmaya çabalıyor. Bu da HPG gerillalarının bu kanalları hedef almasına neden oluyor. Haziran ayında düşürülen 4 helikopterin yanında önceki gün aynı alanda düşürülen farklı bir skorsky helikopterin varlıðı bu tespiti de bir kez daha doðruluyor.
Diðer yandan Türk ordusu her türlü teknik donanım ve özel askeri güç örgütleme çabalarına raðmen en aðırlık verdiði alanlarda darbe almaya devam ediyor. Sınır hatlarındaki örgütlü gücünü her yönüyle donatan Türk ordusunun buna raðmen hem de büyük kayıplar vermeye devam etmesi Türk ordusunun savaş kapasitesini de sorgulatıyor.
Hiç şüphe yok ki en önemli sonuç savaşın sonuçlarının gizlenmesi çabaları. Mümkün mertebe savaşın sonuçlarını kamuoyundan gizleyen ordu ve AKP hükümeti, bunu başaramadıðı olaylarda kaza argümanına daha yoðun başvuruyor. Gerçi birkaç gazete bugün kısık da olsa mayınla düştü haberleriyle en son yaşanan kaza iddiasını boşa çıkarsalar da halen Türk medyası, savaşla ilgili tüm konulardaki hatalarına ve yalan açıklamalarına raðmen ordunun resmi açıklamalarını esas almaya devam ediyor.
Türk medyasının bu tavrı sürdükçe, yine ordu ve hükümetin yanlış politika ve tutumlarını eleştirmekten uzak durarak doðru bilgiden yüz geri eden tutumu sürdükçe doðru ve net bilgilere ulaşmak bir yana yeni kaza haberlerini de sıkça almaya devam edeceðimiz kesin.