Bitlis'te özel tim terörü

Bitlis'te özel tim terörü

Polis ve Özel Harekât Timleri, Bitlis (Bedlîs) ve ilçelerinde "silah kaçakçılığı” gerekçesiyle çok sayıda eve baskın düzenledi. Baskınlar sırasında evlerin kapılarını kırarak içeri giren devlet güçleri, arama yaptıkları evlerde hiçbir şey bulamadan çıktılar. 

Bitlis ve ilçelerinde "silah kaçakçılığı"na dönük geçtiğimiz Cuma sabahı birçok eve eşzamanlı olarak yapılan baskınlarda 30 kişi gözaltına alındı. Tatvan merkeze bağlı Kıyıdüzü (Kizvak) köyünde bulunan İhsan Yoldaş'ın evine yapılan baskında kapılar kırıldı ve evde bulunan insanlara saldırı yapıldı.

DİHA'nın haberine göre, 3'ü çocuk 13 kişinin yaşadığı eve sabah saat 5 civarında yapılan baskında ev sahibi sabahın erken saatleri olduğu için kapıyı açmakta tereddüt edince Özel Hareket timleri evin kapısını kırarak içeri girdi.

Yoldaş "Sabah namazını kılıyordum, aniden kapı çalındı. Silah dipçikleri ve tekmelerle kapıya vuruyorlardı. Kim olduklarını sordum, 'baskın var' dediler. Arama emriniz var mı, muhtar yanınızda mı diye sordum. 'İhbar aldık. Arama emrimiz de var. Muhtar azası yanımızda' dediler. Bu arada kapıyı da hala tekmeliyorlardı. Tamam, kapıyı açıyorum dedim. Kapıya yöneldim ama açmama fırsat bile vermeden kapıyı kırıp içeri doldular. Gürültüden herkes uyanmıştı. Kocam ve oğlum gece kıyafetleriyle çıkıp tepki gösterdiler. 'Ne oluyor, ne yapıyorsunuz, kapıyı kırmaya hakkınız yok' dediler. Bunun üzerine eşime saldırdılar" dedi.

Eşi İhsan Yoldaş'a kar maskeli özel harekat timinin saldırdığını dile getiren Yoldaş, "Gelenlerin hepsi kar maskeliydi. Yanlarında aza falan da yoktu. Polis veya asker olduklarından bile emin değildik. Aralarından birisi eşimin üzerine yürüyüp boğazından tutunca oğlum 'ne yapıyorsunuz, babama saygısızlık yapmayın' diye araya girdi. Bunun üzerine oğluma da yöneldiler. Tam o esnada bir silah sesi geldi. Silahı ateşlemişlerdi. Korkudan ne yapacağımızı bilemiyorduk" diye yaşadıklarını anlattı. Polislerce sıkılan kurşun şans eseri aile üyelerinden birine isabet etmedi.

ŞİDDET UYGULADILAR

Yaşanan tartışmanın ardından evlerini aramak istediklerini söyleyen polislere hiçbir zorluk çıkarmadıklarını ama yine de şiddete maruz kaldıklarını dile getiren Yoldaş, şöyle devam etti: "Evimizi arayacaklarını söylediler. Bende buyurun arayın, sakladığımız bir şey yok dedim. Kızlarım, misafir gelen gelinim ve torunlarımın yattığı odayı aramadan önce haber verelim giyinsinler dedim. Ancak beni dinlemediler, 3 çocuğun ve 4 kadının uyuduğu odanın ahşap kapısını kırdılar. Kapıyı çalma ya da kapı koluyla açmadılar. Elindeki silahın dipçiğiyle vurup kapıyı kırdı. Çocuklar korktu ve ağladı. Ama onu da umursamadılar" şeklinde konuştu. Ev aramasının ardından polislerin evden herhangi bir şey bulmadan çıktığını ve 19 yaşındaki oğlu Aydoğan Yoldaş'ı da alıkoyarak götürdüklerini söyleyen Yoldaş "Evde bir şey bulamadılar. Ne aradıklarını da bilmiyoruz zaten. Oğlumu alıp götürdüler ama hastaneden rapor aldıktan sonra bıraktılar. Niye böyle bir şeye maruz kaldık anlamadım. 48 yaşındayım, kalp hastasıyım, yeni anjiyo oldum. Birileri bunun ne demek olduğunu açıklasın."

İHD TEPKİ GÖSTERDİ

Baskının ardından İHD Bitlis Temsilcisi Hasan Ceylan, BDP Bitlis İl Başkanı Mehmetcan Demir, Tatvan İlçe Başkanı Kemal Kılıçkıran ve İHD yöneticisi Vahit Fidan aileyi evlerinde ziyaret etti. Evde yapılan incelemenin ardından rapor tutan İHD Bitlis Temsilcisi Hasan Ceylan, yaşananlara tepki gösterdi.

Yaşananların devletin kendi yasalarıyla bile çeliştiğini belirten Ceylan, "Hele ki bu süreçte, bu manzara kabul edilebilir değil. Bitlis'te bunun yaşanmasını kabul etmiyoruz. İçinde bulunduğumuz süreçte Bitlis'in üzerinde büyük oyunlar oynanıyor. Benzer bir devlet şiddetini yine geçenlerde gördük. Aşağı Olek köyünde mezarlara saldırıldı. Devlet, uluslararası hukuku çiğneyerek, çatışmalarda yaşamını yitirenlerin cenazelerini toplu mezarlara atmıştı, dağlarda bırakmıştı. Defalarca müracaat ettik, ısrar ettik ama dinleyen olmadı. En son insanlar dayanamadı kendi evlatlarını kendisi çıkarıp defnetti. Ama devlet buna tahammül etmedi. Mezarlığa saldırdı, ölüye saldırdı. O gün orada ölüye saldırdı, bugün burada Kıyıdüzü köyünde bu masum vatandaşlara saldırıyor" diye konuştu.

Bitlis'te yetkililerin süreci bozmaya dönük çabaları olduğunu belirten Ceylan "Hani barış olacaktı, hani demokrasi olacaktı. Böyle mi olacak? Bitlis'te yetkililer süreci bozmak için adeta çaba sarf ediyor. Süreç bozulacaksa Bitlis'te bozulacak. Bunu kabul edemeyiz. İnsan hakları savunucusu olarak bu olayı kınıyoruz" ifadelerini kullandı.  

Ceylan'ın ardından konuşan BDP Bitlis İl Başkanı Mehmet Can Demir ise, "Bu olayı doğru bulmuyoruz. Aile açıkça şiddete uğramıştır. Bu süreçte bu tür uygulamaların kasıtlı olduğunu düşünüyoruz ve olayın takipçisi olacağız. Sonuna kadar ailemizin yanındayız" dedi.