Bitliste Türk devleti, 90lı yıllardaki savaş taktiklerinden bir yenisini daha devreye koydu. Yargısız infazlar,köy yakmalar ve uyuşturucu ticareti ile tanınan özel birliklerden sonra bu kez korucular aracılıðı ile halktan haraç toplamaya başladı. Bitlisin Seydava köyü korucularının yolları keserek, kaçakçılık yaptıkları ileri sürülen kişiler ile sıradan halktan 300 liraya varan haraçlar aldıkları ortaya çıktı.
Savaşın şiddetlenmesiyle birlikte Türk devleti, 90lı yıllarda uyguladıðı kirli savaş politikalarını yeniden devreye koymaya başladı. Bitliste adları faili meçhul denilen cinayetler, köy yakmalar ve uyuşturucu ile anılan Panterler adlı özel birliklerin aðustos ayında yeniden görülmesi ardından bu kez korucuların savaş rantına başladıkları ortaya çıktı.
Bitlis merkez ile Hizan ilçelerini birbirine baðlayan 50 kilometrelik yol üzerinde bulunan Seydava Köyü korucuları, kurdukları kontrol noktaları aracılıðıyla yolu kullanan araç sürücülerinden silah zoruyla para alıyor.
Konuyla ilgili ANFye bilgi veren adının açıklanmasını istemeyen bir sürücü, Bitlis-Hizan yolunu kullanan kişilerden, Seydava Köyü sınırları içerisinde bulunan yol üzerinde korucular tarafından haraç alındıðını söyledi. Bitlis-Hizan Karayolunun odun, sigara ve mazot kaçakçılıðında yoðun olarak kullanılan bir yol olması sebebiyle Seydava Köyü korucularının araçlarda taşınan yükün cinsi ve deðerine göre korucularca belirlenen rayiç bedeller dahilinde haraç alındıðını belirten maðdur, korucuların kimi zaman gecede 5 bin liraya varan paralar kazandıklarını belirtti. Odun taşıyan kamyon ve kamyonetlerden 200-250 lira, mazot ve sigara taşıyan araçlardan ise 250-300 liradan başlayan fiyatlarla korucular tarafından belirlenen rayiç bedellerin, silah zoruyla tahsil edildiðini belirten maðdur devamla şunları söyledi:
Karakola ve Ýl Jandarmaya korucuları defalarca şikayet etmemize karşın koruculara yönelik herhangi bir yaptırım gerçekleşmedi. Seydava köyü korucularının 2 yıldır devam eden bu uygulamaları nedeniyle birçok kişi maðdur olmuş durumda. Yolu kaçakçılık dışında köylerine gitmek için veya Hizanda işleri olup Bitlise dönmek zorunda kalan insanlar da bu uygulamadan muzdarip durumdalar. Çoðu zaman kaçakçılık yaptıkları düşünülerek birçok sürücünün aracında korucular tarafından arama yapılmakta; normal bir yolculuk yapan kişilerden dahi 50 lira ile 100 lira arasında para zorla alınmaktadır.
Bölgede özellikle sigara, mazot veya odun kaçakçılıðı yapan birçok kimsenin korucular tarafından darp edildiði, silah dipçikleriyle dövüldükleri ya da hakarete uðradıkları Bitliste bilinen bir gerçek. 7 Haziran 2012 tarihinde Bitlisten Haçukan köyündeki evlerine gitmek isteyen 2 kişi korucuların saldırısına maruz kalmıştı. ANF tarafından 8 Haziran tarihinde duyurulan olayda, maðdurlar şikayette bulunmuş olmalarına karşın korucular hakkında bugüne dek herhangi bir kovuşturma ya da soruşturma açılmadı. Bu durum korucuların halka yönelik şiddetinin artmasına neden oldu.
Can güvenliði nedeniyle adının açıklanmasını istemeyen maðdur sürücü, korucuların kimlikleri ile kontrol kurdukları noktalar hakkında da bilgi verdi. Sürücü, korucuların köyün yakınlarında 2ser kilometre aralıklarla kontrol noktaları kurduklarını söyleyerek, bu uygulamanın Seydava köyü korucuları Mehmet, Cumali, Erhan, Servet, Ziya Cabbar Ý. adlı aynı aileye mensup korucular tarafından gerçekleştirildiðini belirtti. Söz konusu korucuların kurdukları kontrol noktaları aracılıðı ile bölgeden geçenlerden haraç topladıðını vurgulayan sürücü, Haraç vermeyi reddeden yada yüksek bulan kişiler silahlarla dövülmekte, ölümle tehdit edilmektedirler dedi.
Haklarında defalarca şikayetlerin yapıldıðı korucuların uygulamalarından savcılık, karakol ve jandarmanın haberdar olduðu bu korucuların haraç toplamaya devam etmesi, toplanan harçların bir şekilde bölgedeki sivil-askeri yetkililerle paylaşıldıðı izlenimini vermekte. Bu da savaş rantının bölgede tekrardan devreye konulduðunu göstermektedir.