KHK'lerle yürütülen OHAL sürecinde birçok hukuksuzluğa imza atıldığını belirten Avukat Mesut Beştaş, KHK'lerke CMK'nin değiştirilmek istediğine dikkat çekerek, Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu'nun meclisin yetkisini gasp ettiğini söyledi.

OHAL ilanı ile birlikte Anayasa'nın askıya alınması ile bir Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ülkesine dönüşen Türkiye'de hukuka dair kısıtlamalar sınır tanımıyor. 
29 Ekim'de çıkarılan KHK ile avukatların yetkilerinin kısıtlanmasının OHAL süreci ile ilgili olmadığını ve Ceza Muhamekesi Kanunda (CMK) değişiklik yapma amacı güddüğüne dikkat çeken Avukat Mesut Beştaş, " OHAL'in ilanı ile birlikte 668 sayılı KHK ile avukatların birçok yetkisi zaten sınırlandırılmıştı. Kamuoyunun da yakından takip ettiği gibi bu sınırlamaların başında Avukatların müvekkilleriyle görüş hakkı yer alıyor. Bu sınırlamayla avukatların gözaltındaki müvekkilleri ile beş güne kadar görüştürülmemesi, yapılan görüşmenin izlenmesi, gerekli görüldüğünde görüntü ve ses kaydının alınıp, avukat ve müvekkil arasındaki belge ve dokümanlara el konulması gibi değişimler söz konusu oldu. Öte yandan 29 Ekim günü resmi gazetede yayımlanan 676 sayılı KHK ile 668 sayılı KHK'de yapılan 5 günlük görüş kısıtlamasına ek olarak 24 saatlik bir görüş kısıtlaması söz konusu oldu. Haliyle bu durum insanlarda bir kafa karışıklığına sebep oldu çünkü 676 ile getirilen sınırlama uzaktan bakınca leyhte bir durummuş gibi algılansa da asıl amaç Ceza Muhakemesi Kanunu'nda (CMK) değişiklik yapmaktır" dedi.

BAKANLAR KURULU, MECLİSİN YETKİSİNİ GASP EDİYOR!

676 sayılı KHK ile Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu'nun açık ve net biçimde meclisin yetkisini gasp ettiğini söyleyen Beştaş, şöyle devam etti: "Ancak bu demokrasi gasbı meclisin onayına sunularak meşrulaştırılmaya çalışılıyor. En basidinden şu an sıradan bir KHK olan 676 gelecekte CMK değişikliği olarak karşımıza getiricek!"

HUKUKSUZLUK HİLE İLE ÖRT BAS EDİLİYOR!

Hukuken 676 sayılı KHK ile değiştirilen CMK yürürlük olduğundan 668 sayılı KHK'nin hükümsüz olduğunu belirten Beştaş, "Dolayısıyla beş güne çıkarılan avukat ile görüştürülmeme hali 676 ile 24 saate düştüğünden hükümsüz olmasına rağmen iktidar bu durumu bir hile ile ört bas etmeye çalışarak beş günlük görüş kısıtlamasını OHAL için, 24 saatlik kısıtlamayı ise olağan durumlar için getirdiğini söylüyor. Bu hali ile ele aldığımızda iktidar hukuku ve meclis yetkilerini ber taraf edip ben istediğimi yaparım mesajı veriyor!" şeklinde konuştu.

Öte yandan 668 sayılı KHK ile OHAL sürecinde avukatlar hakkında herhangi bir neden ile kağuşturma açılması durumunda avukatların davadan men edilmesi durumunun 676 KHK ile herhangi bir gerekçe soruşturma açılması şeklinde değiştirildiğine işaret eden Beştaş, Bu gibi durumlarda lehe olan hükmün uygulanması gerekir ancak iktidar aleyhe sonuç doğuran 676 sayılı KHK'yi uygulamakta ısrar ediyor" cümlelerini kullandı.

HİÇBİR KARAR SANIĞIN DİNLENMESİNİ ENGELLEYEMEZ!

Son olarak 676 sayılı KHK ile getirilen hakimin davanın uzaması durumunda sanığı dinlememesine ilişkin düzenlemesine tepki gösteren Beştaş, “Hiçbir karar sanığın dinlenmesini engelleyemez!" diyerek söz konusu KHK'lerin olağan hallerde sürdürülebilir uygulamalar olmadığını, bu hususların daha önce gerek Yargıtay, Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararları ile mahkum edildiğini belirtti.