DEP milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırılarak cezaevine gönderildikleri 2 Mart 1994 darbesinin asla başarılı olamadıklarını belirten BDP, ancak o gün Kürtlere siyaset yollarını kapatan darbe zihniyetinin bugün de devrede olduğunu kaydetti.

BDP Genel Merkezi, 2 Mart 1994 darbesinin 19. Yıldönümü dolayısıyla yapmış olduğu açıklamada “O gün yaşananlar tam bir sivil darbeydi” dedi.

“Bu sivil darbenin hedefi Kürtlere demokratik siyaset yolunu kapatmak, halkın iradesini, umudunu ve direnişini kırmak, Türkiye’de demokratik muhalefetin gelişmesini önlemekti” denilen açıklamada, ancak bunu gerçekleştirenlerin asla başarılı olamadıkları, Kürt halkı ve Türkiye’nin devrimci, demokrasi güçlerinin asla geri adım atmayarak, demokrasi özgürlük ve barış mücadelesinden vazgeçmedikleri vurgulandı. “Tüm engellemelere, baskılara, seçim barajlarına, onca yasaklamalara rağmen Kürt halkı kendi temsilcilerini parlamentoya göndermeyi başardı, kendi alternatif demokratik siyaset kanallarını yarattı. Çözümde, barışta ısrar etti” dendi.

Açıklamanın devamında, aradan geçen bunca yıldan sonra yaşananlara baktığımızda özünde bir zihniyet değişikliğinin olmadığı belirtilerek şöyle dendi: 

“O gün Kürtlere siyaset yollarını kapatan zihniyet bugün de devrededir. On bin siyasetçi bugün cezaevinde esir tutulmaktadır. Halkın seçilmiş temsilcileri olan milletvekilleri, belediye başkanları bugünkü zihniyetin sivil darbe girişiminin bir sonucu olarak cezaevlerindedir.

Ancak şu unutulmamalıdır ki, bütün bu darbe girişimleri karşısında partimiz ve halkımız dün olduğu gibi bugün de bundan sonra da asla geri adım atmayacak, teslim olmayacak, diz çökmeyecek, onurlu mücadelesini sonuna kadar sürdürecektir.

Çözüme dair görüşmelerin gerçekleştirildiği, tartışmalarının yapıldığı, barışa dönük umutların yeşermeye başladığı böylesi bir süreçte Kürtlere siyaset yolunu kapatmaya yönelik baskıcı uygulamaların derhal son bulması, siyaset kanallarının tümüyle açılması, siyaset, örgütlenme ve düşünce özgürlüğünün tam olarak tesis edilmesi ve Kürt siyasetçilerin bir an önce özgürlüğünün sağlanması gerekir.

Bugüne kadar Kürt siyasetçileri cezaevlerine atarak, demokratik siyaset alanını daraltarak, Kürtlerin iradesini ve direnişini kırmaya çalışarak hiçbir sonuç alınmadı. Bundan sonra da alınamayacaktır. O yüzden devletin ve geçmişin hatalarından biran önce dönmesi, çözümsüzlük politikalarını terk etmesi gerekir. Türkiye, çözümü ve barışı ancak böyle yakalayabilir.”

BDP Genel Merkezi, açıklamanın sonunda 2 Mart darbesi ile darbeyi gerçekleştiren zihniyetini bir kez daha kınayarak, “devraldığımız siyasi geleneğin hedeflerine ulaşacağımızın sözünü bir kere daha veriyoruz” dedi.