BDP, Diyarbakır’da 14 Temmuzda milletvekilleri ve halka yönelik saldırılarla ilgili yargı mercilerine suç duyurusunda bulunduklarını belirterek, “Ýnsanlık dışı uygulamaları milletin vekillerine ve Partimize karşı kullanan tüm görevlileri” işledikleri suçlar nedeniyle cezalandırılmalarını istedi.

BDP Genel Merkezi, 14 Temmuz günü Diyarbakır’da uygulanan devlet terörüyle ile ilgili açıklamada bulundu. Resmi makamların partilerinin faaliyetlerine yönelik yasaklamalara dikkat çekilen açıklamada, “Diyarbakır Valiliði ve Emniyet Müdürlüðü’nün Ýçişleri Bakanlıðı koordinasyonuyla açıkça Partimizi hedef alan yasaklamaları son olarak 14 Temmuz tarihinde gerçekleştirilmek istenen ‘Kürt Sorununun Demokratik Çözümü’ mitinginde de kendini göstermiştir” dendi.

“Kürt Sorununu hala güvenlik odaklı bir çerçevede ele alarak halkın yükselen barış taleplerine silahla karşılık bulmaya çalışan AKP Hükümetinin, artık bu yöntemin bir çözüm getirmediðini anlaması gerekmektedir” denilen açıklamanın devamında şunlar belirtildi:

“Bu nedenle mitingimiz Kürt Sorunun çözümünün demokratikleşmeyle, Kürt Halkının özgürlük ve kimlik taleplerinin karşılanmasıyla mümkün olacaðının halk tarafından gösterilmesini amaçlamıştır.

Ancak ne yazık ki daha önce demokratikleşme yolunda Kürt Halkının başlıca 4 talebine ilişkin imza kampanyasını ‘taleplerin Anayasaya aykırı olduðu ve provakasyon olma ihtimali olduðu’ gerekçesiyle yasaklayan resmi makamlar tekrar halkın taleplerinin dile getirilmesini engellemeye çalışmışlardır.

Partimizin 14 Temmuz 2012 tarihinde Diyarbakır ilimizde yapmayı planladıðı miting de aynı gerekçelerle hukuka ve insan haklarına aykırı olarak yasaklanmıştır. Yedi vekilimizin de aralarında bulunduðu miting tertip komitesinin, Diyarbakır Valiliði’nin yasaklama kararının geri alınması amacıyla yürüttüðü tüm çabalar ise yetkili makamlarca cevapsız bırakılmıştır.

Tüm yasaklamalara raðmen Partimizin ve halkımızın 14 Temmuz 2012 tarihinde Ýstasyon Meydanı’nda miting yapma kararlılıðı ile miting alanına doðru yürüyüşe geçmelerinden kısa bir süre sonra polis müdahalesiyle karşılaşılmıştır. Güvenlik güçleri tarafından yapılan müdahaleler ile Milletvekillerimize ve halka hedef gözeterek biber gazı atılmış, tazyikli su sıkılmış, orantısız fiziki güç uygulanmıştır. Yapılan müdahaleler neticesinde;

Milletvekilimiz Sayın Pervin Buldan’ın sol ayak bileði nişan alınarak kısa mesafeden açılan ateş sonucu kırılmış ve kendisine 45 günlük yatak istirahatlı rapor verilmiştir.

Milletvekilimiz Sayın Ayla Akad’ın sað göz korneada hasar oluşmuş, yoðun biber gazı kullanımı nedeniyle vücudunda yanıklar oluşmuştur.

Milletvekilimiz Sayın Mülkiye Birtane’nin aşırı biber gazı solunumu nedeniyle bronşlarında ödem oluşmuş ve mitingin ertesi günü fenalaşarak hastaneye kaldırılmıştır.

Milletvekilimiz Sayın Nazmi Gür’e yapılan fiziki müdahaleler neticesinde sol gözünün retinasında yara oluşmuş, sað kolunda ve başında darp izleri oluşmuş, gözlüðü kırılmıştır. Bu orantısız fiziki müdahaleler neticesinde kendisine 10 günlük iş görmezlik raporu verilmiştir.

Tüm kamuoyunun çok iyi bildiði üzere, Partimizin yapmış olduðu faaliyetlerin hiçbirinde kolluk kuvvetlerinin hukuksuz müdahalesi olmadıðı sürece herhangi bir sorun yaşanmamıştır. Diyarbakır Valiliði, herhangi bir somut nedene dayanmaksızın yasaklama kararı aldıktan sonra diðer illerden alınan takviye kolluk güçleriyle yüz binlerce insanın en temel hakları olan ifade, örgütlenme ve gösteri haklarını ihlal ederek göstericilere şiddet uygulamıştır.

Açıktır ki Kürt Halkının en demokratik taleplerinin dile getirilmesini baskı ve zulüm yöntemleriyle bastırarak, halkın vekillerine şiddet uygulayan bir siyasi iktidarın meşruiyeti olamaz. Bu nedenle 14 Temmuz 2012 günü başta halkımız, vekillerimiz ve Partimize dönük olarak gerçekleştirilen tüm saldırılardan dolayı ilgili yargı mercilerine suç duyurusunda bulunulmuştur.

Bu çerçevede belirtilen ve resen tespit edilecek hususlar sebebiyle, meydana gelen hukuksuzluklar hakkında ilgili makamları ivedilikle gerekli yasal soruşturmaları başlatmaya ve bu hukuksuz, insanlık dışı uygulamaları milletin vekillerine ve Partimize karşı kullanan tüm görevlileri işledikleri suçlar nedeniyle cezalandırılmaya davet ediyoruz.”