Bayık: Halkımız direniş geleneğine sahip çıkacaktır
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık, “Dersim, Bingöl, Muş, Erzurum, Elazığ halkımız 1 Kasım seçimlerine, 7 Haziran seçimlerinden daha güçlü katılacaktır” dedi.
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık, “Dersim, Bingöl, Muş, Erzurum, Elazığ halkımız 1 Kasım seçimlerine, 7 Haziran seçimlerinden daha güçlü katılacaktır” dedi.
1 Kasım seçimleri için Dersim, Bingöl, Muş, Erzurum ve Elazığ halkına seslenen KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık, “Dersim, Bingöl, Muş, Erzurum, Elazığ halkımız 1 Kasım seçimlerine, 7 Haziran seçimlerinden daha güçlü katılacaktır” dedi.
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık Dersim, Bingöl, Muş, Erzurum ve Elazığ halkına şöyle seslendi:
Dersim, Bingöl, Muş, Erzurum, Elazığ alanlarında yaşayan halkımıza selam ve saygılarımı belirtmek istiyorum. Bu yörelerde yaşayan halkımızın 1 Kasım seçimlerine, 7 Haziran seçimlerinden daha güçlü katılacağına dair olan inancımı belirtmek istiyorum. 7 Haziran’da bu alanlarda halkımız gerçekten büyük bir çalışma yürüttü ve de çok önemli sonuçlar elde etti. Fakat Türk faşist devleti, yine Erdoğan ve AKP, MHP ile birlikte ortaya çıkan bu sonuçları iradeyi, hazmetmediler. Onun için hemen 7 Haziran akşamı, müdahalede bulundular. Darbeyi geliştirdiler, parlamentoyu, HDP’yi ortaya çıkan seçim sonuçlarını halkın iradesini hiçe saydılar. Bunlar sanki yaşanmamış gibi bir tarafa ittiler. İktidardan düşen AKP hayalleri suya düşen Erdoğan tekrar bu hayallerini canlandırabilmek için, yine AKP’yi iktidarda tutabilmek için kirli bir savaşı başlattı. Savaşı halklarımıza dayattı, yaşamı halklarımıza zehir etmeye çalıştı. Özellikle bu alanlardaki halkımız, tarihi ile buluşma yönünde 7 Haziran’da bazı adımlar atmıştı. Bunu 1 Kasım seçimlerinde de sürdürerek, daha da güçlendirmesi gerekiyor.
MUŞ HALKI KAHRAMANCA DİRENDİ
Çünkü bu süreçte Varto, kahramanca direndi, Varto’yu düşman teslim almak istedi, ya da göçertmek istedi. Ama Varto’daki halkımız Alevisi ile Sünnisi ile ne teslim oldu, ne de göç etti. Faşist Türk sömürgecilerine, onun vahşi politikalarına karşı büyük bir direniş ortaya koydu. Kürdistan’da ilk saldırıya uğrayan alan oldu. Dolayısıyla bu saldırıya karşı da direnen ilk alan oldu. Direnişin öncülüğünü yaptı. Bu açıdan ben Varto halkımızın Sünnisi ile Alevisi ile kutluyorum. Sadece, Varto değil, bütün Muş merkezi, Malazgirt, Bulanık, bütün kazaları, köyleriyle hepsi Varto’daki direnişi kendilerine esas alacaklar ve 1 Kasım’da bunu kat be kat sömürgecilere, Erdoğan ve AKP’ye ödeteceklerdir.
BİNGÖL HİÇBİR ZAMAN SÖMÜRGECİLİĞE BOYUN EĞMEDİ
Bingöl tarihi ile meşhurdur. Bingöl ayaklanma yeridir. Hiçbir zaman sömürgeciliğe boyun eğmeyen bir yerdir. Her zaman sisteme muhalif olan bir yer olmuştur. Bingöl’de çok büyük devrimciler ortaya çıkmıştır. Mehmet Karasungur, Mehmet Hayri Durmuş, Yıldız Durmuş, Zeki Yıldız, Zeki Palabıyık daha benzeri birçok kahramanı bağrında ortaya çıkarmıştır. Tarihinde Şex Saitleri ortaya çıkarmıştır. Sömürgeci Türk devleti, bu değerleri Kürt halkına unutturmak için, özel politikalar Bingöl üzerinde geliştirmiştir. Bingöl’de halkımızın dini duygularını suiistimal etmiştir. Çünkü Bingöl’de halkımızın dini duyguları çok güçlüdür, yurtseverlik, Kürtlük de güçlüdür. Bingöl’e yakışan, hem Kürtlüğüne, hem Müslümanlığına sahip çıkmasıdır. Hem lehçesine, diline sahip çıkmasıdır. Türk faşist devleti, onların hem dilini, kültürünü, hem dinini, hem Kürtlüğünü onlara karşı kullanmaya çalışmaktadır. Onları tarihlerinden, kültürlerinden, değerlerinden koparmaya çalışmaktadır. Umuyorum ki, Bingöl halkımız bunun derin bilincine varmıştır. Çünkü geçen, 7 Haziran seçimlerinde bunun bilincine vardığını ortaya koymuştur. Neredeyse üçte iki yapacaktı. Bir takım hilelerle AKP iki milletvekilini HDP’den çaldı. Umuyorum bu seçimlerde Bingöl halkı buna meydan vermeyecektir. Sandığa gidip HDP’ye oy kullanacaktır. Demokrasi yönünde, demokratik cumhuriyet yönünde, demokratik ulus yönünde, yine Kürt halkının özgürlüğü yönünde önderliği yönünde oylarını kullanacak ve de sandıklara da sahip çıkacaktır. AKP’nin devletin hilelerine, meydan vermeyecektir. Kendisinden beklenen, istenen budur. Öyle inanıyorum ki, bu seçimlerde 7 Haziran seçimlerinden daha büyük sonuçlar elde edilecektir.
DERSİM BİR DİRENME MERKEZİDİR
Dersim bir direnme merkezidir. Dersim’in Bingöl gibi özgünlükleri söz konusudur. Hem Kürttür, Alevidir, hem de bir kısmı Zazaki, bir kısmı Kurmanci konuşmaktadır. Aynen Bingöl’de olduğu gibi. Bu hem Dersim’in hem Bingöl’ün özgünlüğü ve özerkliğini ifade etmektedir. Dersim’de de birçok yiğit devrimci ortaya çıkmıştır. Büyük direnişler sergilenmiştir. Tarihte de günümüzde de bu tarihine sahip çıkmaktadır. 7 Haziran seçimlerinde sömürgeciliğe büyük bir darbe vurmuştur, iki milletvekilini de HDP kazanmıştır. Bu Dersim açısından yepyeni bir süreci ifade etmektedir. Dersim 7 Haziran seçimlerinde tarihi ile buluşmuştur, sömürgeciliğe büyü bir darbe vurmuştur. İnanıyorum ki Dersim’deki halkımız 1 Kasım seçimlerinde bunu yeniden daha büyük bir tarzda tekrarlayacak, AKP’ye, sömürgeci devlete ve onun partilerine ölümcül bir darbeyi vuracaktır. Hem kendi tarihine, hem Kürdistan tarihi ile bütünleşecektir. Dersim, Dersim katliamını hiçbir zaman unutmadı ve unutmayacaktır. Son Erdoğan, AKP’nin saldırdığı mezarları tahrip etmeyi de unutmadı, unutmayacaktır. Bunların intikamını 1 Kasım seçimlerinde çok büyük bir biçimde AKP’ye ve Erdoğan’a ödetecektir. Herkes de bunu Dersim halkından beklemektedir.
ERZURUM’DAKİ DEMOKRASİ GÜÇLERİ SİNMEDİ
Yine Erzurum halkı, 7 Haziran’da da saldırılara uğradı, faşistler, sömürgeciler, 7 Haziran seçimlerinde Kürt halkını, demokrasi güçlerini, saldırılarla sindirmek istedi. Ama Erzurum’daki Kürt halkı ve demokrasi güçleri sinmediği gibi, hiç de onların beklemediği bir sonucu onlara yaşattı. HDP’yi önemli başarılara götürdü. Şimdi de bu başarıyı daha ileriye götüreceğini gördüklerinden yine Erzurum’a yüklenmektedirler. Bazı tutuklamalarla, tehditlerle, saldırılarla, bazı ayak oyunlarıyla bunun önüne geçmeye çalışıyorlar. Erzurum’daki halkımız ve bütün demokrasi güçleri sömürgeci Türk devletinin ve onun partilerinin nasıl oyunlar oynadıklarını çok iyi görmektedir. Neden Kürdistan’da bu kuralsız savaşı yürüttüklerini çok iyi bilince çıkarmış durumdadırlar. Neden Kürtlerin şehitliklerine, değerlerine, tarihlerine saldırdıklarını çok iyi bilmektedirler. Erzurum ne Şex Said’i, ne Seyit Rızaları ne de günümüzdeki devrimcileri hiçbir zaman unutmadı ve unutmayacaktır. Umuyorum ki 1 Kasım seçimlerinde 7 Haziran seçimlerinden daha büyük bir sonuç alacaklardır. Bunun için kalan süreyi çok iyi değerlendirecekler, ayaklar oyunlarını boşa çıkaracaklardır. Halkın iradesini, orda güçlü ortaya çıkaracaklardır. Geçmişte 1 milletvekili aldılar, bu seçimlerde bunu katlayacaklardır. Doğru olan, budur, kendilerinden de beklenen budur, umuyorum, bunu gerçekleştireceklerdir.
ELAZIĞ HALKI İRADESİNE, OYLARINA SAHİP ÇIKACAKTIR
Yine Elazığ halkına da kısa da olsa, seslenmek istiyorum. Elazığ her ne kadar asimilasyonla, göçertmelerle, yine dışarıdan bazıları getirilip yerleştirilmekle, yine katliamlarla, Kürdistan şehri olmaktan çıkarılmak istenmişse de, bunda bazı adımlar atmış olsalar da başarılı olamamışlardır. Hala Kürtlük, Kürdistanlılık Elazığ ve çevresinde yaşamaktadır. Giderek Elazığ’da Kürt halkı, Alevisi ile Sünnisi ile yine demokrasiden yana olan güçler birleşerek, bütünleşerek, Kürt halkına, Kürt halkının yürüttüğü demokrasi mücadelesine sahiplik yapmaktadırlar. Bu yönlü geçmiş, 7 Haziran seçimlerinde önemli bir adım atmışlardır. Belki ayak oyunları ile hileleriyle elde ettikleri milletvekilliği ellerinden alınmış olabilir, ama inanmıyorum ki 1 Kasım seçimlerinde buna meydan vermeyecekler, iradelerine, oylarına, geleceklerine sahip çıkacaklardır. Elazığ Şex Said’in direniş yürüttüğü merkezlerdendir. Böylesi bir geçmişi tarihi vardır. Yine yanı başında Dersim’de Seyit Rıza’nın öncülüğünde gelişen bir serhildan vardır. Bingöl’de Şex Sait hareketinin geçmişi, yarattığı değerler vardır. Elazığ halkının bütün bu değerlerle birleşmesi bütünleşmesi ve mutlaka 1 Kasım seçimlerinde bunu sandığa dönüştürmesi gerekiyor. Sandıktan mutlaka sonuç alması gerekiyor. Onun için kalan süreyi çok iyi değerlendirerek, gece gündüzünü birleştirerek, gece gündüz demeden, yürek ve beynini ayağa kaldırarak, mutlaka 1 Kasım seçimlerinde Elazığ’ın da diğer Kürdistan illeri gibi milletvekili çıkararak, Kürdistan ile tarihi ile yeniden buluşması gerekiyor. Herkesin Elazığ’dan beklediği budur. Elazığ’da çok güçlü bir Kürt potansiyeli vardır, hem merkezinde, hem kazalarında, hem köylerinde. Yine Elazığ ve çevresinde çok büyük bir demokrasi potansiyeli vardır. Bunlar birleştirildiğinde, iradeleştirildiğinde muazzam sonuçların alacağı, Elazığ’ın da Dersim ile Amed ile Urfa, Van, Ağrı, Hakkari, Botan, Şırnak ile birleşeceği günler yakındır. Umuyorum bu seçimlerde bunun adımları atılacaktır.
Ben bu temelde yiğit Elazığ, Bingöl, Dersim, Muş, Erzurum halkımıza özellikle de Varto halkımıza direnişinden dolayı, yarattığı değerlerden dolayı, selam ve saygılarımı sunuyorum. Kendilerine başarılar diliyorum.