Kürt özgürlük hareketi PKK’nin 34. kuruluş yıldönümü vesilesiyle Medya Savunma Alanlarında gerçekleşen kutlamada konuşan HPG Komuta Konseyi Üyesi Bawer Dersim, “Bu yürüyüşün zorlukları, bedelleri kuşkusuz vardır ve önümüzdeki dönemde de olacaktır. Halk ve parti olarak, Önderlik olarak özgürlükten asla taviz vermeyeceðimiz bilinmektedir. Gerekirse daha fazla bedel ödemeye hazırız ama özgürlüðümüzden, dilimizden, kültürümüzden kesinlikle vazgeçmeyeceðiz” dedi.

PKK’nin 34. Kuruluş yıldönümü gerilla alanlarında kutlamalarla karşılanıyor. Medya Savunma Alanları’nda gerçekleşen törene HPG Komuta Konseyi Üyesi Bawer Dersim, HPG Askeri Konsey Üyesi Rızgar Ersi, YJA Star Askeri Konsey Üyesi Norşin Siirt’in yanı sıra gerilla komutanları ve çok sayıda gerilla katıldı.

Törende bir konuşma yapan HPG Komuta Konseyi Üyesi Bawer Dersim, 27 Kasım 1978’in sadece bir parti kuruluş tarihi olmadıðının altını çizerek, “27 Kasım, bir ulusun kendisini yeniden yaratma, bir halkın diline, kendi kültürüne sahip çıkmak için başlattıðı mücadele günüdür. Dolayısıyla bugüne salt bir partinin kuruluş tarihi olarak bakmak yetersiz olacaktır. Bu tarihi mücadelenin hem içeriði hem ardında bıraktıðı 34 yıllık umutla dolu, mücadeleyle dolu büyük mücadele yılları şunu çok net bir şekilde göstermiştir ki, Kürt halkı kendisine dayatılan her türlü soykırıma karşı, yok etmeye karşı kendi yiðit, öncü evlatları ve yüce Önderi Başkan Apo şahsında karşılık verecektir. Kürt halkının özgürlük mücadelesi kesinlikle yenilmezdir. 34 yıllık devrimci pratik her zaman her anda bunu kanıtlamasını bilmiştir. Bugün de aynı ruhla, aynı amaç ve hedeflerle halkımız özgürleşme yolunda önemli adımlar atmaktadır. Dolayısıyla her zamankinden daha fazla önümüzdeki döneme umutla bakıyoruz. Her zamankinden daha fazla özgürlüðe adım atıyoruz” dedi.

Konuşmasını “Bîji Serok Apo, şehit namirin, Bîji PKK” sloganlarıyla bitiren Dersim’e törende bulunan gerillalar da alkış ve sloganlarla eşlik etti.

Askeri tören ardından yapılan toplantıda da Bawer Dersim, PKK’nin kuruluşunun hem Kürt halkı açısından hem de Ortadoðu halkları açısından tarihi bir olay olduðuna dikkat çekti. “Dili, kimliði yok sayılan, kültürü dejenere edilen, ülkesi parçalanan halkımızın PKK ile kendi çaðdaş, demokratik öncüsüne kavuşması, buna karşı dur demesi, bu yok oluş tarihini tersyüz etmesi kuşkusuz sıradan bir olay deðil. Ortadoðu’nun kutsal topraklarında çoraklaştırılan istenen kültürün yeniden canlanması, yok edilmek istenen insanlıðın yeniden yeşertilmesi anlamına gelmekte. Dolayısıyla hem halkımızın yeniden dirilmesi anlamında hem Ortadoðu’daki insanlık deðerlerini koruma ve geliştirmesi anlamında kuşkusuz önemli bir olay olmaktadır” diye konuştu.

Kürdistan’da son 34 yılda ortaya çıkan hiçbir gelişmenin kendiliðinden olmadıðını vurgulayan Bawer Dersim konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bunda en büyük pay Önder Apo ve şehitlerimizindir. Yine baş eðmez PKK militanlıðının çabası belirleyicidir. Bütün bunlar harcanan yoðun emek, yüce insan çabası bütün bu gelişmeleri günümüze kadar getirdi. Dolayısıyla bugün hem PKK saflarında yer alan bizler hem de PKK’nin dostları PKK’yi tanımanın, onun bayraðı altında mücadele etmenin onurunu, gurunun tabii yaşamaktadır. 35. yıl dönümü dolayısıyla biz de bu gururu, bu onuru yaşıyoruz. Bu anlamda ne mutlu PKK’liyim diyenlere diyoruz. Gerçekten PKK’li olmak, onun devrimci direniş mücadelesi içerisinde yer almak kolay deðildir. Bedel istiyor, acı, fedakârlık, yoðun çaba gerektiriyor. Zaten bugüne kadar gelişen tarih yüksek fedakârlıklar, büyük cesaretler yine büyük bilinç ve çabalar sonucu gerçekleşti. Hakilerle başlayan, Kemal Pirlerle, Mazlum Doðanlarla, Hayri Durmuşlar devam eden direniş Agitlerle daðların doruklarına taşındı, bir gerilla ve savaş gerçeðine dönüştü. Halkımız kendi direniş hattını oluşturma yeteneðine kavuştu, daha sonra milyonlaştı. PKK halklaştı. Onun için bugün halkımız her yerde ‘PKK halktır halk burada’ sloganını atmaktadır. Bir avuç önder kadronun tarihsel adımıyla başlayan ve günümüzde milyonlara ulaşan bir parti gerçeði ve mücadele gerçeðiyle karşı karşıyayız.”

PKK’nin 34. yılında başta Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın tutulduðu Ýmralı olmak üzere, Kürdistan’ın dört parçasında büyük bir mücadelenin yürütüldüðüne dikkat çeken Dersim,“ülkemizin tüm daðlarında, ovalarında, kentlerinde, zindanlarında görkemli direnişler sergilendi. Ve bu direniş hızından hiçbir şey kaybetmeden devam etmektedir. Batı Kürdistan’da halkımız kendi demokratik öz yönetimini oluşturma kendi demokratik özerk yaşam sistemini kurmak için görkemli bir mücadeleyi sergilemektedir. Buna karşı çeşitli çeteci güçler, uluslararası gerici güçler bu kazanımları halkımızdan geri almak için her türlü geri planlamanın, kirli savaş yöntemlerinin çabası içerisindedirler. Buna karşı halkımız Önder Apo’nun çizgisinde örgütlenerek, kendisini kurumlaştırarak, kendi savunma sistemini oluşturarak, kendi demokratik yaşam örgütlerini oluşturarak kendi özgürlüðüne doðru emin adımlarla yürümektedirler. Yine ülkemizin diðer parçalarında da halkımızın kazanımlarına yönelik her türlü tehdidi bertaraf etmek için büyük bir duyarlılık içerisinde ve büyük bir demokratik hareketlenme içerisindedir. Güney Kürdistan’da da bu böyle, Doðu Kürdistan’da da bu böyle, Kuzey Kürdistan’da da bu böyledir. Yani gelişmeler salt Batı Kürdistan’la sınırlı deðildir. Kuzey Kürdistan daðlarında büyük bedeller pahasına görkemli bir gerilla mücadelesi ve yine halkımızın görkemli bir direnişi söz konusu. Bu anlamıyla 2012 mücadele yılı önemli bir direnişe, önemli bir kahramanlık ve fedakârlıða sahne oldu” ifadelerini kullandı.

2012 yılının sonuna doðru giderken kendilerini bekleyen önemli görevler olduðunu vurgulayan Dersim, “HPG güçleri olarak da bizim üzerimize düşen önemli görevler söz konusudur. Halkımıza yönelik her türlü tehlikeyi bertaraf etmek, Önderliðimiz üzerindeki imha sistemini parçalamak ve bu temelde Başkan APO’nun özgürlüðünü saðlamak en başta gelen görevlerimizdendir. Bu bilinçle tüm arkadaşlarımızın önümüzdeki mücadele görevlerine daha aktif katılacaklarına tarihin bize yüklemiş olduðu görevleri başarıyla yerine getireceklerine inanıyoruz ve arkadaşlarımıza önümüzdeki pratik mücadelelerinde başarılar diliyoruz. Bu yürüyüşün zorlukları, bedelleri kuşkusuz vardır ve önümüzdeki dönemde de olacaktır. Halk ve parti olarak, Önderlik olarak özgürlükten asla taviz vermeyeceðimiz bilinmektedir. Gerekirse daha fazla bedel ödemeye hazırız ama özgürlüðümüzden, dilimizden, kültürümüzden kesinlikle vazgeçmeyeceðiz” dedi.

Bawer Dersim’in konuşmasının ardından gerillalar hazırladıkları skeçleri, şarkıları, folklor gösterimini sundu. Etkinlik halaylarla sona erdi.