Kuzey Kürdistan kentlerinde öz yönetim ilanlarından sonra tank ve toplarlara harabeye dönüştürülen kentlere yönelik dayanışma kampanyaları yapılıyor. Nusaybin, Cizre, Şırnak gibi kentlerden Batman’a göç etmek zorunda kalan 12 bin kişinin aylık gıda ihtiyaçlarını karşılayan Batman Rojava Derneği, halkın Kobanê ve Şengal ruhu ile yardımların yapılması çağrısında bulunuldu.

Rojava Derneği adın ANF’ye konuşan Sivil Toplum ve Basın Yayın Sorumlusu Mahmut Kaygusuz, Ramazan ayı vesilesiyle halk dayanışması çağrısında bulunarak, “Dernek olarak başta Silvan’dan başlayıp, ondan sonra Cizre, Silopi, Nusaybin, Şırnak, Gewer ve birçok alanda yaşanan çatışmalı ortamdan kaynaklı kentimize de büyük bir göç yaşandı. Yine halkımızın desteği ile gereken yardımların yapıldığını düşünüyoruz. Ancak yaptığımız gıda yardımların yeterli olmadığı da daha sonra açığa çıkmıştır. Yaklaşık 4- 5 aydır yardımların eksildiğini görebiliyoruz. Özellikle Kobanê- Şengal dönemindeki ruhun bu döneme yansıtılmadığı dolayısıyla Batman’a yerleşen bin 100 ailenin nüfusu 12 bin kişiye tekabül ediyor. Bunlara dahi yeteri yardımların toplanamadığını belirtmek istiyorum. Tekrardan Kobanê- Şengal dönemindeki ruhun tekrardan yakalanması için Ramazan ayında bunun olabileceğini düşünüyoruz. Halkımız bu ayda verdiği fitre, zekat vb. bunun bizim derneğimiz üzerinde ortaklaştırarak mağdur olmuş halkımıza verilmesi çok önemlidir. Çünkü bu insanların evi yıkılmış, barınacağı hiç bir şeyi kalmamış, ömrü boyunca bir araya getirdiği her şeyi yok olmuş, büyük sıkıntı içerisinde olan bu insanlara yardım etmek hem dini, hem de insani bir görev olduğunu düşünüyoruz” dedi.

Ortadoğu’da yaşanan gelişmelerin gözerde edilmemesi gerektiğine de işaret eden Kaygusuz, Kuzey Kürdistan’da çatışmalı ortam nedeniyle mağdur olan halk ile birlik olma günü olduğunu da kaydederek, “Bu süreçte Batı Rojava Derneği, belki yükün en ağırını kendi omuzlarına aldı. Kentlerimizde yaşanan çatışmalı ortamdan kaynaklı şehirlerini terk etmeyen yurttaşlarımıza da sıkça yardımlar gönderildi. Battaniye, çadır ve gıda malzemelerin tamamını Silvan, Cizre, Nusaybin gibi benzer kentlerimize elimizde biriken yarımları gönderdikten sonra şuan acil gıda bekleyen yurttaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılamakta güçlük çekiyoruz. Kobanê, Şengal’den sonra Kuzey’de böyle bir şeyin yaşanacağını hiç kimse tahmin bile edememişti. Çünkü burası Ortadoğu ve yarın bulunduğumuz kentlerde de böyle bir şeyin olup olmayacağını bilemeyiz. O nedenle şuan acil yardıma ihtiyaç duyan halkımızla birlik olmamız gerekiyor” diye konuştu.