Kürt basın kurumlarına yönelik 20 Aralık 2011'de "KCK" adı altında düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 36'sı tutuklu 44 gazetecinin yargılandıðı davanın ikinci duruşmasında avukatlar hukuka aykırı deliller için ara karar talep etti.
Mahkeme heyetinin salonu boşaltma girişimi ve Kürtçe savunma taleplerinin damgasını vurduðu dünkü ilk duruşma ardından Ýstanbul 15. Aðır Ceza Mahkemesi'ndeki ikinci duruşmada tutuklu ve tutuksuz yargılanan 44 gazeteci, avukatları ve yakınları hazır bulundu. Ýstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel de duruşmaya katıldı.
1 saat gecikmeli başlayan duruşmada izleyicilerin Özgür Gündem ve Azadiya Welat gazetelerinde çıkan haberlerin olduðu afişleri salona getirmek istemeleri, güvenlikçiler tarafından engellendi.
Duruşma, tutuksuz yargılanan gazetecilerin kimlik tespitiyle başladı. Gazeteciler Kurmanci ve Dımilki lehçelerinde kimlik beyanında bulundu. Kimlik beyanının ardından duruşma avukatların talepleriyle devam etti.
TÜRK HUKUKU ÝKÝRCÝKLÝ BÝR TUTUM SERGÝLÝYOR
Av. Hüseyin Boðatekin, usule yönelik itirazlarını ve hukuka aykırı delilleri maddeler halinde sundu. "Eski CMK 289/1maddesi sanık temel hak ve özgürlüklerini düzenler. Hukuka aykırı deliller konusunda Türk hukuku ikircikli bir tutum sergiliyor. Dosya gizli tanık, hukuka aykırı arama, soyut deliller ve telefon dinlemelerine dayanıyor diyen Boðatekin, ceza mahkemelerinde çok kullanmasına raðmen gizli tahminin güvenilir olmadıðını vurguladı, "gizli tanık adil yargılamaya aykırıdır" dedi. Gizli tanıkların kovuşturma aşamasında dinlenemeyeceðini belirten Boðatekin, gizli tanık skandallarını hatırlatarak dosyada geçen gizli tanıkların açıklanmasını istedi. "Biz polise güvenmiyoruz, gizli tanık tutanakları mahkeme huzurunda hazırlanmadır" dedi.
GAZETECÝLER HUKUKA AYKIRI TUTUKLANDI
Yapılan ev aramalarında arama kararının da ikircikli, hukuka aykırı olduðunu belirten Boðatekin, "Polis delilleri karartma suçu işlemiştir. Kolluk aramalarda hayali tutanaklar tutmuştur. Arama kararları basmakalıptır. Müvekkillerim hukuka aykırı tutuklanmıştır serbest bırakılmalıdır diye konuştu.
Boðatekin,"mahkemelerin bu tür kararlarına bakıldıðında bir çifte standart olduðunu görüyoruz diyerek hukuka aykırı deliller için ara karar talep etti.
Av. Boðatekin, Türkiye'de hakkında en çok dava açılan ve 44 yıldır gazeteci olan Hacı Boðatekin'in mahkemeye gönderdiði bir yazıyı da okudu. Hacı Boðatekin'in yazısında gazeteciler "tırşıkçı basın ve tırşıkçı olmayan basın olarak" ikiye ayrılıyor. Hacı Boðatekin, tırşıkçı basını "devlete yakın, halkın sorunlarıyla ve dertleriyle ilgilenmeyen, yaðlı ballı sofralarda bol bol tırşık yiyen gazeteciler" olarak tanımladı. Tırşıkçı olmayan basın için ise "Onları işi zor. Yazdıkları kısa sürede davalara, davalar da çok kısa zamanda cezaya dönüşür. Bu basın eşekleşmeyi reddeden basındır" dedi.
Av. Hüseyin Boðatekin, burada yargılanan gazetecilerin tırşıkçı olmayan basından olduðunu, gerçekleri, doðruları yazdıðını ve Ape Musa'nın izinden gittikleri için yargılandıklarını söyledi.
Öðle arasına giren mahkeme 13.00da duruşmaya devam edecek.