Ýstanbulda üniversite öðrencileri ve öðretim üyelerinin tutsaklara destek eyleminde konuşan açlık grevindeki tutsakların avukatlarından Ramazan Demir, müvekkillerinin saðlık durumlarının giderek kötüleştiðini aktardı; artık onları tanımakta zorluk çekiyorum dedi.
Eðitim-Sen 6 Nolu Üniversiteler Şubesi, Hapiste Saðlık Girişimi, GÝT Türkiye, Öðrencime Dokunma Kampanyası, Tutuklu Öðrencililerle Dayanışma Platformu ve Üniversite Öðretim Üyeleri Derneði, Kürt siyasi tutukluların sürdürdüðü açlık grevlerine destek için Galatasaray Meydanı'nda oturma eylemi yaptı.
"Ölümlere sessiz kalmayalım. Çözüme destek olalım" yazılı pankart açan örgütler, "Zindanlar yıkılsın tutsaklara özgürlük" sloganı attı.
Kurumlar adına açıklama yapan Özgür Mumcu, 51. Gününde olan açlık grevlerinde durumun ciddi olmasına karşılık, hükümetin hiçbir somut adım atmadıðını, açlık grevlerini yok saydıðını, görünmez kılmak için büyük çaba harcadıðını vurguladı.
Başbakan başta olmak üzere yetkililerin, "müdahale ederiz" yönünde açıklamalar yaptıðını hatırlattı.
"Açlık grevine giren mahpusların dile getirdikleri talepler meşrudur. Açlık grevlerine seyirci kalmak, çatışmalara ve savaşa seyirci kalmaktır" diyen Mumcu, çözüme ulaşılması için herkesin ses çıkarması gerektiðini kaydetti.
Mumcu'nun ardından TÝHV'den Dr. Şebnem Korur Fincancı konuştu. "Tutuklular bedenlerinden başka protesto aracı bulamadıkları için açlık grevlerine giriyorlar, biz de buna tanıklık ediyoruz" diyen Fincancı, siyasi iktidarın, insanların bedenlerini ölüme yatırmasına kayıtsız kaldıðını kaydetti. '96 ve 2000 yıllarını örnek veren Fincancı, ölümler yaşandıktan sonra müdahale edildiðini aktardı. "Çözüm için müdahale etmediler, insanları yaktılar, katlettiler. Bugünde kaygımız bu" dedi. Fincancı, açlık grevlerini görünür kılmak için herkesi mücadeleye çaðırdı.
Ýstanbul Tabip Odası Ýnsan Hakları Komisyonu'ndan Dr, Ýncilay Erdoðan ise kritik eşiðin çoktan aşıldıðına dikkat çekti.
Açlık grevindeki tutukluların saðlık durumlarının izlenmediðini söyleyen Erdoðan, Adalet Bakanlıðı ve hükümete seslendi:" yaşam hakkı korunsun. Bundan sonraki yaşamlarında baðımlı yaşamamaları için tuz, su, şeker ve B1 ihtiyaçları giderilsin" dedi.
Avukat Ramazan Demir, açlık grevinde olan müvekkillerinin durumlarına ilişkin bilgi verdi. "BÝr müvekkilim en son gittiðimde bana vasiyetini yazdırmak istedi" diyen Demir, "Bu insanlar ölmek için açlık grevine girmedi. Çözüm istiyorlar. Ama yapılan açıklamalar artık onlara ölümü düşündürüyor" dedi. Artık müvekkillerini tanımakta zorluk çektiðini aktaran Demir, hepsinin çok zayıfladıðını, görmekte, duymakta ve ayakta durmakta zorlandıðını söyledi. Görüşme sırasında görüştüðü müvekkilinin konuşurken kafasının düştüðünü anlatan Demir, kamuoyuna, sessizliðini bozma çaðrısı yaptı.
Konuşmaların ardından kitle oturma eylemini bir saat sürdürdü.