Arama dayatmasına karşı savunma ayakta

Avukatlar, Çağlayan Adliyesi’ndeki rehin krizi sonrası avukatların hedef tahtasına oturtulup, arama dayatmasına tabii tutulmasını adliye önünde protesto etti.

Avukatlar, Çağlayan Adliyesi’ndeki rehin krizi sonrası avukatların hedef tahtasına oturtulup, arama dayatmasına tabii tutulmasını adliye önünde protesto etti. Bu hukuksuz uygulamayı tanımayacaklarını vurgulayan avukatlar, İstanbul Barosu yönetimin teslimiyetçi tavrını da kınadı. Açıklamada Özgürlükçü Demokrat Avukatlar adına konuşan Ercan Kanar’ın sözleri damgasını vurdu. Kanar, “Biz avukatlar Napolyon, Hitler, Mussolini, Kenan Evren’e boyun eğmedik, Tayyip Erdoğan’a da asla boyun eğmeyeceğiz” dedi.

Avukatlar kendilerine dayatılan üst arama uygulamasına karşı tek yürek oldu. Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD), Çağdaş Avukatlar Grubu (ÇAG), Özgürlükçü Demokrat Avukatlar, Kartal Hukukçular Derneği, Hukukta Sol Tavır Dergisi üyesi avukatlar öncülüğünde Çağlayan Adliyesi’nde bir araya gelen avukatlar, savunmaya dönük arama dayatmasını cüppeleriyle protesto etti. "Mesele güvenlik değil, yurttaşların savunmasız bırakılmasıdır" yazılı pankartını açan avukatlar, hep bir ağızdan “Özgürlük yoksa güvenlik olmaz”, "Baro uyuma savunmaya sahip çık", "Faşizme karşı omuz omuza” sloganlarını attı.

Açıklamada avukatlar adına ilk sözü ÇHD Yürütme Kurulu üyesi Onur Şahinkaya aldı. Avukatların avukatlar gününü yeni saldırı ve baskılarla karşıladığını hatırlatan Şahinkaya, gerekse bir Çağlayan Adliyesi’nde yaşanan rehin krizinin avukatlar üzerine havale edilmek istendiğini kaydetti.

 Şahinkaya, “Gerek bir kısım basında yürütülen olumsuz propaganda faaliyetleri, gerekse iktidarın sorunu bir toplumsal barış sorunu olarak görmeyip sanki sadece adliyenin güvenlik sorunu varmış ve bu durumun da avukatlardan kaynaklanıyormuş gibi davranması alelacele kendi basiretsizliğini ve sorunu yönetmekteki başarısızlığını avukatlara ihale ederek sorunu çözmeye çabası bugün bize adliye kapılarında uzun kuyruklar, onursuz ve hukuksuz arama dayatmaları olarak döndü” diye konuştu.

Gelinen noktada adliyede avukatların olağan şüpheli olarak görüldüğüne dikkat çeken Şahinkaya, bu adliyede sadece avukatların çalışmadığını hatırlatarak, “Meseleyi avukata indirgemek, toplumun ve avukatların karşı karşıya getirmek iktidar açısından bir kaçış yoludur” dedi. Bu onursuz arama dayatmalarına geçit vermeyeceklerini bir kez daha vurgulayan Şahinkaya, “Biz her gün ip gibi kuyruğa dizilmeyi, üstümüzün suçlu gibi her gün aranmasını kabul etmiyoruz ve etmeyeceğiz” diye konuştu.

ERDOĞAN’A ASLA BOYUN EĞMEYECEĞİZ

Özgürlükçü Demokrat Avukatlar adına söz alan Ercan Kanar, "Avukatlar olarak isyandayız" diyerek konuşmasına başladı. "Tayyip Erdoğan diktatörlüğünün avukatlara karşı açtığı savaş son bulana kadar bu isyanımız devam edecektir" diyen Kanar, dünyanın hiçbir yerinde hiçbir döneminde avukatların diktatörlere boyun eğmediğini altını çizen Kanar, "Napolyon'a, Hitler'e, Mussolini'ye, Kenan Evren'e boyun eğmedik, Tayyip Erdoğan'a da asla boyun eğmeyeceğiz" şeklinde konuştu.

Avukatların yargılama faaliyetinde halkın temsilcisi, dili, sesi olurken, Kanar, savcı ve yargıçların ise iktidarın erkinin temsilcisi olduğuna işaret eden Kanar,” Biz ezilenlerin, sömürülenlerin temsilcisiyiz ve üstümüzü asla aratmayacağız” dedi.

İstanbul Barosu yönetimini de kınaya Kanar,"İstanbul Baro yönetimini savunmanın onurunu, mesleğimizin onurunu savunmanın bağımsızlılığını, dokunulmazlığını savunmadığı için bu diktatörlüğe boyun eğdiği için kınıyorum" diye konuştu.

ASLA ONURUMUZU ÇİĞNETMEYECEĞİZ

ÇAG adına konuşan Can Atalay da "Biz burada 14 yaşında kolluk güçleri tarafından başından vurulan 700 güne yakın bir süredir katili açıklanmayan bir soruşturma ile ilgili toplandık. Bu soruşturma süresince önce başbakan, sonra cumhurbaşkanı olan bir şahsın o cenazeye ettiği türlü saygısızlıklarla ilgili toplandık. Cumhurbaşkanı bu adliyeden 3 cenazenin çıkmasına neden olan olayı fırsat bilip avukatları hedef göstermesinden dolayı topladık. Asla onurumuzu çiğnetmeyeceğiz. Özgürlük için, halklarımız için bir adım geri atmayacağız" diye konuştu. 

'ADLİYELER AKP DİKTASINA KARŞI DİRENİŞ ALANIDIR’

Son olarak konuşan ÖHD İstanbul Şubesi Eş Genel Başkanı Sinan Zincir de İstanbul Barosu'nun aldığı kararı kınayarak, İstanbul Barosu yönetiminin İstanbul Başsavcılığı ile yaptığı anlaşmayı tanımadıklarını ifade etti.

"Bu anlaşma bizim anlaşmamız değildir” diyen Zincir, “Kendi meslektaşlarının ölümüne göz yumanlarla anlaşma yapılmaz" diye konuştu. Bu memleketin her yerinin direniş alanı olduğunu vurgulayan Zincir, “Bizim çalışma alanımız adliyeler de bu aşamadan itibaren AKP diktatörlüğüne karşı direniş alanıdır" dedi. 

Konuşmaların ardından avukatlar, "Direne direne kazanacağız" sloganları eşliğinde adliyeye kendilerini aratmadan giriş yaptı. 

 

...