İstanbul Bilgi Universitesinden Prof.Yaman Akdeniz ve Ankara Üniversitesinden Kerem Altıparmak'ın yürüttükleri ifade özgürlüğü projesi ANF'ye uygulanan yasakla ilgili ikinci bir gelişmeye yol açtı. Av. Ramazan Demir'le birlikte Fırat Haber Ajansı'nın (ANF) 'www.firatnews.com' adresli sitesine uygulanan erişim yasağının kaldırılması için yapılan çalışmanın sonucunda ikinci yasak kaldırıldı.
Av. Demir, Haziran ayında İstanbul Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi'ne başvuruda bulunmuş ve İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilmiş olan 04.08.2011 tarih ve 2011/875 D.iş sayılı erişim engeli kararının, hukuka aykırı olduğu saptanarak ivedilikle kaldırılmasını istemişti. İtiraz yasağın kaldırılması yönünde karara bağlanmıştı.
Ancak ANF'ye erişim engelinin iki mahkeme tarafından verilmesi nedeniyle yasak fiili olarak uygulanmaya devam etti. Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesine yapılan başvururun ardından, ikinci yasak da kaldırıldı.
'KIYASEN KARAR VERİLMİŞTİ'
Yrd. Doç. Dr. Altıparmak, kararın hukuka aykırı olduğunu düşünerek girişimde bulunduklarını belirterek, "ANF ve bizim tespit edebildiğimiz kadarıyla 200'e yakın web sitesi engellenmişti. Bunların bir kısmı Kürt siyasal hareketine ilişkin, bir kısmı da Türkiye sosyalistlerine ilişkin sitelerdi. Terörle Mücadele Yasası'na göre erişim engellenmişti ama yasada açık bir hüküm yoktu. Kıyasen karar verilmişti. Yani gazete ve dergilerin süreli yayınlarının engellenmesi hükmünü mahkemeler internet sitelerine de uyguladı. Kıyas yoluyla bunun yapılamayacağı iddiasındaydık" dedi.
'YAYIMLANMAMIŞ YAYINA MÜDAHALE SANSÜRDÜR'
Yrd. Doç. Dr. Altıparmak, daha sonra Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) bir kararı nedeniyle Terörle Mücadele Kanunu'nda söz konusu hükmün kaldırıldığına dikkat çekerek, "AİHM, süreli yayınların 15 gün ila 1 ay süreyle yasaklanmasının sansür olduğunu söylemişti. Bir yayın sakıncalı bulunup karar veriliyorsa, o günkü sayının yasaklanması gerektiği bildiriliyordu. Yani 'yayımlanmamış yayına müdahele sansürdür' deniyordu. Ancak bir haber nedeniyle bir sitenin ebediyen erişimi engelleniyordu. Bu hükmün kalkmasıyla birlikte hiçbir dayanağı kalmamıştı" diye konuştu.
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'nın (TİB) başvuru olmadan yasağı kaldırması gerektiğini ancak bunu uygulamadığını ifade eden Yrd. Doç. Dr. Altıparmak, "Avukat arkadaşımızın vesilesiyle itiraz ettik. Fırat Haber Ajansı adına yaptık. Diğer yayın organları adına bence kullanıcılar da başvuru yapabilir. Fakat burada başarılı olunmasının nedenlerinden biri, yayın organıyla avukat arasındaki iletişimdir" dedi.
 
'TEMEL YASAKLAYICI ZİHNİYETİ DEĞİŞTİRMEDİKÇE...'
TİB'in benzer tüm yasakları kaldırması gerektiğine vurgu yaparak, "Bu ve benzeri yayınlarda birden fazla mahkeme karar vermiş. Birini kaldırıyorsunuz diğeri kalıyor. 9 tane de olabilirdi" diye ekleyen Yrd. Doç. Dr. Altıparmak, şunları aktardı: "Türkiye'de internet üzerindeki sansür dönem dönem farklılaşarak devam ediyor. Bir de gizli kalıyor. Terörle Mücadele Yasası kalktıktan sonra da engellemeler yapılıyor. Bir tane yasa hükmünü değiştirmek temel yasaklayıcı zihniyeti değiştirmedikçe kalıcı, esaslı sonuçlar doğurmuyor. ANF'nin yasa değiştikten sonra bile bu kadar uzun yasaklı kalması sorunlu. ANF veya yasağı kalkan yayınların avukatları, yayınların kapalı kalması hukuka aykırı olduğu için, kapalı kaldığı dönemlere ilişkin de zarar vs. gerekçeleriyle girişimlerde bulunabilir."