Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Kültür, Bilim, Eğitim ve Medya Raporunda Türkiye’de basın özgürlüğünün endişe verici durumda olduğuna dikkat çekildi. Türkiye’de çok sayıda gazetecinin tutuklu olduğuna vurgu yapılan raporda, bu sayının çok yüksek olması, yaygınlaşması, ülkenin medya ortamı üzerinde felç edici bir etkiye sahip olduğu tespiti de yapıldı.

Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Kültür, Bilim, Eğitim ve Medya raportörünün hazırladığı raporun Türkiye bölümünde, Türkiye’nin gazetecileri en çok tutuklayan ülke olduğu belirtildi. Raporda Türkiye’de çok sayıda gazetecinin tutuklu olması ve bu sayının çok yüksek olmasının, tutuklamaların yaygınlaşmasının ülkenin medya ortamı üzerinde felç edici bir etkide olduğu kaydedildi. 

TÜRKİYE GAZETECİ TUTUKLAMADA LİSTE BAŞI

Türkiye’nin en çok gazeteci tutuklayan ülke olduğu da vurgulanan raporda, basının iktidara yakın bir konuma getirilerek, tek taraflılığa zorladığı da belirtiliyor. Gazeteciler hakkında açılan davaların devam etmesinin de endişe verici boyutlara ulaştığı vurgulanıyor. Kültür, Bilim, Eğitim ve Medya Raportörü, Muhafazakâr Avrupa Halk Partisi üyesi İsveçli Mats Johanson’un kaleme aldığı raporunda Türkiye’ye yönelik ağır eleştiriler yer alıyor.

301. maddenin anti-terör yasasının ifade ve düşünce özgürlünü kısıtlayan maddeler ile dolu olduğuna da dikkat çekilen raporda, bunun basın özgürlüğünü ciddi bir şekilde zedelediği de belirtiliyor.

AZADİYA WELAT MUHABİRİ METİN ALATAŞ RAPORDA YER ALIYOR

Raporda, Azadiya Welat gazetesinin Adana Muhabiri Metin Alataş’ın 4 Nisan 2010’da daha önce aldığı tehditler, toplu saldırılar ve yaramalara maruz kaldıktan sonra boğularak bir ağaca asılı bulunduğuna da yer veriliyor. Devlet yetkililerinin Alataş için ‘intihar etti’ derken, arkadaşları ise, infaz edildiği bilgisini verdiği de kaydediliyor. Hrant Dink cinayetine de atıfta bulunan rapor, Türkiye’deki bu ortamın basın özgürlüğü için hiç de iyi olmadığı tesbitini de yaptı.

YAPTIRIMLAR UYGULANIR

AKPM Başkanı Jean-Claude Mignon ise, Türkiye’deki tutuklu gazeteciler ve ifade özgürlüğünü olağanüstü dikkatle izlediklerini belirtti. Mignon, “Eğer ifade özgürlüğü saygıyla karşılanmıyorsa yaptırım uygulanır” uyarısında da bulundu.