PKKde ayrışma var
Nereden biliyorsun?
Gazeteci kurnazca sırıtıyor: Telsiz konuşmalarından
Anlatsana
Murat Karayılan Bahoz Erdalın yüzüne telsizi kapatmış?
Vay canına... Yani, hep açık mı tutmalıymış?
Başka?
Yakalanan bir HPGli söylemiş: Canlı yayında şahit oldum; Karasu Kalkana, Kalkan Karayılana, Karayılan Fehman Hüseyine, Fehman Hüseyin de Öcalana, Öcalan hepsine, Suriyeli Kürt Iraklı Kürde, Iraklı Kürt Türkiyeli Kürde, Türkiyeli Kürt hepsine karşı. PKK KCKye, KCK HPGye, HPG BDPye, BDP HDKye, o da hepsine düşman; bunlar birbirleriyle kıyasıya bir iktidar savaşı veriyorlar, liderlerin her biri beşer bin kişilik korumalarla dolaşıyor, maðaralarda yaşıyor, birisi diðerinin maðara adresini, telefon nosunu, kapı numarasını, sokaðının adını, mahalle kodunu bilmiyor
Velhasıl Kandilde kan gövdeyi götürüyor, herkes birbirini boðazlıyor
Medyatör telsizden, telliden haberi almış, sallıyor
Ama iş AKPye gelince, durum deðişiyor
Başbakan Kongrede Genelkurmayvari akreditasyon yasakları koymuş, Cumhurbaşkanı buna nezaketli bir dille itiraz ediyor
Başbakan Kongrede Müslüman Kardeşler topluluðuna kucak açmış, ABden tek söz etmemiş, Cumhurbaşkanı AB hedefine vurgu yapıyor
Başbakan Kongrede, Ýsrailin terörist başı dediði Meşalle kucaklaşmış, HPGlilerle kucaklaşan BDPlilere veryansın ediyor; Cumhurbaşkanı dokunulmazlıkların kaldırılmasına ve seçilmiş vekillerin hala hapiste olmasına karşı çıkıyor
Başbakan Kongrede ekonomide gaza basma yanlılarına destek verip, frenci Babacanı iteklemiş, Cumhurbaşkanı Babacanı sahipleniyor. Başbakan Kongrede tek Başkanlıðını ilan ediyor, partili Başkanlık diyor, yarı Başkanlık diyor, Cumhurbaşkanı başkanlık sistemlerinin büyük mahzurlarından bahsediyor.
Cumhurbaşkanı böyle dedikten sonra, bir de Başbakan kalkıp, biz Cumhurbaşkanı ile farklı düşünüyoruz da diyor
Bu iki kişiyi dinleyenler, birincisi basın özgürlüðü, ikincisi AB üyeliði, üçüncüsü Kürt sorunu, dördüncüsü ekonomik politika, beşincisi anayasa konusunda Başbakanla Cumhurbaşkanı arasında bir ayrışma olduðunu görüyorlar
Dinleyenler görüyor ama, medyatörler ne yapıyor?
Onlar Kürt Özgürlük Hareketinde olmayan ayrışmayı görüyorlar, ama Türkiyenin bütün temel sorunlarında birbirine karşı konuşan Başbakanla, Cumhurbaşkanı arasındaki ayrışmayı görmüyorlar. Ne diyorlar? Bir iki örnek yeter:
Fehmi Koru şöyle diyor: Abdullah Gül ile Tayyip Erdoðan birbirine en fazla benzeyen iki siyasetçi, görüşleri arasında mutabık oldukları karşı çıktıklarından kat be kat fazladır. Makamların baştan çıkaramayacaðı iki siyasetçi bunlar
Cemaat sözcüsü Zaman yazarı Hüseyin Gülerce ne diyor?
Gül ile Erdoðan arasında bugün tutuklu milletvekilleri, AB, basın özgürlüðü konularındaki farklı yaklaşım, ileride başka konularda da sergilenebilir. Bunlardan hemen cumhurbaşkanlıðı adaylık çekişmesi çıkarmak, Türkiyeyi buna kilitlemek doðru deðildir.
Ruşen Çakır ise hepsinden daha kararlı:
Gül ile Erdoðan birbirlerini tamamlayan iki isimdir. Birbirlerinin eksilerini ve fazlalarını bilerek kardeşlik ruhu içinde yıllardır birlikte hareket ettiler. Kritik anlarda aralarındaki sorun ve çelişkileri geri plana itip ortak hareket etmeyi bildiler. Muhtemelen bundan sonra da böyle olacaktır. Üçüncü şahıslara sırtlarını verip birbirleriyle mücadele etmeleri söz konusu olmaz.
En müthişlerinden birisi de Mehmet Ali Birand. Yukarda bizim yazdıðımız bütün ayrışma hususlarını sıralıyor, sonra şöyle yazıyor: Şimdi bu farka bakıp, iki lider arasında bir çekişme veya gerilim görüp sonuca varmak doðru bir analiz olmaz. Unutmayalım ki, Erdoðan bir siyasetçi, bir lider konuşması yaptı. Gül ise bir Cumhurbaşkanı konuşması yaptı.
Hey gidi dibi kalaylı medya
Seni böyle en temel meselelerde birbirine zıt konuşmuş iki adam arasında uyum saðlatan güç ne ola ki? Hangi andıçtan PKK içi ayrışmayı uydur, ama AKP içi ayrışmayı görme önerisi aldın?
Gerçekten böyle bir emirsel öneri var mı? Var. Hem de nasıl. Bunu da Hükümetin tetikçi sözcüsü Sabah Gazetesi Başyazarı Mehmet Barlas açıklıyor. Buyurun, tane tane, dikkatli dikkatli, sindire sindire okuyun:
Türk siyasetinde farklılıkları arayıp bunlar üzerinden yorum yapmayı deneyenlere önerimiz, Gül ile Erdoðan arasındaki deðil önce BDP ile PKK arasındaki farklılıkları bulup, bunları yorumlamaları şeklinde olabilir.
Evet, evet, tam böyle
Devletin emirsel önerisi: Erdoðan-Gül ayrışmasını gizle, PKK-BDP ayrışması uydur
Sanırım anlaşıldı.
Sonuç: Biz bu iki adamın arasındaki çekişmeden demokrasi doðacaðını düşünmeyiz. Bizim söylediðimiz şu: Yukarda anılan ve anılmayan köşebazların birbirine en benzeyen iki adam diye tanımladıðı, bu gerçekten de birbirinin tıpkısı iki adamın arasında bile böyle bir çatlamaya yol açan faktör, Kürt sorununda çözümsüzlüktür ve Kürt özgürlük hareketinin her alanda yenik düşürülemeyen direnişidir. Kürt sorunu AKP cenahını ayrıştıran en temel kriz faktörüdür.
Bunu bilmek yeterlidir. Ya çözeceksiniz, ya da şekilde görüldüðü gibi çözüleceksiniz. Krizi örtemezsiniz
Kaynak: Özgür Gündem